Yılmaz Hocanın çağrısı
Kabul!
Şartlar bay başkan için bulunmaz bir fırsattı... Naklen yayın gelirleri, Belediye’nin her yoklukta ürettiği ekonomik performans ve ihanet ettiği arkadaşlarının desteği hep “can simidi” görevi yaptı…
Aksini söylemek ne mümkün…
Ama bunlara rağmen, bay başkan eline sunulan fırsatları “hor” kullandı… Ekonomik istikrarsızlık ve sportif başarısızlık, kulüp saygınlığını da dibe vurdu…
İhtirasları, yerli yersiz çıkışları, insanları karşısına alması gibi olumsuzluklarının çokça olduğu bir başkan profili çizmesi, kendisine, daha çokta kulübe zarar verdi…
Genel olarak geçer not alamadı kamuoyundan…
Sonuç malum…
Konyaspor Bank Asya’da…
Mevzu bay başkan değil aslında… Sakızı çamura düşürdüğünü sağır sultan bile biliyor…
Mevzu, kulübün geleceği…
Kulübün Bank Asya’da nelerle karşı karşıya kalacağı…
Şeytanın akla getirdiği soru şu; Konyaspor bu borç yüküyle Diyarbakırspor gibi mahkeme kapılarına mı düşecek, yoksa toparlanıp Anka kuşu gibi küllerinden yeniden mi doğacak?
Mevzu bu…
15’mi, 25’mi? mevzularına girmeyeceğim bile…
O konu belgelerle ortaya konuldu…
Yanlış oyuncu tercihleri ile kötü yönetme konularına da girmeyeceğim…
“Bu sezon oyuncu seçimi ve ekonomik anlamda çok büyük hatalar yapan iki takım Konyaspor ve Bucaspor umarım bundan sonrası için tüm Türkiye'ye örnek olur” demiş Yılmaz Vural…
Bu takımın teknik direktörü söylemiş bunları…
Hem de 3-1’lik Kayseri galibiyetinden ardından…
Biz değil…
Yetkili ve etkili bir ağızdan çıkmış bu sözler…
Dolayısıyla da tekrar etmenin kimseye bir yararı yok…
Neyse…
Hazreti Mevlana’nın, “dün dünde kalmıştır cancağızım, bugün yeni şeyler lazım” dediği gibi, Yılmaz Vural’ın da yarına dair bir çağrısı var…
Sevgili Vural hoca, “Sayın Valimize ve Büyükşehir Belediye Başkanımıza sesleniyorum. Bu takımı muhafaza etsinler. Bende seve seve devam ederim ve bu kadro yapısıyla yeni sezon önemli işlere imza atarız” demiş…
Vural’ın sözlerinin tamamına katılmasam da, bu oyuncu grubundan bazılarının kalmasında yarar var diye düşünüyorum…
Ama mevcut yönetenlerle bu iş yürür mü?
Çünkü, paranın oluk gibi akıtıldığı Süper Lig’de “cep delik, cepken delik”leri oynayan bu oyuncu grubu, Bank Asya’da meteliğe kurşun atacak Konyaspor’da kalmak ister mi?
İşte bütün mesele bu…
Yılmaz Hoca ikna edebilir mi, bu şartlarda bu oyuncu topluluğunu?
Ya da başkan?
Konyasporlu futbolcular, mevcut başkanın ve yönetimin arkasına takılıp, böyle bir maceraya sürüklerler mi kendilerini?
