Ben de sevinemedim
Ben de sevinemedim
Çaykur Rizespor deplasmanından alınan 1 puana normalde “hayır” diyebilir misiniz?
Ben demem…
Ama, bu maçta alınan 1 puana gönlümü razı edip sevinemedim…
Yönetenler de sevinememiştir mutlaka…
Tabi ki taraftarlar da…
2-0’ı bul, sonra teslim ol…
Konyaspor teknik direktörü Osman Özdemir’de altını çizmiş…
Ne demiş Osman Hoca…
“Maçta 2-0 galip duruma geçtikten sonra berabere kalmak, beni elbette ki mutlu etmedi” diyerek, 1 puana sevinemediğini bildirmiş…
İkinci yarıda biraz kıpırdayabilseydi Konyaspor, galibiyet işten bile olmazdı…
Şikayet edilmesi gereken 2-0’dan maçın 2-2’ye gelmesi…
Üstelik rakip bir eksik kalmışken, teslim oluyorsan…
Psikolojik üstünlük de cabası…
Osman Özdemir’in Rize’deki kadro seçimi, sistemi sonraki mevzu…
Şu oynamış ya da bu oynamış değil derdimiz…
Derdimiz kolay teslim olmak…
Konyaspor teknik direktörü Osman Özdemir bu sorunu çözmeli…
Kuru kavaktan düdük çıkardığını biliyoruz…
Ama, bu düdüğün sesi de çıksın artık…
Rize’den 2-0’la dönseydi Konyaspor, düdüğün sesi her yerden duyulurdu…
En azından bu takıma da, bu takımın hocalarına da saygı duyardı rakipler…
Ev sahibi Çaykur Rizespor’un direncini, kazanma arzusunu, üzerindeki seyirci baskısını göz ardı etmiyoruz…
Yiğidin hakkı yiğide…
İkinci yarıda, hem de bir eksik olmalarına rağmen, 2-0’lık bir maçın nasıl çevrileceğini gösterdiler, bu dirençli duruşları ve kazanma azimleriyle…
Çaykur Rizespor forveti ikinci yarının başından sonuna kadar kırmızı görmüş boğa gibi saldırırken, Konyaspor savunmasını hallaç pamuğu gibi atarken, sen buna bir önlem alamıyorsan, tabi ki bu 1 puana sevinemezsin sevgili Hocam…
“Osman Özdemir’in Rize’deki kadro seçimi, sistemi sonraki mevzu” demiştim ya…
Şimdi oraya geldim…
Maçtan sonra “Uzun oyuncular konusunda eksiklik yaşadık” demiş ya sevgili Özdemir, tam yerine geldik şimdi…
Özellikle kenarlardan gelen yüksek toplar da cüce kalıyorsan, üstelik Erdinç’in de yoksa, Kere’yi Konya’da bırakmanın anlamı ne o zaman?
Perez’in işini yapacak Serkan Şahin varken üstelik…
Haksız mıyım Hocam?
Orta sahada pas yapamıyorsan, rakip sahada ayağında top tutamıyorsan, 67. dakikada Gökhan Emrecik’sini kenara almanın alemi ne?
Kusuru bakma, ama 2-2’nin sorumlusu biraz da sizsiniz Osman Hocam…
Rakip için “olay” olacaktık, ne yazık ki, “kolay” olduk…
Keşke 2-0 geriden gelen de, 2-2’yi yakalayan da biz olsaydık…
Hiç değilse üzülmezdik…
xxx
Birazda yönetim meselesi…
Daha önce de yazmış, televizyonda söylemiştim…
“Ölümü gördükten sonra sıtmaya razı olduk” diye…
Göreve 3. kez gelen Ahmet Şan’a, dolayısıyla da Konyaspor’a, başta biz olmak üzere, ayırım yapmadan herkesin göstermelik değil, samimi destek vermesini istedik…
Düşüncemizde bir kayma yok…
Tabi ki, yönetime seçilenlerin de samimi olması kaydıyla…
Genel Kurul’dan 1-2 gün sonra sevgili Uğur Özteke’nin yeni yönetimle ilgili yazdığı bir yazı dikkatimi çekmişti…
Araştırdım ve canım sıkıldı…
Ne yazmıştı Uğur…
“Bir iki yıl önce malum ‘Konyaspor’da bayrak as’ kampanyası başlatılmıştı. O günün yöneticisi de fabrikasına dev bir Konyaspor bayrağı yaptırır ve fabrika çalışanlarına ‘bayrağı asın’ diye talimat verir. Bir süre sonra bayrağı asması konusunda emri alan işçi patronunu arar ve patronuna kendi ortağının ‘Bu bayrağı kimse buraya asamaz. Bu bayrağı asacak adam önce benim bedenimi çiğneyecek’ dediğini söyler.”
Şimdi yönetimde olan bu kişiyi öğrendim ve çok üzüldüm…
Aydın Olgun…
Kendisi şu anda mevcut yönetimde reklam işlerinden sorumlu Asbaşkan…
Aydın Olgun gerçekten bunu yapmış mıdır, yapmamış mıdır bilemem, ama Konyaspor bayrağından rahatsız olan bir insan bugün bu yönetimdeyse düşünmek lazım…
“Yönetime seçilenlerin de samimi olması” demem bundandır…
Aydın Olgun, konuyla ilgili açıklama yapacaktır, ayrıca yapmalıdır da…
Çünkü, ortada nahoş bir durum var…
Umarım mesele “Aydın”lanır ve “Olgun”laşır da, Kızılderili kültüründeki gibi, baltalar gömülür, barış çubuğu tüttürülür, ne yönetenler ne de Konyaspor bu işten yara almaz…
Tekrar söylüyorum; Ahmet Şan yönetiminin hayırlı olmasını temenni ediyorum, eğer doğru adımlar atılırsa, hem yönetimin hem de Konyaspor’un başarılı olma ihtimalini yüksek görüyorum…
Son sözüm şu; Hem Konya’yı hem de kulübü yönetenler, Konyaspor gibi bir dertlerinin olduğu gerçeğini yabana atmamalıdır.