Recep Çınar

Recep Çınar

Ali Çamdalı!

Ali Çamdalı!

Mustafa Reşit Akçay'a yaptıklarını unutmadı bu şehir...

Sen istemedin diye yönetimin Hocayı göndermesini de...

xxx

Aslında yönetimin kötü niyetli ve haksız olduğunu bildiği halde Ali Çamdalı'nı  affetmesi  büyük hataydı!

Takımın bir zarar görmemesi adına sineye çekildi bazı şeyler...

Ama, Akhisar maçından sonra yaptığı açıklama ile kötü niyetli olduğunu dışa vurdu Ali Çamdalı...

Yeni transferlerden duyduğu rahatsızlığı da gözler önüne serdi...

Akhisar maçından sonra yaptığı “İy transferler yapıldı, ama bu iş sadece iyi isimlerle olmuyor, takım olmamız gerekiyor, herkesin koşup mücadele etmesi lazım, ilk olarak ben ve diğer arkadaşlar bunu yapmamız gerekiyor” şeklindeki açıklamayla da hem yeni transferlere, hem de yöneticilere göndermede bulunmuş...

Başka bir deyişle de takımdan gidişini hızlandırmış...

Sezon başından bu yana sergilediği futbol ve yine saha dışında sergilediği tutumu bir gözden geçirmeli Ali Çamdalı...

Koskoca bir şehrin kaderi ile oynamanın verdiği ruh hali ile geceleri rahat uyuyor mu?

Yaptığı bu çıkışın kendisine bir şey kazandırdığını mı düşünüyor?

Yoksa başka bir düşüncesi mi var?

Bunu iyi terazilemek lazım...

Öncelikle şunu iyi bilmesi lazım Ali Çamdalı'nın; kimse vazgeçilmez değildir...

Bu yaptıkları kendisini önemsetmez, aksine taraftarın gözündeki sevgisini ve sempatisini bitirir...

Artık bu taraftar, Ali Çamdalı'nın kayığına bir daha kesinlikle binmez...

Çünkü, takımını sabote eden bir futbol aklıyla aynı kaba kaşık sallamaz...

Yani aynı tuzağa bir kere daha düşmez...

Tekniği ve yeteneği ile doğru orantılı bir performans sergilemiyor bu sezon...

Oysa ki bu kadronun önemli oyuncularından bir tanesiydi...

Öyle olmasaydı Atiker Konyaspor yönetimi, yaptığı yanlışlara rağmen, onu takımda tutabilme adına Mustafa Reşit Akçay'ı gönderir miydi?

Futbolcuya dayalı bir düzene davetiye çıkarır mıydı?

Ali Çamdalı'na verilecek ikinci bir taviz, futbolcuya dayalı düzeni besleyecek ve bunun sonu gelmeyecekti...

Yani “sarı öküz “ hikayesi...

Bugün Ali Çamdalı, yarın bir başkası, ertesi gün bir diğeri...

İstedikçe vereceksin ve bunun sonun gelmeyecek...

Ben buradan taraftarlara  seslenmek istiyorum; Ali Çamdalı'nın sözleşmesini tek taraflı fesheden ve futbolcuya dayalı düzeni yıkma adına önemli bir adım atan, seversiniz ya da sevmezsiniz, ama bu yönetime destek vermelisiniz...

Bu konuda vurmamalısınız bu yönetime...

Ali Çamdalı'yı gönderdiler diye kırmamalısınız bu yönetimi...

Dahası destek vereceksiniz ki, Atiker Konyaspor kulübünün futbolculardan da, teknik adamlardan da, büyük olduğunu görecek ve kabullenecekler Ali Çamdalı gibi kötü niyetli oyuncular...

Tekrarlıyorum; Ali Çamdalı olayında, yönetimin yanında olmanız lazım...

Neden mi?

Daha öncede yazdım, Atiker Konyaspor kulübü, Ali Çamdalı gibi oyunculara teslim olmayacak kadar büyük bir kulüptür de ondan...

Sen yönetimi eleştireceksin, sen yeni transferlerden rahatsız olacaksın, sen takımın içine dinamit koyacaksın, sen kulis yapacaksın, sen kulübe ve arkadaşlarına ihanet edeceksin ve herkes bunu yutacak öyle mi?

Yok böyle bir dünya, yok böyle bir kulüp...

Sürekli şikayet eden, ama kendisi ile yüzleşmeyen bir takım kaptanı vardı Atiker Konyaspor'un...

Niyeyse kendisi çok masum!

Ve mağdur!

Ali Çamdalı butün bunları yaparken bir şeyi atlıyor...

Neyi mi?

Sunduğu bu sinsice refleksler ile yakayı ele verdiğini...

Yani kötü niyetli olduğunu...

Takım kaptanı olarak, sezon başından bu yana sorun çözme yerine, sorun olmayı tercih etti!

Ali Çamdalı, gerçeklerin zaman içinde ortaya çıkma gibi kötü bir huyu olduğunu keşke ıskalamasaydı da, kendisi ile birlikte hem bazı takım arkadaşlarını, hem de Atiker Konyaspor'u bu krizin içine sokmasaydı...

Nokta.

xxx

BU TAKIM DÜŞMEZ

Sezon başında yapılan, çoğunluğu gereksiz ve yanlış 13-14 transfere rağmen fikrim aynıydı...

Atiker Konyaspor kendi ayağına kurşun sıkmazsa, kendi içinde bölünmezse eğer, bugün itibarı ile 16. sırada olmasına rağmen, düşecek takımların arasında kesinlikle yer almaz...

Malatyaspor maçı bu anlamda çok önemli...

Üsttekiler ve alttakiler arasında derin bir fark yok...

Puan cetvelinde 12. sırada bulunan Bursaspor ile aradaki puan farkı sadece 2 maç, yani 6 puan...

Üç aşağı beş yukarı diğer takımlarla da aynı veya daha düşük...

Papatya falını sevmem, Karabük gitti, düşmeye aday diğer iki takım ise Osmanlı ve Alanya...

İçerdeki maçları kazanır, deplasmandan da en kötü bir galibiyet ve bir beraberlik getirirse, ki getireceğine inancım tam, bu takım  bu lige tutunur...

Özellikle Malatya maçında puandan çok psikolojik olarak da bir kazanım elde edecek yeşil-beyazlı temsilcimiz...

Taraftar faktörü de kolaylaştıracaktır her şeyi...

Atiker Konyaspor'lu taraftarların hemen hemen hiçbir takımda olmayan sinerji ve sahiplenme duygusuna yeter ki, ayak uydursun oyuncular...

Ya da uydurulsun...

Dolayısıyla yeniden el ele verme ile bu zor günler geride kalacaktır.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Recep Çınar Arşivi