Vatanına, devletine ve yurttaşlarına bulunduğu vazifeli kurumda daha iyi hizmet verebilme oluşumunda olan vali, başkan, genel müdür, bölge ve baş müdürler, hastahane başhekim ve yönetmenleri ve diğer idare vazifelileri yanında bunlara bağlı personel hiçte az değil.

***

 Şunu da açıklıkla belirteyim ki bizlerin çoğunluğu, maalesef bunları bilmezlik, göremezlik, haberini almazlık, içinde olabilmeleri içinde olmamız da su götürmez.

Bu özeniş içinde olanları, tarafsız ve adam kayırma düşüncesinden uzak olarak vatandaşlarımızın da bilgilerine sunmalıyız ama ne yazık ki bunu idrak edemiyoruz…

Aslında bu özeniş içinde olanların şevkini, diğer vazifeliler de örnek alabilmesi ile adetlerinin daha da kabarmasına vesile olmak için teşvikte bulunmamız kadar yerinde bir hareket yoktur.

***

Bunlar yaptıkları ilerlemede kendilerine bir fayda getirmediği ve gerektirmediği halde bulunduğu idarenin yanı sıra daha çok vatandaşlarına yarar sağlama atılımını yaparken zevk içinde kalır daha bir şevkle çalışırlar.

***

Başarı içinde olurken, daha da başarılı olma atılımları yapmaları yanında bazı zorluklarla hatta onları soğutabilecek hareketlerle karşılaştıklarını, yerlerinden alındıklarını da bilmemizde ve bunun karşısında olduğumuzu belirtmemizde. Haklının hakkını aramamız için çalışmamız gerekir ama netice sıfır…

Bunun yanlış bir oluşum olduğunu yıllardır yazarım ama ne yazık ki son bulmaz. Ortaya koyabilmemizin de faydası olur düşüncesindeyim.

***

Açılımı böyle yaptıktan sonra elbette yurdumuzun pek çok yerinde olanlar olmakla beraber.

Bendenizin bizzat yeni müşahede ettiğim bu şekil oluşumdan tazesini sizlerle paylaşmak isterim.

***

Malumunuz Yeni Meram Yolu üzerinde SSK tarafından sadece sigortalılar için bir hastahane yapılmıştı.

Yıllar geçti bu binadan faydalanılamıyor diye arkasına yeni ve modern bir hastahane yapıldı ve eski bina bir nevi muallakta kaldı.

Muallakta kalan bu binanın yıkılma kararı alınmıştı. Tam bu sırada iktidar değişti.

Yeni iktidar SSK hastahanelerini devlet hastahanesi yaptı.

Bu hastahane binalarına bir Prof. Dr. yönetici olarak tayin etti.

Bu yönetici devletten de ödenekte istemeden öyle bir girişim yaptı ki.

Yıkılması karar altına alınan binada tadilata başlayıverdi.

***

 İki yıl içinde birden değişiveren bu bina yeni yapılandan daha iyi bir hastahane oluverdi.

Her yer rengârenk, iki kişiden fazla olmayan odalar içinde hasta için gerekli tıp cihazlarının bağlantısı TV, banyo ve wc, dolap vb. yerleştirildi.

Öyle ki gelen hastalar yeni yapılan arkadaki bina yerine bu binada yatmak istediler.

Kısacası yıkılma yerine inanılmaz yepyeni bir hastahane kazandırılmıştı.

Sadece bununla da kalınmadı. Hastanenin bahçe ve otopark dizaynı da fevkalade oldu.

Doktorlarının bile hastalara yakın ilgi göstererek tedavi etmede yarışta oldukları için diğer hastahanelerden daha çok hasta buraya müracaat etti.

***

Bunu bizzat müşahede etmiş ve yazmış, yönetici Sayın Prof. Dr. Dursun Odabaşı’nı tebrik etmiştim.

Bu başarı Başbakan Sayın Erdoğan tarafından da öğrenilmiş ki.

Van’da ki üniversitenin hastahanesine adını verdi.

***

Tarihi olarak dış mihraklar olan, İngiltere Kraliçeliği, Amerika Almanya, İsrail Yahudi baronlarının ve bunlara uyan yerli baron ve muhalefetlerin tarihi olarak yaptıkları Osmanlı ve Türkiye’de ki ilerlemeyi durdurma işleminde…

Genç Osman, Abdülaziz, II. Abdülhamid, Atatürk, Menderes, Özal’ın başarılarının önüne geçmek için onlara yapılanlar malumunuz.

Şimdi de yine başarı içinde olan Sayın Başbakana yapılanlar ve önüne geçmek istemeler malumunuz…

Anlattığım işlemler büyük ama. Bu olayda bir küçük olsa da Sayın Odabaşı, bakan, milletvekilleri, bazı idareci veya siyasilerin işine gelmediği veya hazmedemeyenlerin bu başarının önüne geçilmek istendiği için mi nedense yerinden 

Gerekçesiz alınıverdi.

***

Acaba hastanenin personelinin geri gelmesi çabası içinde olanlar gibi 

Konya medya ve sivil kuruluşları da sahip çıkabilecekler mi?

***

Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…