‘Müminler ancak kardeştirler’

Din Görevlileri Birliği Derneği (Din-Bir-Der), Medrese Alimleri Vakfı (MEDAV) ve Kuran Kursları Federasyonu (KURFED) iş birliğinde Konya Bera Otel’de gerçekleştirilen Kardeşlik Köprüsü programına Konya Valiliği, Konya Büyükşehir Belediyesi ve Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu da katkıda bulundu.

Kardeşlik Köprüsü Programı NEÜ İlahiyat Camii İmamı Ahmet Eryılmaz’ın Kuran tilaveti ile başladı. Bilgi alışverişinin yanı sıra kardeşlik olgusuna da dikkat çekilen programda fitne çabalarına fırsat verilmemesi hususunda da sunumlar yapıldı. Kardeşlik Köprüsü programının Konya ile birlikte İstanbul, Bursa ve Çanakkale gibi illerde de düzenleneceği kaydedildi. Düzenlenen programa Konya Valisi Vahdettin Özkan, Konya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ercan Uslu, Konya İl Müftüsü Doç. Dr. Ali Öge, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşliyen, Din-Bir-Der Genel Başkanı Muhittin Hamdi Yıldırım, MEDAV Genel Başkanı Muhammed Tayyip Elçi, Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Başkanı Prof. Dr. Önder Kutlu, Merkez İlçe Müftüleri, Çeşitli illerden gelen medrese hocaları, AGD Konya Şube Yönetimi, DEVA Partisi Konya İl Yönetimi, CHP Konya İl Yönetimi, Yeniden Refah Partisi Konya İl Yönetimi ve çok sayıda davetli katıldı. Yaptığı açılış konuşmasında Müslümanların kardeşliğine dikkat çeken Din-Bir-Der Konya Şube Başkanı Abidin Yalman, “Muhakkak ki müminler kardeştir. Öyleyse kardeşlerimizin arasını düzeltin emri gereğince gerçekleştirmiş olduğumuz 15. Kardeşlik Köprüsü programına hoş geldiniz. Gerçekleştirmiş olduğumuz bu program İnşallah bütün dünyadaki Müslümanların bir araya gelmesine vesile olur” şeklinde konuştu. 

KONYA BU NOKTADA ÖRNEKLİK TEŞKİL EDİYOR

15. Kardeşlik Köprüsü programına katılan Konya Valisi Vahdettin Özkan şunları kaydetti: “Böyle bir atmosferde sizinle bugünü paylaşmak benim için büyük bir mutluluk verici bir husus. Konu ilim olunca, irfan olunca geleneklerimizin, göreneklerimizin değerlerimizin, gelecek nesillere aktarılması söz konusu.

Konya Valisi Vahdettin Özkan 

Konya bu noktada da örneklik teşkil ediyor. Tarihinden, kültüründen taşımış olduğu değerler buna son derece mutabık bir durumu arz ediyor. Alimlerin, ariflerin, derslerin yetiştiği bir yerdir Konya'mız. Şehrimiz tıpkı Anadolu'nun dört bir yanında olduğu gibi ilme, irfana yönelik bu temayül, bir teveccüh ve tebarüz etmektedir. Bu vesileyle Konya valisi olarak Konya’ya hoş geldiniz diyorum. Elbette ki devletimiz, hükümetimiz, eğitimle ilgili, marifetle ilgili son derece hem kaynak açısından, hem insan kaynakları açısından hem de günümüzde eğitim teknolojilerini esas alarak hayat boyu eğitim dediğimiz derimiz hayatın her alanına dokunan hizmetleri vermektedir. Bu hizmetlerin hem fiziki altyapı olarak okullarımızla hem nitelikli alimler, arifler, öğretmenler, muallimler vasıtasıyla hem de bu konudaki eğitim teknolojilerini en etkin bir şekilde kullanarak dünyayla rekabet edecek bir mecrayı oluşturmanın da seferberi halinde. Bu eğitim seferberliğine ebeveynin, her anne babanın, her insanımızın katılması önemlidir. Sivil toplumumuz da bu noktada çok duyarlı. Özellikle Doğu Anadolu'dan, Güneydoğu Anadolu'dan teşrif eden siz ilim erbabı, marifet sahibi o geleneği asırlardır bu manada çalışmalar ortaya koymaktasınız. Bizler de valilik ve belediye olarak fiziki altyapı çalışmalarının yanında eğitim teknolojilerini etkin bir şekilde kullanarak dünyayla rekabet edecek bir mecrayı oluşturmak için seferberlik halindeyiz. Bu eğitim seferberliğine her ebeveynin, her insanımızın katılması önemlidir. Sivil toplumun da bu işin içerisinde olması buna kıymet katacaktır. Sivil toplum kuruluşları olarak sizlerin eğitime dokunmanızın, gençlerimizin maruz kaldığı riskleri bertaraf etmek için çabanızın çok kıymetli olduğunu belirtmek istiyorum.” 

