Haftasonu ligin ikinci yarısı başladı. Futbolu özlemişiz. Güzel maçlar çıktı. Ligin başlamasıyla bir boşluğum dolmuş oldu.
Pazartesi ise temsilcimiz Torku Konyaspor’un Fenerbahçe ile maçı vardı. Maç deplasmanda oynandı.
Hatırlayacağınız üzere sezonun ilk haftasında kendi sahamızda 3-2 yenmiştik.
Bu maça da aynı hedef üzerine çıktık. Orta saha kurgusu değişmişti. Yeni transfer Hleb sahadaydı.
Tecrübeli fakat çok şey veremez demiştim kendisi hakkında. İlk maça bakınca beni epey yanılttı.
Al-ver pasları, oyun kurması, hızlı oyunlardaki katkısı müthişti.
Tek sorunu kondisyon ve güçsüzlük.
Kondisyonu eğer 80 dakika civarına yetecek konuma gelirse çok can yakar bu ligde.
Aynı zamanda çok da canı yanar sert savunmaya karşı.
Hleb demişken goldeki kritik pasları da unutmamak lazım.
Önce Gekas’a, sonra da ceza sahası içerisinde Djalma’ya attığı paslarla gol geldi.
Özellikle Djalma’ya verdiği pas ders niteliğindeydi.
Bu gol sonucunda 1-0 öne geçtik.
Golden sonra etkisini hiç kaybetmemiş Konyaspor vardı. Kapanmadı, hücum etti.
Bir çok gol pozisyonu buldu ama başarılı olamadı.
Bu aşama da Fenerbahçe’nin gol atabilmek için bir şansı kalmıştı. Yan top organizasyonu.
44. dakikada kullanılan serbest vuruşta savunma oyuncusu Alves’in kafasından golü buldular.
İlk yarı 1-1 bitti.
İlk yarıda dikkatimi stoper uyumumuz çekti.
Kokaloviç-Selim birbirini özlemiş belli ki. Müthiş oynadılar. Emenike gibi güçlü forvete göz açtırmadılar.
İkinci yarı da ise oyundan 70.dakikaya kadar düşmeyen, golü isteyen, çabalayan Konyaspor vardı.
Direkten döndü topumuz, Gekas Volkan’la karşı karşıya atamadı.
Gene bir yan top sonucunda Egemen’in ayağından gelen golle 2-1 mağlup duruma düştük.
Maç bu skorla tamamlandı. Herkesin yüzü asıktı. Biz nasıl elimizden kaçırdık diye.
Fenerbahçe Kadıköy’de ilk defa bu kadar zorlandı. Beşiktaş, Galatasaray maçlarında zorlanmamış Fenerbahçe’yi gene Konyaspor zorlamıştı.
Bu takım bu oyunla büyük yerlere gelir.
Sadece kadro içinde oynadığı mevkiiyi haketmeyenler var.
Performans olarak çalışmaları gerekiyor.
Doğru isimler sahada olduğunda, bu takımı kimse tutamaz.
Korkulu düşler görmeyiz, sezonu ilk 10 içerisinde bitiririz.
Gelin hep birlikte takımın arkasında duralım.
Pazar günü Sivasspor maçını hınca hınç doldurarak izleyelim.
Futbolcularımız bizden aldığı güçle sahada daha iyi oynasın, daha dik dursun.
Bu takım hepimizin.