Özcan Dalgıç

Özcan Dalgıç

Çocuklar Yalan Söyler mi? -3

Çocuklar Yalan Söyler mi? -3

Bu haftaki yazımızda çocuklarımızın yalan davranışını nasıl söndürebiliriz, onların yalana başvurmadan kendilerini nasıl ifade etmelerini sağlayabiliriz bunun üzerinde durmaya çalışacağız. 

Okul öncesi dönemde bulunan çocuğumuz hayal dünyası içinde hareket edebileceğini, soyut kavramları yanlış anlayıp, buna göre söyleyebileceği bilgisini aklımızın bir kenarına yazmamız gerekir. Hemen endişeye kapılmamalıyız. Söylediklerini iyi tartmalıyız, aceleci karar vermemeliyiz. Çocuğa aşırı tepki vermeden, bu konuyu birde öğretmeninden dinlemek istediğinizi söylediğinizde çocuk şaka yaptığını söyleyebilir. Böyle bir durumda, şakanın gülünecek bir şey olduğunu, ancak insanları yanıltan şeylere gülünmeyeceği anlatarak, bu davranışın yanlışlığı ortaya konur. Eskaza çocuk yalan söylediğinde, şakayı yalan ile yaptığında gülersek buna onay vermiş oluruz.

Çocukların yapmalarını istemediğimiz tüm davranışları öncelikli olarak anne ve babaların yapmaması gerekmektedir. Yalan söylemeyen bir ebeveyn olarak iyi bir rol model olursanız çocuğunuzda yalan söylemeyecektir. Doğru olmanın güzel bir erdem olduğunu, insanları yanıltmanın, kandırmanın yanlışlığını, bunun neticesinde kendisinin ve karşıdaki kişilerin uğrayacağı zararları çocuklarımıza hikayelerle, örneklerle anlatmalıyız. Olumlu, dürüst davranışlarını muhakkak taktir edin.

Çocuğun her koşulda ve ortamda doğruyu söyleyebilmesinin en önemli faktörü güvendir. Çocuk evde anne-babasına, okulda öğretmenine güvenirse, kişiliğine ve vücuduna zarar gelmeyeceğini bilirse çocuk yalan söylemeye ihtiyaç duymayacaktır.

Öncelikle ebeveynlik modelimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Mükemmelliyetçi bir anlayış ile mi çocuklarımızı yetiştiriyoruz? Otoriter bir aile modeline mi sahibiz? Yoksa çocuklarımıza karşı ebeveynler olarak tutarsız veya ilgisiz miyiz? Bu aile modellerinin çocuklar üzerindeki yansımalarını çok iyi bilmeliyiz. Eğer biz çocuğa baskı kurup, kıyaslama yapıp, alaycı ifadeler kullanıyorsak, devamlı tehditvâri sözler ediyorsak, sözel veya fiziksel şiddet uyguluyorsak, bunlardan kaçınmamız çocuğumuzun kendini daha rahat ifade etmesine sebebiyet verecektir. Ruhu yaralayan bu yaklaşımları ebeveynlerin terk etmesi çocuğun rahat hareket etmesini, yalanlara sarılmasını önleyecektir.

Örneğin, eve geç gelen bir çocuk ceza almaktan korkmak yerine ebeveyninin merak edeceğini, endişe duyacağını düşünerek hareket edebilmeli. İstediğimizi yapmayan, inatlaşan, hırçınlaşan bir çocuğa duygularımızı ifade ederek, bu yaptıklarından hissettiklerimizi anlatmalıyız. 

İlgi çekmek için babasının annesini dövdüğünü, okula gitmemek için öğretmeninin bağırdığını, kulağını çektiğini, arkadaşlarının kendini sevmediğini, zorla yemek yedirildiğini söyledikleri zaman bunlara hemen inanmak yerine baskı yapmadan nasıl olduğunu anlatmasını, tutarlı olup olmadığını görmenizi, sonrasında olayın muhatabı olan kişilerden işin aslını öğrenmek gerekir. Çocuk ebeveynlerinden gördüğü ilgiyi, okulda öğretmeninden, sosyal ortamlarda arkadaşlarından elde edebilmek için yalana başvurabilir.  

