Geçen cumartesi günü, Dünya Kadınlar Günü’ydü. Dünya Kadınlar Günü’ne Dünya Emekçi Kadınlar Günü de denmektedir. Her yıl 8 Mart’ta Dünya Kadınlar Günü kutlanmaktadır.

Geçen cumartesi günü, bir televizyon kanalında Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle kadın belgeseli seyrettik. Üç kadına eşleri veya sevgilileri tarafından nasıl işkence yapıldığını seyrettik, yürekler acısıydı; üzüldük.

Medyadan öğrendiğimize göre, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olmasının sebebi şudur: 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 129 kadın işçi can verdi.

26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.

 8 Mart’ta Dünya Kadınlar Günü’nün kutlanmasının ikinci sebebinin, insan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanması denilmesi işin esası değil, kılıfıdır.

Bu hadise, kapitalizmin canavar ruhunun dışa yansımasıdır. Sosyalizmin ise 8 Mart’ı Dünya Kadınlar Günü ilan etmesinin sebebi, kadınlara kapitalizmin zulmünü unutturmak ve asıl düşmanın İslâm dini olduğunu anlatmak için ortaya attığı bir tuzaktır. Bunun sebebi, İslam dininin, insan emeğini sömüren kapitalizme ve sosyalizme karşı olmasıdır.

8 Mart’ta, kapitalizmin vahşiliği, emeği sömürdüğü, kadınları ucuz bir ücretle çalıştırdığı, bir ‘meta’ aracı olarak kullandığı anlatılması gerekirdi; çünkü hakkını aradığı için vahşice kadını öldüren kapitalizmdir, başka bir ifade ile faiz lobisidir.

Bunun yerine o günde, emeğe saygı duyan, kadınları baş tacı eden, onların bir ‘meta’ aracı olarak kullanılmasına karşı çıkan İslâm dini kötülenmektedir. Sizi sömüren, sizi bu duruma düşüren İslâm dinidir, denilmektedir. Kocaman bir iftira, kocaman bir yalan. Bu günde Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan komitenin İslâm’ın değerlerine saldırmasının sebebi budur.

Sosyalizm ve kapitalizm bunu niçin yapmaktadır? Bunun cevabı açık. İslâm dininin emeğe ve kadına verdiği değer anlaşılacak olursa kendilerinin iç yüzü ortaya çıkacaktır da onun için.

8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü ilan edilmesinin ikinci sebebi, bu gerçeği gizlemek değil mi? Emeği ve kadınları sömüreceksiniz, haklarını aradığı zaman hunharca öldüreceksiniz, sonra Dünya Kadınlar Günü adı altında kutlama yaptıracaksınız, bunun adını da kadını bilinçlendirme sosyal ve siyasal başarılarını kutlama diyeceksiniz. Siz kimi kandırıyorsunuz? Bir gün foyanız ortaya çıkacaktır.

Unutmayın ki, dünya kadınları, sahabe-i kiram Musâb b. Umeyr gibi bir gün İslam’ın ışığını görecektir; görür görmez O’nun gibi küfür zincirini kıracak ve Rasulullah (s.a.v.) Efendimizin getirdiği vahiyle dirilecektir. Bu günler çok yakın belki yarın belki yarından da yakın. Hoşça kalın.