(Böyle bir kimse mi Allah katında makbuldür,) yoksa gece vakitlerinde, secde hâlinde ve ayakta, ahiretten korkarak ve Rabbinin rahmetini umarak itaat ve kulluk eden mi? De ki: “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” Ancak akıl sahipleri öğüt alırlar. (Zümer Suresi 9)

İnsana akıl gibi bir nimet bahşedilmiştir. Bunun sayesinde iyiyi kötüden ayırt edebilmektedir. Akıl nimeti sayesinde Rabbini tanır, kendini bilir ve hakikati idrak etme kabiliyetine sahip olur. İnsanın doğruyu akıl nimeti ile bulup idrak etmesine ilim denirken yanlış bilgiye ilim dememiz mümkün değildir.

Yunus ne güzel özetlemiştir ilmin hakikatini:

“İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir.

Sen kendini bilmezsin, ya nice okumaktır.”

Hakikatte budur aslında. İlmin amacı kendini bilmekten ve tanımaktan geçer. “Kendini bilmez!” Olup hem kendine hem de etrafına zarar veren bir kimseyi ne insanlık ne de yaratan hoş görür. Kur’an-ı Kerimin birçok ayetinde ilim den bahsetmesi bize bu gerçeği göstermektedir. Atalarımız ne de veciz sözler söylemişlerdir hakiki ve gerçek ilimle ilgili : “Cahilin sofusu, şeytanın maskarasıdır.” Diye.

Okumak bizlere dinimizin bir emridir. “Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı “alak”dan yarattı. Oku! Senin Rabbin en cömert olandır. O, kalemle yazmayı öğretendir, insana bilmediğini öğretendir.” (Alak Suresi 1-4) Hz.Adem’e Yüce Allah eşyaların hakikatini öğretti. İnsan bildi ve meleklerden üstün oldu. Bizler bilmez iken bilir olduk, doğru ve yanlış apaçık olarak bizlere bildirildi. İşte kulluk bu anda başlıyor. Bize verilen cüz-i irade ve akıl nimeti ile Allah’ın bizden istediği kulluk bilincini tam anlamıyla yaşama fırsatı veriyor. Peygamber Efendimiz (s) : “İlim tahsil etmek, her Müslüman erkek ve kadına farzdır.” (İbn Mace,mukaddime) buyurmaktadır. Öyle ise “Ben bilmiyorum.” Bahanesine sığınmak hiçbir Müslümana yakışmaz. Ben “Kur’an okumasını bilmiyorum.” Peki, neden öğrenmek için çaba sarf etmiyorsun? “Ben Namaz kılmasını bilmiyorum, bilsem kılacağım.” Neden öğrenmek için bir çabaya girişmiyorsun?

Kendimizi sorgulamalıyız, ben vaktimi en çok nerelerde harcıyorum. Bunun cevabını samimi bir şekilde kendimize vermemiz gerekiyor. Ben vaktimi televizyon karşısında harcıyorum, cep telefonumdaki sosyal medya hesaplarında gezinerek harcıyorum. Sürekli uyuyarak vakit geçiriyorum. Bu şekilde bir cevap vermiş isek bir problem var demektir. Bu şekilde vakit öldüren olmak yerine, okuyan, araştıran ilim tahsil eden olmak biz müslümana yakışan en büyük erdemdir. Her gün yeni bir şey öğrenip çevremize aktarmak, her gün bir Ayet-i Kerime veya bir Hadis-i Şerif üzerine düşünmek emin olun çok şeyler kazandıracaktır.

İlim yolunda gerçek manasıyla okuyan ve kendini bilenlerden olma ümidi ile…

Selam, dua ve muhabbetlerimle…