Çocuklarını ihmal eden, sevgi, ilgi vermeyen bir anne ve baba isek, çocuğumuza ihtimam gösterirsek, istediği ilgi ve sevgiyi verirsek yalan söylemeyi bırakacaktır. Devamlı eleştirmek yerine taktirlerimizi belirtsek, başarabileceğine dair olan inancımızı söylersek çocuklarımızın hem özgüveni gelişir, hemde maruz kalacağı sözlere istinaden yalan söylemek durumunda kalmaz. 

Kendi çocukluğumuzda yaşadıklarımızı göz önünde bulundurmak, çocuklarımızı anlamak için faydalı olacaktır. Hafta sonu tatilinden sonra, uykuyu alamayan yetişkinlerde çeşitli bahaneler üretirler. Çocukken okula gitmek istemediğimizde sanal karın ağrılarımız, sınav için ürettiğimiz bahaneler nedeniyle, sorumluluğumuzu yerine getirmek istemediğimizde yaptıklarımız yola çıkarak çocukları çözmek, anlamak, empati yapmak aramızdaki ilişkinin zedelenmesini engelleyecektir. Önceden tedbir almak, takip etmek, desteklemek, bazen görmemezlikten gelmek çocukların yalana başvurmalarının önüne geçecektir.

Çocuklarının ajitasyonlarına, duygu sömürülerine çabuk yenilen ebeveynler, çocukta bu davranışın pekişmesine sebebiyet verirler. Eşler, çocuklarının davranışlarına karşı kararlı ve tutarlı davranışlar sergilerlerse, çocuklar duygu sömürüsü yapmazlar, yumuşak karın gördükleri ebeveyne oynayarak isteklerin elde etmek etmezler.

Aşırı kaygılı, endişeli ebeveynler çocukları çok fazla sıkboğaz ederler. Nereye gittiğini, ne yaptığını, ne zaman geleceğini devamlı merak ederler. Bunalan çocuklar ebeveynini rahatlatmak veya sorgu sualden kaçmak adına yalan söylerler. Ebeveynlerin, kaygılarını endişelerini yönetmeleri çocuk üzerindeki baskıyı azaltacaktır.

Hayallerini kurduğu, arzu ettiği bir şeyin, neden olmayacağı, alınmayacak bir oyuncağın, bisikletin, bilgisayarın nedenleri iyi anlatılmalı ki, çocuk bunları elde etmek için yalana başvurmasın. 

Çocuğunu yalancı olarak etiketlemeyin, etiketlenmesine müsaade etmeyin. Çocuk ben yalancı isem o zaman yalan söylemeye devam edebilirim düşüncesinde hareket edebilir.

Çocuğunuz yalan söylediği zaman kişiliğine zarar vermeden, yanlış yaptığı davranışı anlatmalıyız. Çocuk duygu ve düşüncelerini rahat ifade edebilmeli. Ani ve yüksek perdeden tepki vermekten kaçınılmalıdır. Çocuğa neden yalan söylediğine dair aşırı verdiğimiz tepkiler, çocuğumuzun yalan söylerken daha dikkatli davranmaya, daha usta yalanlar söylemeye itebilir. Çocuğa gerçeği söyletmek için zorlamayın. Zorla gerçeği söyletmeye çalışmanız, çocuğun davranışını değiştirmekte etkili olmayacaktır.

Çocuğumuzun sosyalleşmesini, kendisini ifade edebilmesini, özgüven kazanmasını sağlamalıyız ki, bulunduğu arkadaşlık ortamlarında kabul görmek için kendisini olduğunda farklı göstermeye çalışmasın.

Ergenlik seviyesinde olan çocuğumuzla ilişkimizi, iletişimimizi en iyi seviyede tutmaya çalışalım, yaşam alanlarına aşırı müdahale etmeyelim. Onları korumak ve doğru yönlendirmek için sorgulamaktan daha ziyade onunla sohbet edin, iyi bir dinleyici olduğunuzu gösterin.

Ancak davranış bozuklukları, kişilik bozuklukları, dürtü bozuklukları gibi sorunlar patalojik bir durum oluşturabilir. Çocuğumuzun devamlı yalanlara başvuruyor ise muhakkak bir uzmandan yardım almalısın.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Özcan Dalgıç Arşivi