Yol ayırımı
Sonu dramatik biten maçtan bir iki satır bahsetmek lazım… Bu ligin en kötü takımlarından birisi olan Çaykur Rizespor bir deplasman takımının yapması gereken her şeyi yaptı… Konuk takım, maçın 90 dakikası Konyaspor’u“ninnilerle” uyuttu…
Sonrası malum…
Eğriye eğri doğruya doğru…Altı maçtır kazanamayan, moral motivasyonunu artırmak için hafta boyunca Nevşehir’de kamp yapan ve Rizespor karşısına mutlak galibiyet için çıkan Konyaspor, ilk dakikalarda biraz etkili gibi göründü…
Ancak, bu hareketlilik her maçta olduğu gibi yine fazla sürmedi… Kanatları iyi kullanmayan, havadan şişirme, uzun toplarla gol aramayı tercih eden Kartallar, ilk 45 dakikada net bir pozisyon bile bulamadı dersek yanlış olmaz… Dahası, Konyasporlu futbolcular adeta futbol oynamayı unutmuş bir görüntü verdi ilk yarıda… Buna karşılık Rizespor ise iki net pozisyondan yararlanamadı…
Maçı uzun uzun yazmanın bir anlamı yok… Ne oyuncular ne de Fuat Yaman maçı kazanmak için bir hamle yapamadı… Özellikle Fuat Hocanın oyuna yönelik hamle yapamaması bir tarafa, oyuncu değişiklikleri de işe yaramadı… Ali Dere yarınlar için önemli bir oyuncu olacak… Kumaşı iyi… İyi işlenirse ya da Konyaspor kıymetini bilirse yeşil-beyazlı kulübün para kazanabileceği bir oyuncu… Ancak, Fuat Yaman’ın yanlış tercihlerinden birisiydi… Çünkü, bu yaştaki bir çocuğu tansiyonu yüksek bir maçta sahaya sürersen, o çocuk bunu kaldıramaz, kaldıramadı da…
Umut Kekili ile ilgili söylenecek bir şey yok… Bu ligin futbolcusu olmadığı belli… Erdal’ı kenara almak, Kekili’ye “umut” bağlamak futbol aklı değildi…
xxx
Meslek hayatımda “ben demiştim, ben yazmıştım, ben biliyordum” gibi sözleri kolay kolay kullanmadım… Dahası kullanmamaya özen gösterdim… Nedenine gelince, bana “ukalalık” gibi geliyor o tür söylemler…
Ama, affınıza sığınarak Orduspor maçından sonra “Konyaspor’da yaşanan travma Hüsnü Özkara’yı göndermek ya da Fuat Yaman’ı getirmekle atlatılmadı… Fuat Yaman üç maç sonra pılısını pırtısını toplayıp giderse kimse şaşırmasın… Siz bakmayın Yaman’ın maçtan sonra “Konyaspor, Bank Asya 1. Lig’den direkt çıkacak ilk iki takımdan birisi olacaktır” hayallerine… Fuat Hoca’da biliyor bu oyuncularla işinin zor, hem de çok zor olduğunu… Ama, “dam alçak değnek kalkmaz” misali dillendiremiyor gerçekleri” diye yazmıştım…
Fuat Yaman, Orduspor maçından sonra muhtemelen “eyvah ben ne yaptım” demiştir, ama atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmişti… Çünkü, imzalar atılmış, saflar belli olmuştu…
Ne kişiliği ne teknik adamlığı beni “zerre” ilgilendirmiyordu… Ancak, geliş ya da getiriliş şekli külliyen yanlıştı… Hatırlarsınız… Kimilerine göre Altay’dan postalanmış, kimilerine göre de kendisi görevi bırakmıştı… Sonuçta başarısız olduğu için siyah-beyazlı kulüple yollarını ayırmıştı…
İşte Konyaspor kazığı o zaman yemişti…
Neyse…
Konunun üzerinde daha fazla durmanın anlamı yok…
Allah yolunu açık etsin…
Meselinin özü şu; Konya’yı ve Konyaspor’u yönetenler, özellikle Vali Aydın Nezih Doğan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek hiç vakit geçirmeden bir araya gelmeli ve bir danışma kurulu oluşturmalılar…
Lig bitmediğine ve matematiksel olsa da süper lig iddiası devam ettiğine göre, öncelikle futbolcuların psikolojisini düzeltecek, onlara futbolcu olduklarını hatırlatacak bir ekip işin başına getirilmeli…
Hem de hemen…