BİZİ KARDEŞ KILAN DİNİMİZDİR 

Kardeşlik Köprüsü programında katılımcılara hitap eden Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Çeker, “Kardeşliğe şimdilerde geçmişe göre çok daha fazla ihtiyacımız var. Biz kardeş olduğumuz sürece kardeşliği becerebildiğimiz ve devam ettirdiğimiz sürece hakkından gelemeyeceğimiz bir problem yoktur. Biz birlik, cemaat olabildiğimiz ölçüde Allah da kudretini, bereketini bize rahmet olarak bizim lehimize kullanacaktır. Bakınız altı bin yıl önce Hazreti Nuh kendi oğlu kendisine inanmadığı zaman tufanda, ölüp gittikten sonra Allah’tan oğlunu istedi. Allah da Hz Nuh’a ‘O senin ailenden değildi’ cevabını verdi. Ardından bir başka örnek verelim; dört bin sene önce Hazreti İbrahim'e bakıyoruz. Kur'an'ı Kerim diyor ki babanız İbrahim'dir. Dört bin sene öncesinden nereden babamız oluyor? Bir kan bağımız mı var? Peki niçin babamız oluyor? Aynı dine mensup olduğumuz için babamız oluyor. Öte yandan İranlı Selman-ı Farisi'nin Efendimiz ile nereden kan bağı oluyor ki Selman-ı Farisi ehlibeytten sayılıyor? Bu örnekleri çoğaltabiliriz fakat mesele şu birbirimizle olan kardeşliğimiz aradaki din birliğinden kaynaklanmaktadır” ifadelerini kullandı. 

İLME VE KARDEŞLİĞE HİZMET ETMELİYİZ 

Siyasi partilerin ve belediyelerin ilme hizmet etmesi gerektiğine işaret eden ve kardeşliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğunu vurgulayan Din-Bir-Der Genel Başkanı Muhittin Hamdi Yıldırım, “Çok ciddi canlanmamız lazım. Allah razı olsun Konya şubemizden, sivil toplum örgütleri platformundan. Bugün burada Konya’da bu programı hep birlikte yapıyoruz. Bugün belediyelerin ve siyasi partilerin de ilme hizmet etmesi şart. İlme hizmet edildi mi ilim yükselir; ilim yükseldi mi amel yükselir. İlim arttığında kardeşlik de olur. Erbakan hocamızın dediği gibi Türk'le Kürt'ü gerçekten kardeş yaparsanız Malazgirt'ten Viyana'ya kadar olan yeri fethedersiniz. Ama onları ayırırsanız, Kudüs'ü işgal ettirirsiniz. Aklımızı başımıza alacağız. Bu işin şakası yok. Küfrün planları çok fazla. Gücümüz kardeşliğimiz kadar. Daha fazla değil. Bu işe lafla olacak bir iş değil. Kardeşlik yaşanacak bir atmosfer. Bu atmosferi oluşturmaya mecburuz” açıklamalarında bulundu. 

Din-Bir-Der Genel Başkanı Muhittin Hamdi Yıldırım 

KARDEŞLİK KURAN VE SÜNNET ÖLÇÜSÜDÜR 

Hayatın Kuran ve sünnet ekseninde yaşanması gerektiğine ışık tutan MEDAV Genel Başkanı Muhammed Tayyip Elçi ise “Bizler Müminler ve Müslümanlar olarak, kainata, dünyaya, insana, hayata, mala, makama, paraya, kısacası varlık adına her şeye Kuran ve sünnet penceresinden bakmak zorundayız. Hayatımızı Kuran'ın dizayn etmesi gerektiği gibi bizim ondan daha da önemlisi zihin dünyamızı, fikrimizi aklımızı, felsefemizi de Kuran ve sünnetin şekillendirmesi lazım. Zaten zihin ve fikir dünyanız Kur'an'a göre İslam'a göre olmayınca Bizim hayatımızın da İslam'a göre dizayn edilmesi pek mümkün olmayacaktır. Yüce Rabb'imizin azametinin ayetlerinden bir tanesi de yerleri ve gökleri yaratması ve sizin renklerinizi ve dillerinizi farklı yaratmasıdır. O zaman yerdeki mevcuttaki tüm farklılıklar olduğu gibi biz renklerimizin ve dillerimizin farklılığını da aynı şekilde Rabbimizin azametinin ve yüceliğinin birer nişanesi, birer ayetidir. Biz o zaman bu farklılıklara böyle bakmak zorundayız. Allah Resulü de tüm insanlığa seslenerek ‘Ey insanlar sizin Rabbiniz birdir. Sizin babanız da birdir. Arap'ın Arap olmayan üzere Arap olmayanın da Arap üzere kırmızı tenlinin siyah tenli üzerine siyah tenlinin de kırmızı tenli üzerine takva dışında bir üstünlüğü yoktur’ buyurmak suretiyle aynı hakikati daha detaylı bir şekilde ortaya koymuştur. Bugün kardeşlik her birimizin ihtiyaç duyduğu bir olgudur” dedi.

MEDAV Genel Başkanı Muhammet Tayyip Elçi

KARDEŞLİK YAŞAYARAK HÂKİM OLUR 

Kardeşliğin yaşayarak ve yaşatarak toplumda hakim olacağını belirten Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşliyen, “Müminler ancak kardeştir ilahi buyruğunu hepimiz biliyoruz. Bugün artık söz zamanı bitmiştir. Artık eylem zamanıdır, harekete geçme zamanıdır. Biz burada Türkiye’de kardeşliği tesis edemezsek inanın diğer Müslüman coğrafyalarda da bu durum tehlikeye girer. Kardeşliğimizi artık ortaya koymalıyız. Söylenecek çok şey var fakat bir Hadis-i Şerif ile sözlerimi sonlandırmak istiyorum: Efendimiz buyurdu ki ‘Allah'ın rızası için, Allah'ın rahmetiyle birbirlerini seven insanlar sadece Allah rızası için birbirlerini sevenlerdir. Vallahi bunların yüzü nurdur, vallahi de onlar nur üzerindedirler. Allah'ın dostlarına korku yoktur ve üzülmeyeceklerdir’. Rabbimiz kalplerimize daha çok merhamet, gönüllerimize daha çok şefkat ve muhabbet ihsan eylesin” şeklinde konuştu. 

Düzenlenen Kardeşlik Köprüsü programı hediye takdimlerinin ardından sona erdi. 

EYYÜB KARAKUZU