İleri demokrasiye marş marş
Dün seçimler yapıldı ve oylar kullanıldı, Konya kendisini 5 yıl yönetmek üzere adaylar arasından tercihini yaptı.
Aslında adaylar değil de partiler arasından hatta daha ileri giderek genel başkanlar arasından tercini yaptı demek daha doğru olur.
Bu seçim sürekli ifade ettiğimiz gibi gerçekten çok farklı bir seçim oldu ve sonuçları da farklı olacak hatta farklı değerlendirilecek.
Bizim memlekette demokrasi var ya.
Seçim yerel seçim olması dolayısıyla bize yereli yönetecek kişilerin hitap etmesi gerekirken belediye başkan adaylarından çok parti liderleri seçim propagandası yaptılar.
Milletimiz gibi Konyalılar da partileri tarafından önlerine konan genel merkez adaylarını yani genel başkanın vize verdiği adaylar arasından belediye başkanlarını hatta meclis üyelerini de seçtiler.
Bakan bile bunun bir demokrasi gereği olduğunu sahiplendi.
Sahi demokrasi bizim neyimiz oldu bu seçimde?
Yerel seçim aracı mı?
Hükümete güvenoyu aracı mı?
Yoksa tahakküm aracı mı?
Yani demokrasi içinde bir vesayet aracı mı oldu?
12 Eylülde demokrasi ihtilal için bir araç olarak kullanıldı bu ülkede.
28 Şubat ta Postmodern darbe için.
17 Aralık da Pennsylvania üzerinden yapılmaya çalışılan darbeye karşı da genel merkezlerin vesayet aracı olarak kullanıldı maalesef.
Türkiye’deki çok partili demokrasinin geçmişine baktığınızda maalesef durum hiç iç açıcı değil.
Başkalarında arızi olan durumlar maalesef bizde daimi olmuş durumda.
Bu manada vesayet sopalı ileri(!)demokrasi sadece ihtilal ve darbe dönemleri ile sınırlı kalmamakta o dönemlerle sınırlı kalması gereken katlanılan arızi durum parti başkanları ile milletvekili ve yerel seçim ayrımı yapılmaksızın genelleştirilmiş durumdadır.
Bu gün önünüzde neticelerini gördüğünüz yerel(!)seçim böyle bir sopalı demokrasinin ürünüdür.
Üstelik bu arızalı demokratik model Türkiye’nin diğer İslam ülkelerine tavsiye ettiği, hatta hükümet eliyle dayatmaya çalıştığı bir modeldir.
Şimdi soruyoruz tekrar.
Demokrasi bizim için ne menem bir şeydir ve kimin içindir?
Derin devletin, ihtilallerin ve darbelerin dayatmalarına karşı çıkma aracı mıdır?
Yoksa yukarıdaki bahaneler gösterilerek liderlere itaat ettirme aracı mı?
Çok kısa bir zaman sonra belirli aralıklarla milletin önüne yeniden sandıklar konacak olduğuna göre özelde Konyalıların, genelde tüm milletimizin şu sorunun cevabını vermesi gerekmektedir.
Yıllardır canımız acıtan, şehirlerimizin kültürünü tarihini ve rantını yağmalama aracı haline dönüştürülen parti genel başkanlarının, genel merkez heyetlerinin vesayet sopasıyla dayatılan arızalı ve eksik demokrasi anlayışından ne zaman vazgeçilecektir?
Milletin seçme ve seçilme özgürlüğüne set çeken bu dayatmalarla dolu ileri(!) demokrasi artık bu millete yakışmamaktadır.
Şehirlerin ne ekersen ek mutlaka en iyi, en fazla ürünün alınacağı sürülmüş bir tarla olarak görüldüğü bu anlayış mutlaka en kısa sürede sona erdirilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.