Hep deriz en zor iş insan eğitimidir, diye. İnsan eğitiminde bilgiden daha çok ehemmiyet arz eden husus vardır ki o da insana ‘iyi bir ahlâkî karakter’ kazandırma faaliyetinin icra edilmesidir. Bunu sağlamak için “değerler eğitimi” nin yeni nesle öğretilmesi gerekir. Yerleşik değerler, fertlerin tavır ve davranışlarını yönlendiren güçlü, ilâhî, evrensel kabul görmüş inançların davranışsal boyutudur. Herkesin hemen hemen üzerinde temelde uzlaştığı insânî-ahlâkî-mânevî değerlerin bireylere yerleştirilmesiyle toplum ruh sağlığı yönüyle pozitif bir hâle ulaşır. Yerleşen iyi ve faydalı değerlerin davranışlara yansımasıyla toplum huzur ve sükûn bulur. Aksi bugün tüm ülkelerde mevcut olan her türlü değer tanımazlığın neticesinde oluşan buhranlı, acımasız, zulümkâr ortamlardır. Bundan biz gibi kimse memnun değildir. Çözümü de insanların hayâtı yaşarken “değerler bütünü” çerçevesinde icraatlar ortaya koymalarındadır.

Tabi bunun eğitiminin küçük yaştan verilmesi en gerçekçi ve netice alıcı şartıdır. Küçük yaştan çocuğun özüne güzel ve doğru birikimler koyarsanız onu hayra ve güzele yönlendirmiş olursunuz. Bunların devamlı yapılması yeni yetişen bireyde alışkanlık doğuracak, iyi alışkanlıklar yâni iyi değerler de zamanla iyi karakterli fertleri oluşturacaktır. Bu sebeple küçük yaştan dimağlara ‘iyi birikimler’ koyarak ‘iyi değerler’e sâhip bireyler yetiştirmiş oluruz. Öze koyulan bu güzel değerler okul ve sosyal çevrede desteklenerek geliştirilirse yayılır. Derken toplumda güzel ahlâkî değer birikimlere sâhip insanlarla toplum huzur toplumu olur.

Bu hususta geçen yazımızda “SEDEP” bünyesinde yapılan faydalı çalışmalardan bahsederken size aktaramadığım bâzı konuşmalar vardı onları da bu yazıda sizlere aktarmak istiyorum: İşte onlardan birkaçı:

‘Geleceğimiz için değerlerimizi genç kuşaklara aktarmak zorundayız’ diyen Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü; ‘Çok şükür ki değerler eğitimi 4. yılında paydaşların özverili çalışmaları ile yoluna devam ediyor. Bizler toplum olarak değerlerimize sâhip çıktığımız müddetçe sırtımız asla yere gelmez. Toplum olarak zor ve bâdireli günleri atlatma süreçlerinde hep değerlerimizin desteği ile başarı elde ettiğimizi bilmemiz gerekiyor.’ Diye konuştu. Yanı sıra;

‘Bilim ve teknolojinin hızla geliştiği ve her gün yeni bir teknolojinin üretildiği çağımızda maalesef aynı hızda değerlerimizi ve insâni duygularımızı kaybediyoruz’ diyen Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürü; ‘Zulmün kol gezdiği şu dünyâda zâlimlere karşı dik duracak, dinine, vatanına ve mazlumlara sâhip çıkabilecek erdemli nesiller yetiştirme görevimiz var. Geleceğimizin teminâtı olacak evlatlarımızın geleceğin Türkiye’sini imar edecek ve dünyâyı etkileyecek düzeyde değerleriyle donatılmış ve karakterli olarak yetişmesi en büyük arzumuzdur. İşte bu dert ve arzu ile Selçuklu Belediyemiz, Necmettin Erbakan Üniversitemiz ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün işbirliği ile ilçemizde 4 yıldır Selçuklu Değerler Eğitimi Projesi’ni (SEDEP) yürütüyoruz ve bir farkındalık oluşturduğumuza inanıyoruz. Proje kapsamında yıl içinde öğretmen, öğrenci ve velilerimize yönelik yüzlerce etkinlik gerçekleştiriyoruz ve projemiz ses getirdi. Her geçen gün değişik illerimizden aranmak suretiyle projemizle ilgili bilgiler talep ediliyor. Bu ilgi geleceğin değerli nesillerinin yetiştirilmesi adına bizleri ümitlendiriyor ve mutlu ediyor” dedi.

Ne güzel! İnşaALLAH memleketimizin her ilinde, ilçesinde en ücra yerlere kadar değerlerimizin insanımıza bilhassa da yeni yetişen genç nesle aktarılması elzemdir. Bu işi önemsemeli ve üzerinde hassâsiyetle durmalıyız.