Marufu YAP , münkeri YAPMA
İslam Dini iki temel üzerine bina edilmiştir. Emri bil maruf (iyiliği emretmek) ve nehyi anilmünker (kötülüğü men etmek, kötülüğü engellemek, durdurmak, yok etmek). İyilikleri yapmak ve yaptırmak, kötülükleri de yapmamak ve yaptırmamaktır. Aslında hayatın tümü ister İslami hayat olsun isterse (gayri İslami) İslam dışı hayat olsun hepsi aynı kural üzeredirler. Emirler ve yasaklar. Tabi burada Allah’ın emrine uyarak maruf olanı yani; iyi-doğru, güzel ve Hak olanı emretmek mü’minin işi olurken, münafık ve kafirlerin işi ise kötülükleri emretmek ve iyilikleri de men etmek(önlemektir).(Tevbe: 67 ve 71)
Benim burada esas bahsetmek istediğim konu ise şu: Emri bil maruf ve nehyi anil münker işinin çok çok önemli bir o kadar da zor olduğunu vurgulamaktır. Bir hayrı, doğru bir işi veya Allah’ın emri olan bir farzı yapmayan birine ( bu Müslüman da olabilir ki; zaten işimiz hep Müslümanlarla) “sen bu farzı yap, yapmalısın veya yapacaksın” hatta biraz daha yumuşatarak “yapabilir misin” deyin hele bakın siz neyle karşılaşacaksınız. Hele hele yanlış yapan birine sen bu yanlışı yapma deyin bakın bakalım ne oluyor.
Yap demekle yapma demek arasında bile tepki farkı çok fazla olur. Yapma emrine yüzde seksen tepki olurken, yap emrine tepki ancak yüzde elli olur. Mesela en yakın oğlumuza-kızımıza hatta eşimize şunu şöyle yap veya yapma dediğimiz zaman “Hayır onu sen bilmiyorsun” cümlesiyle karşılaşma ihtimalimiz yüzde doksandır. Bir de kılık kıyafet veya tıraşına karışacak olursanız hepten protestoyu yersiniz zaten.
Ne yap, ne de yapma dememeden konuşursanız ki; çoğu hoca efendi böyle konuşuyor ve çok ta rahat ediyorlar, siz de rahat edersiniz!.?.
Hatta direk muhatabımız olmayan üçüncü tekil veya çoğul şahıslara “o veya onlar” zamiriyle “o/ onlar bu işi keşke yapmasalardı.” dediğimiz zaman, bedava cehennem avukatları hemen savunmaya ve saldırıya geçiyorlar. “Onu şunun için yaptı, o öyle değil aslında şöyle…” gibi sürekli tevil yaparak kurtarmaya çalışırlar.
Millet birbirini öldürüyor, bir kişi yedi cana kıyıyor. Yunanistan sürekli Ege’ye silah yığıyor, bizi rahatsız ediyor, kafa tutuyor ve kışkırtıyor. Ormanlarımız yanıyor. Ekonomi berbat, paramız pul olmuş, sosyal düzen alt-üst olmuş, yolsuzluk-usulsüzlük had safhada…vs. Peki sebep ne? Bazılarına göre sebep belli: feto, dış güçler, HDP, PKK…vs. Halbuki kendinizde suç arsanız daha doğru ol
Evet biz konumuza geri dönersek “yapma” demek, “nehyi anil münker” yapmak; Allah’ın emridir. Çünkü ; iman dairesine girerken ilk adımda hemen girişte “la ilahe illellah” ın “la” sıyla; “Hayır olmaz, bu kötülükleri yapmayın, bu kötülükleri kabul etmiyorum, reddediyorum." Demekle bu dine girilir. Tertemiz, arınmış olarak girilir bu dine.
Ne yapalım kızan kızar, seven sever. Olmuyor- olmuyor hiçbir şey hayra, doğruya gitmiyor. Bu gidişle akıbetimiz kötü olacak, bari nasihatimizi dinleyin, biz de vebalden kurtulmuş olalım.
Haktan sapma, ayrılma; batıldan uzak dur, etki alanlarına dalma.
Saray yapma; fabrika yap, işsizliği önle!..
Mercedes taksiler alma, uçak al, ülkeyi ve ormanlarımızı koru!..
İçeriye iyilik yap, güzel davran; dışarıya eziklik yapma, tavrını al.
Gerginlik, saldırganlık yapma; dostluk-kardeşlik ve kucaklayıcı liderlik yap.
Dünya için yapma; ahiret için yap…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.