Döndük şükür, elhamdülillah!
Uzun bir yolculuktan döndük... Bir haftayı geçkin zaman oldu size yazmayalı...
***
Kışın teslim aldığı şehirlerde, çatışmaların en yoğun yaşandığı bölgeleri gezdik... Silahlar patladığında Nusaybin girişindeydik...
***
Bir hafta boyunca oralardan derlediğimiz yol hikayelerini aktarmaya çalışacağız...
***
Bazen savaşla aramızda bir tel oldu, bazen de yüksek dağların eteklerinde, dar patika yollarda hızla giden bir araba olduk...
***
Bu şehri yeniden özleyip, bu şehre yeniden aşık olduk...
***
Gittiğimiz her yerde bize ait bizden ne varsa not ettik...
***
Her elini sıktığımıza selamınızı götürdük... Güneydoğu'nun en ücra köşelerinden selamlar getirdik...
***
Notlarımızla sizi o coğrafyayı adım-adım gezdireceğiz...
***
Konyalı olmanın ne demek olduğunu muhataplarımızdan dinledik...
***
“Biz Konya'dan geliyoruz” dediğimizde, Konya'ya ile Medine'nin niye birbirine çok benzediğini öğrendik...
***
Karın kışın altında kaybolan coğrafyada, kışı kış gibi yaşayıp, Güneydoğu'nun misafirperverliğini test ettik..
***
Kışın yollara düşmek ne tuhaf.... Evlad-ı iyalden geçerek yollara düşmek... Bir yanınız mahzunlaşıyor... İçiniz üşüyor..
***
Bir hafta süren haber yolculuğumuzda 9 ili sayısız ilçeyi gezdik... Hepsinde ayrı bir hikaye not ettik...
***
Şırnak'tan seslenişimizden sonra, Belde-i Muhayyere dönüşümüz başladı...
***
Yollarda kar çok... İnsan da... Tabi haber de...
***
Şu aralar Konya'da o kadar moda ki uzak ülkelere seyahatler... Oysa çoğumuz Mersin'den ya da Urfa'dan öteyi görmemişizdir...
***
Bu yolculuk aslında içimize de bir yolculuk oldu... Ezberlerimiz bozuldu...
***
Güneydoğu'nun en ücra köşelerinde muhataplarımızın gözünün içine bakarak “Neden devlet kurmak istiyorsunuz?” sorusunu sorduk...
***
Bu farklı gezinin ilginç notlarını yarından itibaren paylaşmaya başlayacağız...
***
Konya'da olmak güzel... Yarın Güneydoğu notlarında buluşmak dileğiyle hoşcakalın...