Türkiye 31 Mart 2019 tarihinde yeni bir seçime daha gidiyor. Bu kez belediye başkanlarını, muhtarları, il genel meclis üyelerini seçeceğiz. Son 17 yılda 14. defa sandık başına gitmeye hazırlanıyoruz. Dünyada bizim kadar sandık başına giden halk yoktur…

**

Türk toplumu genel seçimler, araya sıkıştırılan referandumlar, yerel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle birlikte iyice seçimkolik bir toplum oldu. Her seçim toplumda derin ayrışmaları da beraberinde getiriyor…

**

İnsanların oy kullanmayı bir vatandaşlık görevi olarak bilmesi gerekiyor. Fakat; toplum mühendislerinin gazıyla seçim adeta bir savaşa dönüşüyor. Kavgalar, gürültüler, insanların bir birini vatan hainliğiyle suçlaması…Tam bir cinnet hali...

**

16 Nisan Referandumu öncesi yaşananlar ve kullanılan söylemler hala hafızalarımızda tazeliğini koruyor. Kaç dostluk, arkadaşlık, akrabalık bu lanet siyaset yüzünden sona erdi. Burada siyasilerin söylemleri çok etkili oldu…

**

31 Mart tarihinde yeni bir seçime daha gidiyoruz. Bu seçimde de 25 Haziran tarihinde olduğu gibi bir ittifaklar yapılacak. Bir tarafta AK Parti-MHP ve BBP’nin başını çektiği Cumhur İttifakı, diğer tarafta CHP ve İYİ Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı…

**

Geçmiş dönemlerde yapılan genel seçimlerde defalarca farklı siyasi partiler bir araya gelip ittifak çatısı altında seçimlere girmişti. 1991 yılında Refah Partisi ve Milliyetçi Çalışma Partisi ittifak kurarak, seçime girdi ve 62 milletvekili çıkardı. Bu ittifaka Kutsal İttifak denildi…

**

1991 yılında Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) ve Halkın Emek Partisi (HEP) ittifakla seçime girdi. 88 milletvekili çıkardılar. HEP’li vekiller yemin töreninde Kürtçe yemin etmeye çalışınca gözaltına alınarak, tutuklandı…

**

1995 seçimlerinde Anavatan Partisi ve Büyük Birlik Partisi ittifak yaptı. Anavatan Partisi 132 milletvekili çıkardı, Büyük Birlik Partisi ise 7 sandalye ile Meclis’te yerini aldı. BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşları daha sonra kurulacak olan Refah-Yol hükümetine destek olarak, dik bir duruş sergilediler…

**

2015 yılı seçimlerinde ise Saadet Partisi ve Büyük Birlik Partisi ittifak yaparak seçimlere girdi. Türk siyaset tarihinde ittifaklar hep genel seçimlerde yapılırdı bugüne kadar. 31 Mart seçimleri Türk siyaset tarihinde bir ilk olacak…

**

Türkiye’de ilk defa bir yerel seçime ittifakla giriliyor. Bir tarafta Cumhur İttifakı diğer tarafta Millet İttifakı. Saadet Partisi ise yerel seçimlere hiçbir ittifaka dahil olmadan girme kararı aldı...

**

Yerel seçimlerde ittifak kararı en çok teşkilatların kafasını karıştırdı. Liderler farklı konuşuyor, il başkanları farklı konuşuyor. Düşünün Türkiye’nin en köklü partilerinden biri olan MHP İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyükşehirlerde aday çıkarmıyor…

**

Cumhur İttifakı’nı destekleyen seçmenin kafası çok karışık. Teşkilatların kafası çok karışık. Aynı durum Millet İttifakı’nı destekleyen seçmenler için de geçerli. Liderlerin pazarlığı ise kıran kırana geçiyor…Teşkilatlar ise neler olup bittiğinin farkında bile değil…

**

16 Nisan 2016 referandumunda “Koalisyon hükümetleri dönemi bitecek. İstikrar gelecek” diye konuşuluyordu. İstikrar geldi mi gelmedi mi ondan şüpheliyim? Ekonomik bir istikrarın gelmediği kesin…

**

Ama koalisyonlar bitti. Fakat bu kez ittifaklar dönemi başladı. Seçimler resmen Arap saçına döndü. İktidar da muhalefet de ne yaptığını ve ne yapacağını bilmiyor.  Türkiye’yi neler bekliyor hep birlikte göreceğiz…