Recep Çınar

Recep Çınar

Baba varken, babasız olmak!

Baba varken, babasız olmak!

Aslında bu yazı dün yayımlanmalıydı...

Bugün yayımlanmasının müsebbibi ben değilim...

“Babalar Günü” dündü ve bu yazının da dün okura ulaşması gerekiyordu...

Patronlar bundan bir süre önce bir karar aldılar ve “pazar günleri gazete çıkmayacak” dediler...

Bir gazeteci olarak içime sinmese de, kararı veren patronaj olunca, itiraz etmedik, hoş bazılarının da işine geldi...

Dolayısıyla “Babalar Günü” muhabbeti bugüne sarktı...

Tüm babalardan özür dilerim.

xxx

Babalar günü ya da tüm özel günleri, anmak mı, anlamak mı veya üzelmek ya da sevinmek mi?

Özellikle “sosyal medya”da, yani insanlar kendi hesaplarından öyle güzel, öyle duygulu mesajlar paylaşıyorlar ki, insan olarak etkilenmemek mümkün değil...

Babası olup, ama babasızlığı şah damarına kadar hissedenlerden bir tarafa,  babası yaşarken, babasız gibi umarsızca yaşayanlar bir tarafa...

Yetim kalmak kötü, hem yetim hem de öksüz kalmak daha kötü...

Dolayısıyla, anne-babalarımız yaşarken onların kıymetini bilmeliyiz...

Baban kalmışsa babanın, annen kalmışsa annenin üzerine titreyeceksin, çünkü hayat bir şekilde devam ediyor, gerek varlıklarıyla, gerek yokluklarıyla...

“Baba” demek, “güven” demek...

“Baba” demek, “sırtın yere gelmez” demek...

“Baba” demek, “yarınlara umutla bakmak” demek...

“Baba” demek, “kol-kanat germe” demek...

“Baba” demek, “korkmamak” demek...

Onun içindir ki, babanın kıymetini bilmeliyiz...

Kötü olan babasızlık...

Herkesin sırtını dayadığı  koca bir dağ varken, güçsüz, takatsız, umutsuz, onlarca kalabalıklığın arasında yapayalnızlıktır babasızlık...

Zordur babasızlık...

Doğruyu söymelek gerekirse, “Babalar Günü”yle ilgili bu yazıyı bana yazdıran Diyarbakırlı Murat oldu...

Ahmet Dalkıran ile Maltepe Hasan Yıldırım'ın Çanakkele'de oynanan grup maçlarında beğenip, Konya'ya getirdikleri Murat...

Babası olup, ama babasız yaşayan öksüz Murat...

“Sen nerden bileceksin baban varken babasız kalmayı. Babalar günün kutlu olsun. Senin de olsun” diyerek, belli ki babasına isyan etmiş, kendisine ait facebook hesabında...

Açıkça, “Beni ve kardeşimi babasız bırakan baba, senin de babalar günün kutlu olsun” demiş...

İyi ki de demiş...

Çünkü, haketmiş...

Murat'ın bu paylaşımı içime oturdu...

Düşünebiliyor musunuz, “beni ve kardeşimi babasız bırakan baba, senin de babalar günün kutlu olsun.”

Nasıl bir acı...

Yaşamayan bilmez...

O nedenle babasız çocukların, hele de babası olupta babasız yaşayan, yani Murat gibi çocukların boynu hep büküktür...

Eziktir bir tarafları...

Yıkıktır bir omuzları...

Hele de yuvada...

Yani “Çocuk Esirgeme Kurumu”nda  hem anasız, hem babasız yaşıyorlarsa...

Daha da kötüdür onların hayatı...

xxx

Adamın biri Peygamber Efendimize gitmiş,  nasihat istemiş...

“Baban vefat etti mi?” diye sormuş Hazreti Peygamber...

“Etti, ya Resulullah” demiş adam...

Peygamber Efendimiz, “Öyleyse sana nasihat olarak babanın vefatı yeter” cevabını vermiş...

Peygamber efendimiz de bir yetim olduğu için, babasızlığın ne demek olduğunu en iyi o bilirdi...

Onun için o nasihat etmemiş o adama...

Allah, kimseyi, özellikle de Murat gibi çocukları, babaları varken, babasız bırakmasın.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Recep Çınar Arşivi