Takım kazandı
Konyaspor’un kazanması gerekiyordu…
Kazandı da…
Ama omuz zoruyla...
Ama Oboabona'nın golüyle...
Belki mükemmel oynamadı ya da rakibi eze eze yenmedi, ama kaybetmemesi gerektiği kadar oynadı, dahası çok istedi ve daha çok mücadele etti…
Sonuç olarak hem 3 puanı hem de Çaykur Rizespor'u altına aldı yeşil-beyazlılar...
Virajı dönme maçı hasarsız geçilmişse, bundan iyisi Şam’da kayısı değil de ne?
Bana göre çok çok önemli bir galibiyete imza attı Torku Konyaspor'lu oyuncular…
Şeytanın avukatlığını yapmaya gerek yok...
Kaybedilseydi taşlar yerinden oynayacaktı...
Birilerinin başı ağrıyacaktı, ama Torku Konyaspor'un başı daha çok ağrıyacaktı...
xxx
Uğur Tütüneker'in kadro planlamasındaki hataları ve istikrarsızlığı, oyuna müdahaleleri temelde eleştirilebilecek yönlerinden birisi...
Üst üste iki maçta aynı 11'i bir arada hiç göremedi bu camia...
Kimi zaman sakatlıklar, kimi zaman kart cezaları, kimi zaman da kendi egolarından kaynaklı olsa da...
En önemlisi de nihayetlenmeyen arayışları, bir ritim, bir düzen yakalamasının önündeki asıl engellerden birisi oldu...
Dahaları da var tabi ki...
Ayrıntıya girmenin kazananı olmayacağına göre gerek yok...
Maça gelelim tekrar...
Örneğin Rizespor maçı öncesi merak edilen şuydu: Bu maça nasıl bir 11'le çıkılacağıydı...
Beşiktaş maçında sakatlanan Gekas'ın ve Hasan Kabze'nin olmaması, Djalma'nın ise 18'e bile alınmaması Tütüneker'in zorunlu olarak projektörleri Erdal'a çevirmesine neden oldu...
Oynadığı son 1-2 maçta vasatın üstüne çıkamayan ve kesik yiyen Erdal ile takıma katkısı olmadığı yönünde sık sık eleştirilen Ömer Ali Rize maçında geri dönebilecekler miydi?
İkisinin de döndüğünü gördük...
İstekli oluşlarını da...
Aman aman bir performansları ile öne çıkmasalar da, topu rakip kaleye taşımada önemli bir rol üstlendiler...
Özellikle Erdal...
Bu takımın olmazsa olmazı olduğunu yine hissettirdi...
Aynen olmadığı haftalarda yokluğunu hissettirdiği gibi...
Kenara alınıncaya kadar 7 bin metrenin üzerinde koşu yapmış...
Bu iyiniyetli oluşunun göstergesinden başka bir şey değildi...
Ömer Ali de öyle...
11 bin metrenin üzerinde koşmuş...
Toplu ya da boş koşu...
Bu koşularını golle taçlandırması da ayrı bir güzellik oldu...
Diğer oyuncuların hakkını yememek lazım...
Herkes işini yaptı...
Yukarıda da söylediğim gibi, kazanmaları gerekiyordu ve takım halinde kazandılar...
Maçla ilgili fazla detaya gerek yok...
Torku Konyaspor çok önemli bir galibiyete imza attı...
xxx
Kadro konusu...
Torku Konyaspor'un kadro olarak bu ligin önünde olmasa da, gerisinde olmadığını savunuyorum ve savunmaya da devam edeceğim...
Eksikleri yok mu?
Elbette var...
Bana göre en önemli eksik savunmada...
Bu takımın iyi bir libero stopere ihtiyacı var...
Kokaloviç'in sakatlığı, dahası futbol dışı rahatsızlığı ne aşamada bilmiyorum...
Dolayısıyla ne Erdinç'in ne de Selim'in alternatifi yok...
Erdinç ve Selim'in sakatlığında ya da Ali Turan'ın yokluğunda Ali Çamdalı'na ya da sarkık libero olarak Mehmet Güven'e mahkum olmaktansa, yönetenler ara transferde böyle bir oyuncuyu takıma kazandırabilir, teknik adamın da elini güçlendirebilirler...
Şunu söylemeye çalışıyorum; içeriden ya da dışarıdan çomak sokulmadığı müddetçe, bu kadro bu ligi iyi yerde bitirir...
Özellikle de boynunda kılıçla gezen Uğur Tütüneker, aklına mukayyet olursa, oyuncularına karşı kendini daha bir kontrol edebilirse bu birlikteliğin kazananı Torku Konyaspor olur.