“Olmamız gereken şeyi, olduğumuz gibi kalarak olamayız” Max de Pree
Ne güzel vurgulama değil mi? Çok şeyin olmasını isteriz ama havanda su dövmekten ileri gidemediğimiz de vaki
Son günlerde gerek Hükümet gerekse Resmî ve Sivil kuruluşlar Türkiye’nin devletlerarası ileriliği yanında yaşam ve demokrasinin daha iyiye gitmesi üzerinde dururken 2023 yılını hedef almakta olduklarını çeşitli beyanlarla açıklamaktalar.
KSO’nın Konya’da yayınlarına devam eden ve sanayicilerin problemleri ile onlara yol göstermede ışık tutmaya çalışan “Lonca” dergisi özel sayfasında bu hususta konuşanların beyanlarını toplamış.
Bendenize de gönderilen bu dergide ki konuşmalar hakikaten ileri gitmedeki tavır ve yapılıklara nokta koymakta ama tabii Max de Pree’nin deyiminide hiç unutmamalı.
Yaşamım içinde hep gördüm ve gördük ki bu hususta “…cam, …cağız…” larla Peynir gemisi yürüttüğümüzde bir vakıadır.
Bir ispatını da Konya’mızın değerli şair ve yazarlıkları yanında atılımlarda yapan Sayın Feyzi Halıcın yeni değil kırklı yıllarda ki “ Dinle Neyden” köşesinde “ÜMİT” başlıklı yakınmasından okuyalım.
“Bu şehrin senelerden beri gerçekleşeceğini ümit ettiğimiz birçok ana meseleleri var. Ha oldu,ha olacak, yapılıyor diye diye bol bol vaitte bulunan sahibi selâhiyattar ağızları da var.
Bu iki keyfiyetin halâbir hizaya gelmediğini görünce insan, ister istemez Arıburnu’nun şu iki mısralık şiirini hatırlamadan edemiyor.
“Ümit fakirin ekmeği
Ye Mehmedim ye”
Ben karnımın doyduğunu söylüyorum. Siz ne fikirdesiniz? Fey – Ha”
Sayın Halıcı Senatörde oldu ama yinede elinden bir şey gelemedi Konya meseleleri için.
Bir Hızlı tren ve Mevlana Kültür merkezi tamamlanması ile bitebilmekte ama hemen su taşıyamayacak olan Mavi tünel ile herşey bittimi diyeceğiz.
Ekonomi, ihracat ve turizmi hızlandıracak Akdeniz’e sadece standart olarak açılan bir yolumuz da trafik dizi halinde yürüyor. Bölünmüş yol gerekli değil mi? Yeni düşünülen Beyşehir Taşağıl güzergahlı yol ise “Tünel mi? Varyant mı” problemi ile kalakaldı, Konya – Mersin yolu ile limanlara ulaşma düşünülmeye bile girmedi.
Ya hava alanı? Tekrarlamaya gerek var mı?
***
Söylenenleri sunacağım derken içim sızlayınca uzatıvermiş oldum. Gelelim beyanlara…
Çalışmaları ile hakikaten takdir gören KSO Başkanı Sayın Tahir Büyükhelvacı dan alıntılar.
“Güçlü bir Türkiye içinönceliğimiz istikrar, üretim ve ihracat olmalıdır.”
Doğru da. Bırakın bölünme isteyenleri! İktidar- Muhalefet bile istikrar yerine atışırken ve İstanbul Dukaları ile Kartel Medya “Anadolu’da yeşil Ticaret ve Sanayi ayaklanıyor…” feryadı içinde kolay olmayacak gibi diye düşünürüm.
Devamla, Sanayi, Üretim ve ihracat avantajını kazanmak için Mersin ve Taşucu limanlarına, demiryolu taşımacılığını içeren projelere hız vermeliyiz.” Nasıl verebilsek bilmemki? En iyisi “Biz gidelim istim sonradan gelsin!”
“ Bir çabamız ise mesleki eğitim konusunda ki çalışmalarımızı daha da artırarak, ihtiyaç hissettiğimiz nitelikli eleman açığını gidermektir.” Vurgulaması çok yerinde ama..
Kırklı yıllar bir tarafa o zamanın taifeleri devamı “Elitler” ile kartel medyanın kafasında ki İHL öcüsü bahanesi ile eleman yetiştirmenin karşıtlıklarını bir giderebilsek!
“Son yıllarda büyük gelişmeler kaydeden, dünyanın en önemli markalarına üretim yapan Konya sanayisinin tarihsel gelişimini ortaya koyacak bir sanayi müzesine ihtiyacımız olduğunu belirtmek isterim. Mekânsal olarak buna en uygun yer olarak da Anadolu’nun ilk sanayi mektebi olan Konya Sanayi Mektebi binasının bir sanayi müzesi haline getirilmesi, bu mektebin yüklendiği misyon açısındanda oldukça anlamlı olacaktır.”
Ah Başkan Sayın Helvacıgil ah! Sanayi ve sanata kıymet vermeyi düşünemeyenler o binayı önce Lise yapmış, yanınca da tarihi kisvesine göre onarılarak Sanat galerisi yapılması düşünülmüştü ama.
Hangi Allame valimizin mi yoksa özel idare yöneticilerininmi Özel idare binası yapmaları ve halen hayli ve lüks özel idare binaları mevcut iken bırakamamalarında ki garabet ligi de bir anlayabilsek!
Ayrıca bu binada dirsek çürütüp sanat öğrenip bu gün hayli fabrikaları bile kuranların yılda bir Türkiye’nin her yerinden gelerek meslek ve okuldaş mezunlarının kaynaştığı toplantıyı bile
Diğer en ufak bir toplantıları defalarca yayınlayan medyamız haber verildiği halde görmezden gelir.
***
TİM başkanı Sayın Mehmet Büyükekşi’den. “Konya ilimiz gösterdiği sanayi ve ihracat büyümesi ile tüm ülkemize örnek olabilecek bir performans sergilemektedir…” demekte ama. 
Birde bu görüşü başta ihracatta son sıralarda gösterirken benimsemeyen Ekonomi bakanı Sayın  Zafer Çağlayan da anlayabilse! Ve İstanbul dukaları ile kartel medyada kıskanmadan benimseyebilse derim.
Konya Valisi Sayın Nezih Doğan bir valinin söylemesi gerekeni vurgulamakta.
“2023 de Konya’nın hedefleri ne olmalıdır? Hangi sürede gerçekleştirilmelidir?nasıl iş birliği sağlanmalıdır?” konusunu işlerken
“Sanayi alanında önemli eksikliklerden biri limanlara bağlantı konusunda yaşanmaktadır. …Dünya ticaretinin yaklaşık %90 deniz yolu ile gerçekleşmektedir….Konya’yı en kısa bir yoldan denize ulaştıran il Mersin’de ki iki  limana ulaşması için öncelikle demiryolunun iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu konu da alternatifler göz ardı edilmemelidir. Derken Karapınar bölgesinde 1450Kcal/kg kalori değerinde 1,8 milyar ton kömür rezervi tespit edildiğinin müjdesini de vermekte.
Sayın Valimiz çok güzel ve yerinde konuşma yapmışama. Söz aramızda, birilerinin kulağına kar suyu kaçmaz inşallah…
Daha Büyükşehir Belediye Başkanı ve Konya’da ki Üniversite rektörleri ile Sivil kuruluş başkanlarının değerli konuşmalarından alıntıları da gelecek yazım da izleriz inşallah
***
Sağlık ve esenlik içinde yaşam dileğimle…