Hiç Bir Yere Ayrılmayın
Belediyelerin bir ara kesiliyor gibi görünen reklâm bombardımanı yeniden başladı bu günlerde.
Başbakanın yerel seçimlerle ilgili adayları ekim ayı içinde açıklamaya başlayabiliriz tarzında ifadelerinden sonra bu güne kadar çok çalışan(!) ve çalışırken birbirlerini de aşındıran belediye başkanları yeniden kendi kendilerini parlatma telaşı içine girmişlerdir.
Gazete ve televizyona para ile reklâm veren belediye başkanlarının bir kısmı 3 dönem sendromu, bir kısmı ise 2. dönem sendromları nedeniyle can havliyle reklâma sarılmaktan başka çare görememiş olacaklar ki bu defa billboardlar renklenmeye başladı.
Aslında bu çakışmanın nedenini bulmak çok zor değil.
Çarşaf çarşaf haber ve reklâmlara dökülen bunca paraya rağmen vatandaşların yapılan edilenlerle ilgilenmiyor olması veya “bunca paraya ve emeğe değmiş mi” demeleri belediye başkanlarını ileriki günlerde hayli zorlayacağa benziyor.
Kaldı ki daha adaylık piyasası resmen açılmadı.
Yerlerini garanti gören veya yapılacak seçimlerde bir üst seviyede göreve talip olacak olanları şimdiden sıkıntı bastığına göre siz bir de adaylık mevsimi başladığında olacaklara bakın.
Kendileri ve etraflarındaki bir avuç mutlu azınlığın dışında yaptıklarının kime ne kadar faydalı olduğundan şüpheye düşenlerin ruh hali içinde reklâmı bir pazarlama tekniği olarak görmeleri bundandır.
Konya içinden ve dışından belediye başkanlığına aday olacakların 5 yıla yakın zamandır topladıkları belgeler ve bilgiler ortaya çıkmadan kendince kamuoyu oluşturma çalışmasına girişmeleri bundandır.
5 yılda yaptıkları hataları son birkaç ay içinde yapacakları makyajla gizleyip, son 10 yılda yaşanan sıkıntılar hiç olmamış gibi, Konya’mızı bütün mikroplarından arınmış steril bir şehir halinde göstermeye çalışmaları bundandır.
Kimi zaman kanun gücüyle zor kullanarak, kimi zaman ise maddi ve manevi ikna yöntemi ile vahşi kapitalist sistemin diğer Büyükşehirlerdeki pis uygulamalarının bir benzerini uyguladıkları Konyalılara sıkıştıkları her zaman yaptıkları gibi dini motiflerin ardına sığınarak aldatmaya dönük olmayacak vaadlerde bulunmalarının nedeni de bundandır.
B güne kadar küreselleşme ve Neo-Liberalizm düşüncesinin yerel temsilcisi gibi davranarak vatandaşa sormadan tepeden inmeci bir yaklaşımla aldıkları kararlarının sorgulanmasını ve kokuşmuş kapalı yönetimlerini “Tarihi kent”, “büyüme ve gelişme”, “kalite ve verimlilik”, “çevre ve insani haklar”, “katılımcılık ve şeffaflık” adı altında kafa karıştırıcı rakam ve bilgilerle gizlemeye çalışmaları hatta birbirlerinin aleyhine olabilecek açıklamalarda bulunmaları da bundandır.
Seçimlerden bu ana kadar geçen zaman içinde kısıtlı bir çerçeveye oturttukları fasit yapılanmanın oluşturduğu sermayenin ihtiyaçlarını karşılamayı kendilerine birinci görev kabul edenlerin, aralarında oluşmaya başlayan derin ayrışmanın ve bu sebeple yapılmaya çalışılan görev değişikliklerinin de sebebi de budur.
Her şeye rağmen kader hükmünü icra edecek ve bu seçimlerde 2 ve 3. dönem sendromu yaşayan belediye başkanlarından zamanı dolan değişecek ve 5 yıllık sürenin çabucak geçiverdiği de dikkate alındığında, kalanlar da gelecek seçimde aynı akıbete uğramanın korkusunu şimdiden yaşamaya başlayacaklardır.
İl Genel meclis ve Belediye Meclisi üyeleri arasından da aday adayı çıkacağı hesaba katıldığında, Yüksek seçim Kurulunun aday adaylıklarıyla ilgili istifa tarihlerini açıklaması yerel seçimlerin ilk dönemeci olarak kabul edildiğinden, Kurban Bayramından sonra aday adayların isimlerinin daha bir konuşulur hale geleceği mutlaktır.
İki üç hafta daha reklâmlara sabredin bakalım.
Mevla Görelim Neyler,
Neylerse Güzel Eyler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.