Türkiye Spor Yazarları Derneği genel merkez yönetimince düzenlenen ve bu yıl 51’incisi  gerçekleştirilen eğitim seminerleri, Türk sporu ve futbolu adına önemli bir yol haritası olarak görülmelidir.
Her ne kadar seminere davet edilen bazı üyeler bunu tatil olarak görseler de, asıl amacın Türk futboluna ve sporuna yön vermektir.
İki yıl önce göreve gelen ve 1 milyon 500 bin liraya ulaşan borçları ödeme adına önemli yol kateden, Derneğe yeniden saygınlık kazandıran Naci Arkan Başkanlığındaki TSYD yönetimi bu yolda önemli işler başardı.
Ekonomik sıkıntılara rağmen, seminerleri iki yıldır aksatmayan genel mezkez yönetimi, geçtiğimiz hafta Belek’te gerçekleştirilen 51. seminerde de sınavı başarıyla geçti. Bu nedenle, Genel Başkan Naci Arkan, yönetim kurulunu ve seminer boyunca durup dunlenmeden çalışan TSYD personelini kutluyorum.
TSYD seminerlerinin Türk sporuna ve futboluna yön verme, ışık tutma görevi olduğunu söyledik.
Elbette ki, mesleki konular dışında bir yerde çözüm üretmek TSYD’nin önceliği içerisinde yer almamakta.
Örneğin; seminere ilk kez, onur konuğu olarak katılan eski Genel Müdür ve Spor Bakanlarından Fikret Ünlü, ‘Yüksek Spor Kurulu’ oluşturulması gerektiğini söyledi.   
UEFA 1. Asbaşkanı Şenes Erzik, şiddetin eğitimle önlenebileceğini dile getirdi.
Türkiye Futbol Federasyonu 1. Başkanvekili Ufuk Özerten, sistem sıkıntısından ve nemalanmadan bahsetti.
Teknik direktörler Samet Aybaba ve Yılmaz Vural, Devletin spor politikasının olmamasından yakındılar.
İşte, bu tür konularda görev Sporun üst kuruluşları; Spor Bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü ve Futbol Federasyonuna düşüyor.
Bu üç kuruluş önerileri göz önüne alarak sorunlara al atmalı ki, sistemdeki tıkanıklık çözülebilsin.
Şayet, sorunlar çözülmezse, o zaman seminerin bir anlamı kalmaz. Daha önceki seminerlere olduğu gibi konuşunlar sadece sözde kalır.
TSYD’ye düşen görev, seminerleri düzenlemek ve sorunlara ışık tutmak, çözüm yolları aramaktır. Birde, mesleki sorunların çözümüdür.
Hani, bu yönetim sorumlu değil ama, 3 yıl önceki seminerde spor muhabirlerinin katıldığı oturumda dile getirdikleri sorunlar çözüldü mü? elbette ki değil. Sadece seminerde konuşuldu ve orada kaldı.
Belek’te gerçekleştirilen 51. seminerin konularına denilecek bir şey yok.  
Ama, ‘Türk futbolu nereye koşuyor’ konusunun ele alındığı bir seminerde ‘alt yapı’ konusunun da tartışılması gerektiğine inanıyorum. Umarım, bu konu da bir sonraki seminerde ele alınır ve alt yapı çalışmalarına ışık tutulur. Türk futbolu adına üzerinde durulması ve aydınlatılması gereken çok önemli bir konu.