Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Barışa huzura doğru

Barışa huzura doğru

Yıllardır kardeşin kardeşi öldürme hâdiseleriyle yüz yüze kalan acılarla yoğrulmuş yüreklerin artık inşaALLAH sükûna erme vakti gelmiştir. Uzun yıllardır barışa, huzûra hasret bu vatan toprakları. Aslında yalnızca bizim memleketimizde değil hemen hemen tüm İslam coğrafyasında farklı bir şekilde benzer dramlar yaşanıyor. Tabi bunda pek çok etmen söz konusu! İslam düşmanları Müslümanların topraklarında bin bir çeşit hile, tuzak ve entrikalarla onları yok etmek için en acımasız mel’anetleri gizli ve örtülü bir tarzda planlar yürütüyorlar. Amaçlarına ulaşmak adına ülke içindeki satılmış zihinleri kullanarak istedikleri fırıldakları döndürüyorlar.

Dünya sathında da ‘Arap Baharı’ adı altında başlatılan özgürlük hareketlerini menfi yöne çevirmek için tüm şer güçler, büyük katkılar sağladılar. Müslümanların aralarındaki mezheb tarafgirliklerini körükleyerek kardeşi kardeşe kırdırdılar sonra da keyiflice seyrettiler. Müslümanlar bir de dönüp onlardan medet umdular, sulh beklediler. Onlar Müslümanlara niye yardım etsinler ki? Ne kadar çok Müslüman ölürse onlar o kadar çok sevinirler. Onlardan anlaşmak için arabuluculuk veya maddi yardım beklemek doğrusu tam bir safdilik!

Son yıllarda coğrafyası gereği âdeta bir ateş çemberi içerisinde bulunan ülkemiz bu kadar bâdirenin içinde sağlamca ayakta kalabildiği gibi hem ekonomik yönden ilerilere gitti hem de 30-40 senedir terör belâsıyla baş etmeye çalışırken farklı bir pozisyonla bu probleminden kurtulabilmek adına çok cesur adımlar attı. Yiğidi öldür ama hakkını yeme derler. Devlet şimdiye kadar vatandaşlarının bizzat devlet tarafından gasb edilen haklarını demokratik çerçevede sâhiplerine teslim etti. Kürt, Çerkez, Çingene herkesi eşit haklarda gördü ki olması gereken de bu idi. Dahası dînini şahsında kılık kıyâfet ve inanç olarak yaşamak isteyenlerin önünü açtı. Artık herkes özgürce başörtüsü takabilerek okuyabilecek, resmi kurumlarda çalışabilecek. Bunlar şimdiye kadar kazanım adına hakikaten müthiş artılardır. Ne kadar iyi-kötü oldu orası ayrı bir tartışma konusu ancak vurgulamak istediğimiz husus şu ki, Müslümanlarda aynen Kürtler gibi red-inkar politikasına dâhildi. Onlar da az ezilmediler, az yıpratılmadılar laik kesim tarafından.

Neyse olanlar oldu, şimdi terör belâsından kurtulma aşamasına gelindi inşaALLAH dürüst olunurda sözler tutulur. Kardeşlik hukûku tesis edilir. Yıllarca hiçbir düşmanlık olmadan birbirimizle nasıl kol kola yaşadıysak, birbirimizden kız alışverişlerinde bulunup akraba olduysak, ayni vatan toprağını paylaştıysak şimdiden sonra da aynısını yapacağız. Peki, neydi şimdiye kadar bölüşülemeyen? Sorunun cevâbı dış güçlerin içimize attığı düşmanlık tohumlarının yeşermesinden kaynaklanıyordu yoksa biz birbirimiz seviyorduk yoktu ayrı-gayrımız.. Çünkü bizim insanımız Kürt olsun, Laz olsun, Çerkez olsun mayası temizdir, iyi niyetlidir, akıllıdır, ferâset sâhibidir. Ama gizliden gizliye el altından kurdurdukları, besledikleri zamânı vakti gelince de birbirinin üstüne saldığı şer güçlerin ittifaklarına kurban gitti insanımız da, sorumsuz idârecilerimiz de.

Ancak artık sadede gelme vakti zamânıdır. Eski çamlar bardak oldu. Yaşlar ilerledikçe yanlışlar doğrulara inkilap etti. Hakikatler fark edilmeye başlandı. İnşaALLAH silahlar susacak, analar ağlamayacak, barış gelecek, kardeşlik yeniden canlanacak. Bu işe el, gönül, yürek ve emek koyanlardan Rabb’im ebeden râzı olsun. Güzel gelecekler bizim olsun. Diğer İslam ülkelerini de Cenâbı Hak bir şekilde selâmete çıkarsın. Daha fazla masumlar katledilmesin. İnsanların yürekleri acıyla kıvranmasın, hiç kimse vatanını terk etmek zorunda kalmasın. Üst akılların silahları da, akılları da kendilerine kalsın, lâzım değil bize gölge etmesinler başka ihsan istemeyiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi