Avrat ve Pasta..!
Adalet timsali Hazreti Ömer bir gün etrafında bulunanlara dönerek konuşmaya başladı…
***
“Cahiliye döneminde yaptığım iki şey vardır ki birini hatırladığımda güler, diğerinde ağlarım…” Etrafından bulunanlar merakla sordu; “Ey Müminlerin Emiri nedir bunlar?”
***
Hazreti Ömer cevap verdi; “Güldüğüm şu, her akşam helvadan put yapar, ertesi gün öğlen sıcağında acıkınca da tutar onu yerdik…'' Etrafındakiler de gülmeye başladı…
***
Hazreti Ömer tebessümünü keserek büyük bir hüzne büründü, ardından konuşmasına devam etti; “Ağladığım şey ise, kız çocuklarını kendi ellerimizle gömmemizdi…” Etrafındakiler ağlamaya başladı…
***
Cahiliye dönemi işte… Çok uzaklar da mı kaldı o günler?
***
İslam’ın büyük günahlar arasında duyurduğu ve kesin bir dille yasakladığı “fuhşu” suç olmaktan çıkararak kendi evlatlarımızı şeytanın açtığı derin bela çukurlarına kendi ellerimizle gömmüyor muyuz?
***
Bu geneli temsil etmez, sadece lokal bir kötü örnek diyebilirsiniz…
***
Haklı da olabilirsiniz…
***
Müslüman bir ülkede kendine yıllarca hoca süsü vermiş bir soytarı, ayet hadis okuyarak, her gece televizyonunda İslam adına, yarı çıplak avrat oynatırken, ülkenin Müslümanlarının duruşu ve sessizliği, inançlarımız konusunda ne kadar gevşediğimizi göstermez mi?
***
Efendimiz ile İslamla karikatür çizerek alay eden Charlie Hebbo’ya ağız dolusu buğz eden, küfreden Müslümanların(!) kendi ülkelerindeki, neredeyse Charlie Hebbo’yu mumla aratacak hakaretlere, gevşekliklere göz yummasını nasıl izah edeceğiz?
***
Bunlardan az mı, Efendimiz (s.a.v) anacam derken, anırıverek Kur'an'dan pasta yiyenler? Kasıt yok biliyoruz... Ama CAHİLLİK hala Mekke Devri...
***
Geçmişte TRT’de yayınlanan bir dizide Perran Kutman'ın, “Hoca camide” diye iğrenç bir repliği vardı… Hocaları tahkir eden, küçümseyen bir edası vardı cümlenin…
***
Türkiye geldiği nokta itibariyle camide yalnız bıraktığı “Hoca”ya eşlik etsin diye şimdilerde de “Allah cami de” itikadını mı geliştiriyor?
***
“Tövbe estağfurullah” çekenleri duyar gibiyim…
***
Toplumsal hayattan, ticaretten, siyasetten ALLAH KORKUSU'nu kaldıran bir toplum helak ve türlü bela sınırlarına ulaşmaz mı ?
***
Kur’an’da kesin bir dille emredilen FAİZ gerçeğini “Dünya gerçeği” gibi algılayan, “Yolsuzluk yapana hırsız” denmez fetvasının peşinden giden, İslam’ın kesin bir dille haram kıldığı ve büyük günahlar arasında saydığı “Fuhşu” serbest bırakan, gece yarılarına kadar İslam adına yarı çıplak avrat oynatan hocalara sadece gülen, tuhaf bir toplumda yaşamıyor muyuz?
***
Sayfalar dolusu şurada örnekleri çoğaltılabilecek, makaralı mukaralı “CAHİLHANE” işlerimiz, toplumsal yaşantımızdan çıkarttığımız yaratıcımız “CENAB-I HAKK”ı sadece camilere indirgediğimiz gerçeğini ortaya dökmüyor mu?
***
Kur’an’dan, havuçlu kekli yaş pasta yapıp, daha sonra bunu kesip etrafa yediren müftüden daha fazla mı Müslümanız sanki?
***
Menfaatleri için toplumsal hayattan Cenab-ı Hakk’ı ve emirlerini çıkartan, camiye hapseden zihniyet, gece yarılarına kadar İslam adına(!) avrat oynatıp, Kur’an-ı Kerim’li pasta ile Kutlu Doğum idrak edenlere bugün tahammül etmek zorundadır…