Başbakan geliyor bugün…

***

Ne güzel… Keşke her gün gelse…Bülent Ersoy söylerdi… “Doğum günüm, bana geldiğin gündür” Aynı bu havadayız…

***

Belediye Başkanlarımız pür dikkat… Saç traşı-sakal traşı park-bahçe, yol traşı…Traş bol…Arife günü gibi maşallah…

***

Başbakan’ın güzergahını gezdik… Tretuarlar değişiyor… Laleler, sümbüller ekiliyor… Yıllardır pejmürde haliyle haberlere konu olan Hava Limanı’nın içi bir gecede Büyükşehir Belediyesi tarafından kaymak gibi asfalt atılıveriyor…

***

Her gün gelse… Her türlü traş ve dişten dırnağa kontrol etse…

***

Ne kudret… Geliyor olması bile teftiş havası yaratıyor… Çimenleri çıkmayan orta refüj ve kavşaklar üzerindeki çıplak alanlara, bile halı döşer gibi gecelik çim  döşüyorlar…

***

Arka sokaklar… Arka mahalleler… Ahh birde ordan geçse… Ama geçemez… Güzergahını da degiştirdiler…

***

Niye çalışacan… Niye yorulacan…Niye vatandaşa dert anlatacan… Yat aşağıya… Başbakan’ın gelince değiştir güzergahı, yollara lale ek, fuhuş kartlarından geçilmeyen kaldırımları itfaiye ile yıkayıver…

***

Zemin çöküyor, seferlerin sayısını  düşüreceğiz dediler… Başbakan’ın geleceği gün,  hızlı trenden daha hızlı bir açıklama geliyor… “Sefer sayılarını artırıyoruz”… Niye ?… Ee hani zemin çöküyordu…

***

Sen hep gel… Aynalı körükle karşılayalım… Keşke helikopterle insen bizim yamalı sahaya… Oraya da bir gecede döşeyiverseler…

***

Bir de Alaadin’e çıkartsalar seni… Alaaddin Camii’nde, abdest alacak şadırvan yok, su yok… Müteaahiti kaçmış diyorlar… Bi sorsan onları… Korumalarına simit aldığın gibi, paralı WC’den fakire-fukaraya abdest ısmarlayıversen…

***

Sen hep gel… Sayende havada adamımız kalmadı… Hepsi gondu… Konya’nın yüzlerine hasret kaldığı, uçan bürokratları, leyleklerle birlikte şehirlerine döndüler…

***

Bir günde olsa geldin ya… Allah razı olsun… Sayende bir çok iş yoluna giriverdi… Keşke her gün böyle olsa… Yollarımız yıkansa… Şehre ve sokağa daha hassas yaklaşılsa…

***     

Hem Meram Belediyesi Hizmet Binası da bitti… O’nu da keşke açıverseydiniz gelmişken… Artık o da bir iki yıl sonra ancak… Aniden yine aniden geliverin, mahcup olmayalım açtıracak yerimiz, gezdirecek güzergahımız olsun… O zamanda gel, bekleriz…

***