Konyaspor, Avrupa’dan Asya’ya geçtiğinde, bazılarını bilmem ama, ben acıyı en derinlerimde yaşadım…

Hazreti Mevlana’nın “Dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım” sözlerinden de yola çıkarak, düne takılı kalanlardan değilim elhamdülillah…

Ortada bir realite var ve Konya’da, Konyaspor’da ve bu şehirde yaşayanlar olarak Avrupalı değil, Asyalıyız…

Anlayacağınız bir alt kümedeyiz…

Bir alt kümenin zorluklarını da ilerleyen haftalarda göreceğiz ve nasıl bir gayya kuyusuna düştüğümüzü iliklerimize kadar hissedeceğiz…

Kimse bana “Gamlı Baykuş” yakıştırması yapmasın…

Acı da olsa gerçek…

Şimdi dünü sollayıp, bugüne gelmekte yarar var…

Konyaspor yeni bir oluşumla, yeni bir sezona Gaziantep deplasmanında süper bir başlangıç yaparak “Bank Asya’ya merhaba” dedi…

İte kaka da olsa üç puan çok çok iyi…

“Üç puan iyi amma, futbol iyi değil” dudak bükmeleri de, bilesiniz ki hiç iyi değil…

Konyaspor sıfırdan kurulmuş bir takım…

Takım oyununda, pas organizasyonunda ve bazı oyuncuların kapasitelerinin çok çok altında kalmaları gelecek haftalara karamsar bakmamıza neden oluyorsa, bu işte artniyet aramak lazım…

Artniyetli ve karamsar olanlara benim sözlerim…

Yarası olan ister gocunsun ister kaşınsın…

Bir de şu var; Konyaspor’u, yönetimi, teknik adamları ve oyuncuları acımasızca eleştirenlerin cebinde acaba kombine biletleri var mı?

Para vermiş kombine ya da bilet almışsa eleştiri hakkına sahiptir… Aksi taktirde eleştirdiği yöneticiden, oyuncudan, hocadan bilet tırtıklıyor ve maçlara beleş giriyorsa, bırakın eleştirmeyi, Konyaspor’un “k”sini bile diline dolamaya hakkı yoktur…

Konyaspor’un eksikleri yok mu?

Elbette var…

Süper Lig’de dahil, Türkiye liglerinde hangi takımın eksiği yoktur ya da hangi takım tam olarak hazırdır?

Bu eksikler de, maç oynadıkça, oyuncular birbirlerini tanıdıkça ve şehirle, özellikle de tribünlerle en üst düzeyde entegre oldukça giderilecek eksiklerdir…

Konyaspor’da özellikle yönetim ve teknik ekip gayretli… Kulübün her tarafını örümcek ağı gibi borçlar sarmışken, gayretlerini inkar etmemek lazım…

Bu takım daha turfanda bir meyve gibi…

Hasat için; emek ister, güven ister, sabır ister, zaman ister…

Çünkü Yönetim ve teknik ekip sadece takım oluşturmuyor, takıma karakter de aşılıyorlar... Konyaspor’a yeni bir elbise giydirmenin uğraşını veriyorlar…

Allah yollarını açık etsin.

***

Oyuncuların şehirle ve tribünlerle iyi entegre olmasından esinlenerek bugün oynanacak olan Kayseri Erciyesspor maçına gelmek istiyorum…

Kayseri Erciyes takımının, kendi saha ve seyircisi önünde Çanakkale’den dört yemesi, bu takımın “çantada keklik” olduğu anlamına gelmiyor…

Ya da Konyaspor’un üç puan cepte görme gibi bir durumu…

Bu düşünce ve bu görüş son derece yanıltıcı olur, rakibi kışkırtır ve yaralı aslan durumuna sokar…

İşin özü şu; Kayseri Erciyes takımı genç, koşan ve mücadele eden bir oyuncu grubundan oluşuyor…

Anlayacağınız Kayseri Erciyesspor, asla çantada keklik, Konyaspor’un 3 puanı cepte değil…

Ben, bugünkü maça insanların takıma olan ilgi ve sevgisinin tartılacağı bir terazi gözü ile bakıyorum açıkçası…

Bugün, Konyalının, Konyasporlunun, şehrin, şehrin ileri gelenlerinin, kanaat önderlerinin, atananların, seçilenlerin, herkesin bugün aynaya bakma günüdür…

Bugün, yarının aynası olacaktır…

Derler ya “Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belli olur” diye, Konyaspor’a ilginin ve sevginin gün yüzüne çıkacağı gün bugündür…

Bekleyip göreceğiz.