Bre hüviyetsiz! Sen kimi denize döküyorsun? Referandumu bahane ederek,  bu aziz millete karşı kinini kustun, düşmanlığını ortaya koydun. Bu aziz millet, Kurtuluş Savaşı’nda denize Yunanlıları dökmüştü. İşte sen bunun intikamını almak istiyorsun. Senin safın belli oldu; Yunanlıların yanında yerini aldın.

Kime seslendiğimi biliyorsunuz; CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt’a sesleniyorum. Bu milletin ekmeğini ye, suyunu iç, havasını teneffüs et; sonra da ihanet et. Ne ala. Sen hiç mi sıkılmıyorsun, bu milletin yüzüne baka baka “evet” diyenleri denize dökeceğiz, demekten? Vallahi pes doğrusu; bu büyük bir pişkinliktir. Dileyen evet der, dileyen demez.

Malumunuz söz konusu milletvekili, bir hafta önce bir televizyon kanalında şöyle diyordu: “Evet diyenleri İzmir'de denize dökeceğiz.”

İşte Cengiz Han böyle bir zihniyete sahipti. İşte Cengiz Han’ın torunu Hülagü Han böyle bir cibilliyete ve karaktere sahipti. Hilafeti kaldırmak için Abbasilere saldıran- İbn-i Haldun’un deyimiyle- bu ye’cüc ve me’cüc kavim, Bağdat kütüphanesinde ne kadar kıymetli kitap varsa Dicle Nehri’ne attı ve bir hafta Dicle Nehri’nden mürekkep aktı. Abbasi Halifesini bir çuvala koyarak atlara ezdirerek hunharca şehit etti.  Dağlara sığınan halkı kayaların, taşların arkasından çıkararak, sığındıkları mağaralarda bularak hunharca şehit etmiştir. İşte bu zihniyetin torunu, bu aziz milleti denize dökmekle tehdit etmektedir. CHP ise sesini çıkartmamaktadır. CHP, söz konusu milletvekilini partiden atmazsa aynı suça ortak olmuş olur.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Ölüm!!!  adlı yazımı eleştiren bir okuyucum söz konusu milletvekilini eleştirdi mi bilmiyorum. Beni şu şekilde eleştirdi: Böyle bir pankartı şiddetle kınıyoruz... Ülkemizde ise yüzlerce gazeteci hapiste... Hayır, tercihinde bulunanlara en üst ağızlardan terörist yakıştırması... Terörist isek niye evet mi hayır mı oyunu oynuyorsunuz... Sayın yazar önce kendine ve desteklediklerine bir bak, sonra çuvaldızı kime batırırsan batır.

 Hapishanedeki gazetecilerin durumu yargının işidir. İşimize gelince yargıya güveneceğiz, gelmeyince güvenmeyeceğiz öyle mi? Onların suçsuz olduğuna dair bir belge varsa elinde ver yargıya. Bir yazar olarak benim bu konuda bir katkım olacaksa söyleyin ben de yargıya sesleneyim; elimde onların suçsuz olduğuna dair bir belge yoktur. Şimdi ben ne diyeyim? Hayır, tercihinde bulunanlara en üst ağızlardan terörist yakıştırmasının yapılmadığını Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan açıkladı: Mealen kimler hayır diyor bir kıyas yapılmasını istedik. Sandığı önümüze millet meclisi koydu. Bize düşen görev; sandığa gidip oyumuzu kullanmaktır. Biz kimseyi desteklemiyoruz, bildiğimiz doğruları yazıyoruz; senin gibi düşünmek mecburiyetinde miyim? Biraz saygılı olun.

Merak ediyorum. Cengiz Han’ın torunu- yukarıda adı geçen milletvekilini- eleştirdin mi? Eleştirdiysen öğrenmek istiyorum, eleştirmediysen niçin eleştirmediğini bilmek istiyorum; yoksa sen de aynı zihniyetten misin?

 Ne diyorsun, “evet” diyenleri denize dökecek misiniz? Unutmayın ki Çanakkale Savaşı’nda şehit olan 250 bine yakın Mehmetçiğin ekseriyeti Medrese mezunudur. İstiklal Harbi hilafeti kurtarmak amacıyla yapılmıştır.

 Onun için tarihi iyi okuyalım. Cengiz Han’ın torunlarına fırsat vermeyelim. Onlar karakter bakımından Yunandan hiçbir farkı yoktur. CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt’un böyle konuşmasının sebebi, bu zihniyetin tekrar nüks etmesinden başka bir şey değildir.

Hoşça kalın.