Konya son zamanlarda artan asayiş olaylarıyla Adana ile aşık atar hale geldi. Öyle sudan sebeplerle cinayetler yaşanıyor ki; toplumsal bir cinnetten öte bir durum...Kimse de bunun farkında değil gibi...

**

İnsanların birbirlerine karşı artan tahammülsüzlüğü, kara cehalet, hoşgörüsüzlük iklimi trajik sonuçlar ortaya çıkarmaya devam ediyor...Bir cinnet halidir gidiyor... Kontrolsüz silahlanma da bütün bunların cabası...

**

Son bir haftada Konya'da yaşanan iki farklı silahlı kavgada 4 kişi hayatını kaybederken, 6 kişi de yaralandı...Cinayetlerin sebebi ise saman tozu ve trafikte yol verme kavgası...İncir çekirdeğine bile doldurmayacak nedenler...

**

Feçen hafta Nurettin A.ile evinin yan tarafında bulunan boş alana saman balyası indiren komşusu Ayhan Erdemir arasında evine saman tozu geldiği gerekçesiyle tartışma çıktı...

**

Açılan ateşte Ayhan Erdemir ile eşi Mahizer Erdemir hayatını kaybederken 3 kişi ise yaralandı. Hızını alamayan Nurettin A. Isimli saldırgan hızını alamayıp olay yerine gelen polislere de ateş açtı.

**

Tatlıcak Mahallesi'nde yaşanan bu elim olayda saldırgan Elazığlı ve olayda hayatını kaybeden Erdemir çifti ise Karslı bir aileydi. "Saman tozu" tartışmasında bir aile mezara, bir aile cezaevine gitti...

**

Olay sosyal medyada önce Türk-Kürt melesesi gibi yansıtıldı. Halbuki olayın boyutu çok farklıydı.. Ardından olaydaki iki ailenin de Kürt kökenli vatandaşlarımız olduğu açıklandı...

**

CHP Milletvekili Gürsel Tekin, Dedeoğulları ailesinin avukatı Abdurrahman Karabulut'un olaya karışan iki ailenin de Kürt olduğunu açıklamasına rağmen olayı başka boyuta taşımaya çalıştı...

**

Bu tür olaylar genelde Adana'da yaşanıyordu. Bir zamanlar Adana adli olaylarıyla meşhur bir şehrimizdi.. Ama son aylarda Konya'da artan adli olaylar, Adana'yı bile geride bırakmaya başladı...

**

YOL VERME KAVGASINDA ÇİFTE CİNAYET!

Saman tozu meselesiyle cinnet furyası 'trafikte yol verme" kavgasıyla devam etti. Dün akşam saatlerinde Meram'da yaşanan trafikte yol verme meselesinde 2 kişi öldü 3 kişi yaralandı...

**

Trafikte insanlar adeta sinir küpüne dönüyor. Ama bu insan öldürmek için gerekli bir neden değil. Dünki olayda yaşananlar biraz farklı olmasına rağmen kavganın başlangıcı yol verme kavgası...

**

Ülkemizde sadece E sınıfı değil, B sınıfı ehliyet alanlardan da artık "Psikoteknik Belgesi" istenmeli. Güçlü bir psikolojiye sahip olmayanlara hiçbir şekilde ehliyet vermesinler...

**

Türk toplumu trafikte adeta canavara dönüşüyor. Yurtdışından gelen insanlar bile dünyanın en misafirperver toplumunun nasıl bu kadar değişebildiğinden bahsediyor... Tabii ki bu lafım herkes için değil. Ama belli bir kesim var. Trafikte terörden başka birşey yaratmıyorlar...

**

Trafikte makas atanı mı ararsınız? Drift yapan modifi araç sahiplerini mi? Hız limitini sonuna kadar aşanı mı? ararsınız. Anlamsız sellektör yapanlardan, iki de bir korna çalanlardan bahsetmiyorum bile...

**

Meslek hayatımda bugüne kadar çok sayıda cinayet haberine şahit oldum. Genelde cinayetlerin önemli bir kısmı alacak-verecek meselesi ya da namus meselesi yüzünden işleniyordu...

**

Trafikte yol verme kavgası yüzünden bir iki defa ölümlü olayın yaşandığını hatırlıyorum. Ama bu yıl yaşanan olaylarla ilgili söylecek söz bulamıyoruz.. Kelimeler kifayetsiz kalıyor...

**

Toplumda bireylerin birbirlerine karşı olan hoşgörüsüzlüğü, tahammülsüzlüğü o kadar çok arttı ki; medeni insanlar gibi oturup sorunlarını çözmek yerine silaha sarılıyorlar, çözümü şiddete başvurmakta arıyorlar...

**

Silaha ulaşmak da çok kolay.Peynir ekmek almak gibi birşey olmuş. Yaşadışı silah üretiminin önüne de geçilemiyor. Eğitimsiz cahil bir insanın eline silah geçince kendini aslan sanıyor...

**

Konya gibi hoşgörü ve maneviyat şehrinde bile böyle olaylar yaşanıyorsa; Türkiye'nin diğer şehirlerini hayal bile edemiyorum. Biz yıllarca Adana'ya haksızlık etmişiz demek ki....

**

Maalesef; Konya'da asayiş berkemal değil. Sabah evden çıkıp akşam eve döneceğimizin garantisi yok. Özellikle de trafikte kimseyle polemiğe filan girmeyin. "Haklısın ağam, paşam" deyin geçin....

**

Emniyeti Teşkilatı'nın üzerine düşeni yaptığına inanıyorum. Ama toplum üzerine düşeni yapmıyor. Sivil toplum kuruluşları ve bu alanda görev yapan akademisyenler artan şiddet olaylarına çözüm üretmelidir...

**

Gerek yerel medya gerekse de yaygın medya şiddet içerikli haberleri verirken, daha makul bir dil kullanmalı. Toplumu gerecek, insanları şiddete teşvik edecek haberlerden uzak durmalıdır...

**

Türk toplumu genel olarak ruhsal bir bunalım yaşıyor. Artan ekonomik sorunlarla birlikte sosyal meseleler de patladı. İnsanlar yaşadığı cinnet halinden çıkamayınca çözümü şiddette buluyor....

**

Son yıllarda sürekli artan şiddet olaylarına karşı yapıcı ve etkili bir çözüm üretilmeze, ruhsam bir bunalım geçirin insanlarımız "saman tozu", "yol verme" meselesi gibi anlamsız nedenler yüzünden birbirini öldürmeye devam edecektir...