Kimbilir…
Papatya falına gerek yok…
Şu var; Sayın Vali Aydın Nezih Doğan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile şehrin akil insanları, yarınları düşünerek, bir misyon üstlenir, birlikte ellerini taşın altına koyar, Yılmaz Vural’ın kalmasını istediği oyunculara bir güven ortamı sağlarlarsa belki…
Sevgili Yılmaz Vural’ın hayalleri de o zaman gerçeğe döner… Aksi taktirde mevcuttan ne köy olur ne de kasaba…
***
Averel’den sebep gözümüz başka bir şeyi görmez oldu…
Bu şehirde güzel şeyler de oluyor…
Örneğin Üniversitespor…
Örneğin spor çocuk oyunları…
Bu güzelliklerle de ilgili yazılacak, çizilecek çok şey var…
İktidar olup da, muktedir olamayanların yanı sıra iktidar olmayıp, ama muktedir olanları da konuk edeceğiz köşemize…
Marifeti bol insanları iltifatlandıracağız…
Çünkü hak ediyorlar…
Hem de analarının ak sütü gibi…
Şartlar bay başkan için bulunmaz bir fırsattı... Naklen yayın gelirleri, Belediye’nin her yoklukta ürettiği ekonomik performans ve ihanet ettiği arkadaşlarının desteği hep “can simidi” görevi yaptı…
Aksini söylemek ne mümkün…
Ama bunlara rağmen, bay başkan eline sunulan fırsatları “hor” kullandı… Ekonomik istikrarsızlık ve sportif başarısızlık, kulüp saygınlığını da dibe vurdu…
İhtirasları, yerli yersiz çıkışları, insanları karşısına alması gibi olumsuzluklarının çokça olduğu bir başkan profili çizmesi, kendisine, daha çokta kulübe zarar verdi…
Genel olarak geçer not alamadı kamuoyundan…
Sonuç malum…
Konyaspor Bank Asya’da…
Mevzu bay başkan değil aslında… Sakızı çamura düşürdüğünü sağır sultan bile biliyor…
Mevzu, kulübün geleceği…
Kulübün Bank Asya’da nelerle karşı karşıya kalacağı…
Şeytanın akla getirdiği soru şu; Konyaspor bu borç yüküyle Diyarbakırspor gibi mahkeme kapılarına mı düşecek, yoksa toparlanıp Anka kuşu gibi küllerinden yeniden mi doğacak?
Mevzu bu…
15’mi, 25’mi? mevzularına girmeyeceğim bile…
O konu belgelerle ortaya konuldu…
Yanlış oyuncu tercihleri ile kötü yönetme konularına da girmeyeceğim…
“Bu sezon oyuncu seçimi ve ekonomik anlamda çok büyük hatalar yapan iki takım Konyaspor ve Bucaspor umarım bundan sonrası için tüm Türkiye'ye örnek olur” demiş Yılmaz Vural…
Bu takımın teknik direktörü söylemiş bunları…
Hem de 3-1’lik Kayseri galibiyetinden ardından…
Biz değil…
Yetkili ve etkili bir ağızdan çıkmış bu sözler…
Dolayısıyla da tekrar etmenin kimseye bir yararı yok…
Neyse…
Hazreti Mevlana’nın, “dün dünde kalmıştır cancağızım, bugün yeni şeyler lazım” dediği gibi, Yılmaz Vural’ın da yarına dair bir çağrısı var…
Sevgili Vural hoca, “Sayın Valimize ve Büyükşehir Belediye Başkanımıza sesleniyorum. Bu takımı muhafaza etsinler. Bende seve seve devam ederim ve bu kadro yapısıyla yeni sezon önemli işlere imza atarız” demiş…
Vural’ın sözlerinin tamamına katılmasam da, bu oyuncu grubundan bazılarının kalmasında yarar var diye düşünüyorum…
Ama mevcut yönetenlerle bu iş yürür mü?
Çünkü, paranın oluk gibi akıtıldığı Süper Lig’de “cep delik, cepken delik”leri oynayan bu oyuncu grubu, Bank Asya’da meteliğe kurşun atacak Konyaspor’da kalmak ister mi?
İşte bütün mesele bu…
Yılmaz Hoca ikna edebilir mi, bu şartlarda bu oyuncu topluluğunu?
Ya da başkan?
Konyasporlu futbolcular, mevcut başkanın ve yönetimin arkasına takılıp, böyle bir maceraya sürüklerler mi kendilerini?
Kimbilir…
Papatya falına gerek yok…
Şu var; Sayın Vali Aydın Nezih Doğan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile şehrin akil insanları, yarınları düşünerek, bir misyon üstlenir, birlikte ellerini taşın altına koyar, Yılmaz Vural’ın kalmasını istediği oyunculara bir güven ortamı sağlarlarsa belki…
Sevgili Yılmaz Vural’ın hayalleri de o zaman gerçeğe döner… Aksi taktirde mevcuttan ne köy olur ne de kasaba…
***
Averel’den sebep gözümüz başka bir şeyi görmez oldu…
Bu şehirde güzel şeyler de oluyor…
Örneğin Üniversitespor…
Örneğin spor çocuk oyunları…
Bu güzelliklerle de ilgili yazılacak, çizilecek çok şey var…
İktidar olup da, muktedir olamayanların yanı sıra iktidar olmayıp, ama muktedir olanları da konuk edeceğiz köşemize…
Marifeti bol insanları iltifatlandıracağız…
Çünkü hak ediyorlar…
Hem de analarının ak sütü gibi…