Necip Fazıl Kısakürek’in 1937 yılında yazdığı 3 perdelik tiyatro eseridir. Okuyanlarınız mutlaka vardır. Yaratmak Allah’a mahsustur. Yazar da bunun bilincindedir zaten, fiile yüklem konusu yüklendiği zaman mecazi anlamada olduğu anlaşılır. İçeriğinde bahsettiği gibi, insan zaman içerisinde kendini şekillendirir, yönlendirir, geliştirir, yetiştirir… Sonuçta bu  tarzda bir karakter sahibi olur. Fıtrat gereği hangi yolda ilerlemek isterse, meyli ne yönde ise Cenab-ı Hakk ona bu fırsatı kolaylaştırır, türlü türlü sebepler yaratır.

Bu konuda Mevlana Celaleddin Rumi hazretleri şöyle anlatır; Musa ölmedi, firavun da ölmedi. İkisi de senin içindedir. Tercih senin, hangi tarafı seçersen onu yaşatırsın bedeninde.

Elbette aileye de büyük sorumluluk düşüyor. Zira eğitim evde başlıyor. Bizde de öyle oldu. Kura’n-ı Kerim’i rahmetli babamın önünde diz çökerek öğrenmeye başladık. Yaz tatilinde de mahalle komşumuz  Havva ablanın 5 metre yükseklikte 5 metre genişliğinde çift kanatlı gürgenden yapılmış, porda kapılı, üzeri hasırla kaplı, çamurla sıvalı at arabası garajı olarak kullanılan mekanda; fisebilillah karşılığında öğrendik hamdolsun. Sonra lise zamanı gelince 1974 yılında ise CHP-MSP koalisyon hükümeti döneminde Sarayönü’nde  ilk defa Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın gayretleriyle İHL açıldı. Bizde hemen kayıt yaptırdık. O zaman diğer ilçelerde bulunmadığı  için, civar yerlerden de çok miktarda teveccüh oldu. Bina öğrenciyi barındıramayacak hale geldi. Ta ki bizim mezuniyet dönemi olan 12 Eylül 1980 askeri darbe tarihine kadar. Sonra Osmanlı İmparatorluğu gibi düşüş dönemi başladı. Şükürler olsun şimdiler de yine altın çağını yaşıyor. Bizde bu durumdan mutluluk duyuyoruz tabi ki.

Bu vesile ile Erbakan Hocamızın 27 Şubat Pazartesi vefatının yıldönümü olması hasebiyle kendisini rahmetle minnetle anıyoruz. Allah gani gani rahmet eylesin inşallah.  

Bunları neden anlattım? Biliyorsunuz okullarda din dersi seçmeli ders oldu. Sanırım müfredatta haftada bir veya iki ders olarak uygulanıyor. Camilerde Cuma hutbelerinde duyurular yapılıyor. Babalara çocukların tercih etmeleri için telkinlerde bulunuluyor, kesinlikle dikkate alınması lazım. Aynı zamanda Konya’nın yüz akı KOMEK’lerde Kur’an eğitimi veriliyor, buralarda da Kuran-ı öğrenmek için iyi bir fırsat bilmeyen kardeşlerimiz değerlendirmelidirler diye düşünüyoruz. Bu arada KOMEK’lerin mimarı Ahmet KÖSEOĞLU  beyi tebrik ve teşekkür ederiz.

Yazımızı “Diriliş Ertuğrul” dizisindeki Ertuğrul’un bu haftaki duası ile bitirelim; “Allah’ım bize bahşettiğin bu ömrü senin emrettiğin şekilde yaşamamızı nasip eyle” Amin.

Cumanız mübarek olsun. Allah’a (c.c.) emanet olun…