Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Bayramın Güzellikleri

Bayramın Güzellikleri

Efendim bayramınız mübârek olsun. Aynı zamanda Cuma bayramınızı da tebrik ediyoruz. Güzel mi güzel günlerin idrâki içerisinde olmak ayrı bir mutluluk vesilesi. Bayramlar da ayrı bir güzel. Mutlu olmak güzel! Ama mutlu olmak çoğunlukla bizim elimizde. Mutluluk bizim bakış açılarımızda gizli. Her nimete şükür, her bahşedilene fikir ve her güzelliğe zikir. Güzel zikrin kendisi. Yâni güzel Hakk’ın kendisi. O halde diyelim; ‘Ey güzel sen ne güzelsin.’ Ve ey güzel iyi ki hayatımızda sen varsın…

Bayramları var eden sensin ey güzel… Dostları buluşturan, kalpleri kaynaştıran, lütfettiklerini yardıma koşturan sensin ey güzel. Ey en güzel sana sonsuz hamdü senâlar ediyoruz. Bizleri her dâim seni hatırlayan, senin emirlerine muhalif davranmaktan korkan, hesaplı kitaplı yaşayan sevdiğin kullarının arasına koyuver.

Sıkıntılı ve dağdağalı bir dünya hayatı içersinde yaşayan insanoğlunun ‘Bayram’ gibi özel günlere gayet ihtiyâcı olduğunu düşünüyoruz. Dünya denen imtihan meydanı çeşitli problemlerle, keder, üzüntü ve elemlerle dolu. Zor bir dünyada yaşadığımız kesin. İşte bu zor dünyâda yaşarken daldığımız gaflet perdesini kaldırıp kulluk sırrını kavrayanlara ne mutlu. Yoksa hayatın acımasız dönen çarkı içinde kaybolup gidenlere üzülmek ve acımak ayrı bir tasa. Fakat insan yaratılışındaki mesajı iyi okuyabilse nefsini kontrol altına alıp Rabbi’ni tanıyıp O’na iyi bir kulluk sunabilirse o zaman değme keyfine. Bu gerçeğin idrâki, keyflerin en lezzetlisi ve hatta hakiki bayrama erişmek seviyesi desek daha doğru olacak. İşte o zaman bayramın gerçek tadı anlaşılabilir.

Sevinç, merhamet, sürur, şefkat bayramlarda en çok izhar edilen duygulardır. Kul bu duygularla hem kendi coşar hem de etrafını coşturur, sevindirir. Gönüllere, yüreklere bayramlarda sevgi ve rahmet yağar. İnsanın inat duyguları kırılır, dargınlar barışır, ruhlar ulvî duygulara kavuşur. Şefkat, merhamet, nezâket ve ikram en üst düzeye çıkar. Bu durumlarda kimsesizlerin, fakir fukaranın evlerini ziyâret edip onların gönüllerinin hoş edilmesi ne makbul bir davranış biçimidir.

Bayramlarda yapılması en lüzumlu görevlerimizden birisi de aramızdan ayrılıp ebedî âleme göç etmiş yakınlarımızın, sevdiklerimizin kabirlerinin ziyâret edilmesidir ki bu da bayramın en anlamlı ziyâreti olsa gerektir. Kabir ziyâreti ayrı bir vefa tezâhürüdür. Zira bizlerden ençok ilgi ve alakayı ahret âlemine intikal etmiş mevtâlarımız bekler. Onlara yapılacak en güzel ikram ve iltifat kabirleri başında okunan Kur’an sûreleridir. Bu ihmal edilmemesi gereken ilk bayram ziyâreti olmalıdır.

Bayramlar, toplumsal kaynaşmayı sağlaması ve barışın tesisi açısından önemli bir müessirdir. Yanı sıra ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin yaralarının sarılması ve yardımlaşma bilincinin diri tutulması ile bayramların toplumun olumlu yönde yapılanmasında pozitif katkıları inkar edilemez. Aile bireylerinin, akrabaların, komşuların bir araya gelip görüşmeleri, hasbihal etmeleri bugün hiç olmazsa bayramlarda yerine getirilmesi icap eden güzelliklerimizdendir. Ne yazık ki günümüzde bize güzelliklerimiz unutturulmaya çalışılıyor. Çirkinlikler de güzellik diye önümüze sunulmakta. O halde bayramlar, dünyânın onca zorluğuna rağmen Rab tarafından bize sunulan kutsal sevinç günleridir.

Ancak asıl bayramların, Hz. İbrahim(AS)’ın oğlu İsmâil’ini sırf Rabb’i istediği için kurban edeceği sırada yaşadığı büyük bir teslimiyet misâli sergileyen o büyük peygamber gibi O’na gerçek anlamda teslim olup hakiki bir kul olduğumuz zaman gerçekleşeceğini düşünüyoruz.

Nice gerçek bayramları idrak etmemiz temennisiyle Allah(c.c)’a emanet olunuz efendim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi