Mevlana Haftası her yıl 7-17 Aralık arasında kutlanır. Bu günlerde yurdun dört bir yanında etkinlikler düzenleniyor. Oldukça büyüleyici olan programlara binlerce insan katılıyor. Mevleviler tarafından yapılan, mesnevilerin ve semahların döndüğü etkinliklerle Mevlana’yı anıyorlar. Mevlana’nın ölüm günü 17 Aralık 1273 olduğu için bu gece Şeb-i Aruz Gecesi olmuştur. Şeb-i Aruz düğün gecesi demektir. Mevlana’nın Rabbine, sevgiliye kavuşması Düğün Gecesi olarak adlandırılmıştır.

Ne hikmettir ki, her yıl olduğu gibi bu yılda Mevlana Haftası gerçekleşeceğinde bir takım zat-ı muhteremler sosyal arenada Mevlana Hazretleri’nin ajan olduğunu, Moğollara çalıştığını iddia eden mesnetsiz iddialarda bulunurlar.

Bu yakışıksız, asılsız, tutarsız yakıştırmaların hiçbir realitesi olmadığı gibi, akıllı bir insanının söyleyeceği varsayım değildir. Öyle bir düşünce olsa idi Konya, Moğollar tarafından işgal edilmiş olmaz mıydı? Yada  bu varsayımdan Konya ve Konya halkı zarar görmez miydi? Diye insanın aklına bir çok sual gelir.

Velhasıl bu iddiaların elle tutulur bir yanı olmadığı gibi, Konya’yı karalamak, küçük düşürmekten başka bir düşünceleri yoktur. Aklı selim insanlar da bu hurafelere prim vermeyip Mevlana’ya ve Konya’ya  olan ilgi ve alaka her geçen gün ziyadesiyle artmaktadır.

Mevlana Hazretleri dünya tarihine de adını yazdırmış en önemli düşünürlerdendir. Mistisizmin ustalarından olan Mevlana, eserleriyle de çok etkili olmuştur. Aşk, sevgi ve dürüstlük gibi değerlerle insanları Allah’a yaklaştırmaya çalışan Hazreti Mevlana, tasavvuf ehli ve tarikat piridir.

Şimdi onun birkaç sözünü dikte edip, hatırlayalım.

Sözünü öyle bir izah et ki havas da avam da istifade etsin.

Kötülük insana tamahtan gelir. Kanaatten kimse ölmedi, hırsla da kimse padişah olmadı.

Kötü zanda bulunan kişi çirkindir. Aslında o kendi içini vurur karşıya.

Hacca gideceksen, bir hac yoldaşı ara. İster Hintli olsun ister Türk ister Arap. şekline, rengine bakma, maksadı ne, ona bak.

Cahille oturup bal yiyeceğine, alimle oturup kuru ekmek ye…

Hadi yaramı sarmaya merhemin yok. Yalandan da olsa gönül alamaz mısın?

Muhabbet ve merhamet insanlığın; hiddet ve şehvet de hayvanların sıfatlarıdır.

Kötülük insana tamahtan gelir. Kanaatten kimse ölmedi, hırsla da kimse padişah olmadı.   

Kötü zanda bulunan kişi çirkindir. Aslında o kendi içini vurur karşıya.

Ateşin kıvılcımlarıyla al al bir yüzü vardır. Ama yaptığı kötü işe bak, karanlığı seyret.

Güzel ve iyi yüz, kötü bir huyla beraber olunca bil ki, kalp akçe bile etmez.

Koruktaki su ekşidir ama koruk üzüm olunca tatlılaşır, güzelleşir. Derken küpte yine acır, haram olur fakat sirke olunca ne güzel katıktır.

İyi ağaçtan talihli dal çıkar.

Üzülme! Çünkü yaradan umudu en çaresiz anlarda yollar. Unutma; yağmurun en şiddetlisi en kara bulutlardan çıkar.

Küsmek ve darılmak için bahaneler aramak yerine, sevmek ve sevilmek için çareler arayın.

Daha bir çok veciz sözleri vardır ki, insanlara ışık olmaktadır. Gerçek manada Mevlana Celaleddin Rumi’yi anlamak için onun eşsiz eserlerini okumak gerekir.

Dünya var oldukça insanlara doğru yol  göstericiliği devam edecektir. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun diyerek, hürmet ve saygıyla bir kez daha yad ediyoruz.     

Cumanız mübarek olsun. Allah’a emanet olunuz.