Teknik adam meselesi nasıl olsa çözülür… Teknik adam enflasyonunun yaşandığı bir ülkede en kolay iş antrenör bulmak…
Önemli olan yukarıda söylediğim “zihni dolu” ekibi bulmak…
Sonrası malum…
Eğriye eğri doğruya doğru…Altı maçtır kazanamayan, moral motivasyonunu artırmak için hafta boyunca Nevşehir’de kamp yapan ve Rizespor karşısına mutlak galibiyet için çıkan Konyaspor, ilk dakikalarda biraz etkili gibi göründü…
Ancak, bu hareketlilik her maçta olduğu gibi yine fazla sürmedi… Kanatları iyi kullanmayan, havadan şişirme, uzun toplarla gol aramayı tercih eden Kartallar, ilk 45 dakikada net bir pozisyon bile bulamadı dersek yanlış olmaz… Dahası, Konyasporlu futbolcular adeta futbol oynamayı unutmuş bir görüntü verdi ilk yarıda… Buna karşılık Rizespor ise iki net pozisyondan yararlanamadı…
Maçı uzun uzun yazmanın bir anlamı yok… Ne oyuncular ne de Fuat Yaman maçı kazanmak için bir hamle yapamadı… Özellikle Fuat Hocanın oyuna yönelik hamle yapamaması bir tarafa, oyuncu değişiklikleri de işe yaramadı… Ali Dere yarınlar için önemli bir oyuncu olacak… Kumaşı iyi… İyi işlenirse ya da Konyaspor kıymetini bilirse yeşil-beyazlı kulübün para kazanabileceği bir oyuncu… Ancak, Fuat Yaman’ın yanlış tercihlerinden birisiydi… Çünkü, bu yaştaki bir çocuğu tansiyonu yüksek bir maçta sahaya sürersen, o çocuk bunu kaldıramaz, kaldıramadı da…
Umut Kekili ile ilgili söylenecek bir şey yok… Bu ligin futbolcusu olmadığı belli… Erdal’ı kenara almak, Kekili’ye “umut” bağlamak futbol aklı değildi…
xxx
Meslek hayatımda “ben demiştim, ben yazmıştım, ben biliyordum” gibi sözleri kolay kolay kullanmadım… Dahası kullanmamaya özen gösterdim… Nedenine gelince, bana “ukalalık” gibi geliyor o tür söylemler…
Ama, affınıza sığınarak Orduspor maçından sonra “Konyaspor’da yaşanan travma Hüsnü Özkara’yı göndermek ya da Fuat Yaman’ı getirmekle atlatılmadı… Fuat Yaman üç maç sonra pılısını pırtısını toplayıp giderse kimse şaşırmasın… Siz bakmayın Yaman’ın maçtan sonra “Konyaspor, Bank Asya 1. Lig’den direkt çıkacak ilk iki takımdan birisi olacaktır” hayallerine… Fuat Hoca’da biliyor bu oyuncularla işinin zor, hem de çok zor olduğunu… Ama, “dam alçak değnek kalkmaz” misali dillendiremiyor gerçekleri” diye yazmıştım…
Fuat Yaman, Orduspor maçından sonra muhtemelen “eyvah ben ne yaptım” demiştir, ama atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmişti… Çünkü, imzalar atılmış, saflar belli olmuştu…
Ne kişiliği ne teknik adamlığı beni “zerre” ilgilendirmiyordu… Ancak, geliş ya da getiriliş şekli külliyen yanlıştı… Hatırlarsınız… Kimilerine göre Altay’dan postalanmış, kimilerine göre de kendisi görevi bırakmıştı… Sonuçta başarısız olduğu için siyah-beyazlı kulüple yollarını ayırmıştı…
İşte Konyaspor kazığı o zaman yemişti…
Neyse…
Konunun üzerinde daha fazla durmanın anlamı yok…
Allah yolunu açık etsin…
Meselinin özü şu; Konya’yı ve Konyaspor’u yönetenler, özellikle Vali Aydın Nezih Doğan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek hiç vakit geçirmeden bir araya gelmeli ve bir danışma kurulu oluşturmalılar…
Lig bitmediğine ve matematiksel olsa da süper lig iddiası devam ettiğine göre, öncelikle futbolcuların psikolojisini düzeltecek, onlara futbolcu olduklarını hatırlatacak bir ekip işin başına getirilmeli…
Hem de hemen…
Teknik adam meselesi nasıl olsa çözülür… Teknik adam enflasyonunun yaşandığı bir ülkede en kolay iş antrenör bulmak…
Önemli olan yukarıda söylediğim “zihni dolu” ekibi bulmak…