Geçen hafta da belirtmiştim, gene tekrarlamak istemiyorum. Pazartesi günü maç oynanmasın mümkünse. Pazar gündüz maçı oynayalım bir kere de. Taraftarlarımız akın akın stada gelsin, tezahüratlar yapsın takıma destek olduğunu göstersin. Şehir maç havasına bürünsün. Ama P.tesi günleri bu olmuyor. Federasyon bu işe el atmalı kesinlikle.

***

Maça gelecek olursak; oyunla ilgili söylenecek çok söz yok. Bazen siz ne derseniz deyin, futbolcu doğruyu sahada kendisi bulur. Teknik direktör istediği kadar savunma yapın desin, futbolcu kapanmama bilincinde ise gol arar ileride. Ama bizim futbolcularımız bu gerçeği henüz bulabilmiş değil. Gerçi oyuncu değişiklikleri sonucunda savunma elden gitti bu da ilginç bir gerçek.

***

Maç kadrosuna baktığımda Gekas, Djalma, Hasan Kabze sakatlıkları nedeniyle kadroda yer bulamadılar. Yerlerine Thorvaldsson, Erdal ve Ömer Ali vardı. Üçünü de beğendim açıkçası. Gunnar önde pres yapıyor, ısırıyor, koşuyor baskı yapıyor. Erdal görmek istediğimiz Erdal, Ömer Ali ise milli takımdaki Ömer Ali olma yolunda hızla ilerliyor. Aman nazar değmesin.

***

Oyundaki taktik hatalarına gelecek olursak, bence en büyük hata stoper yedeğimizin olmamasıydı. Abdülkerim Bardakçı yedeklerde neden yoktu anlamadım. Bu adam U-19 milli takım stoperi, Akdeniz Oyunlarında milli takımın vazgeçilmezlerindendi. İkinci olarak oyuncu değişiklikleri yanlıştı bence. Erdal-Kabze değişikliği ile takım bir kişi eksik oynamaya başladı. Savunmada olmayan bir Hasan Kabze ve hücumda aldığı her topu ezen bir isim. Gerçi gol onun aldığı faulden oluştu hakkını yemeyelim.

***

Sonuçta üç puan aldık ama hocanın tavrını beğenmiyorum. Bir takım kendi seyircisi önünde böyle savunmaya hapsolarak oynayamaz. Hele ki bu kadar kötü Çaykur Rizespor’a karşı. Ayrıca halen istikrar sorununa çözüm bulabilmiş değiliz. Üst üste 2 maça aynı 11’le çıktık mı hatırlamıyorum. Sürekli değişiklik sürekli değişiklik. Uğur Hoca kendi başarısızlığını futbolculara bağlamak için en kötüyü arıyor sanırım. Saygılar.