Bu hafta can sıkan olaylara şahitlik ettik. Önce Endonezya’da meydana gelen deprem ve ardından yaşanan tsunami felaketi. Bu depremde 424 kişi hayatını yitirirken, 2 bin 549 kişinin yaralı ve 100’ün üzerinde kayıp insan olduğu haberleri geldi. Ölenlere Allah’tan rahmet, yaralı insanlara da şifalar diliyoruz.

Allah hiçbir milletin başına doğal afet vermesin. Katlanması kolay değil, yaraların sarılması uzun zaman alıyor.

Ülkemiz de ise, Dolar kuru sendromu yaşanırken, dün Batman’dan gelen acı haberle sarsıldık. Hainlerin asfalt yola kurduğu tuzakla 7 askerimiz kalleşçe şehit edilirken, 2 askerimiz de yaralı vaziyette. Elleri kurusun ve kırılsın. Şüphe yok ki, arkadaşları onların intikamını en kısa sürece alacak ve gerekli cevabı verecektir.

Hepsine Cenab-ı Hakk  gani gani rahmet eylesin, yakınlarına başsağlığı, yaralı askerlerimize de acil şifalar dileriz. Milletimizin de başı sağ olsun, vatan hainlerini de Rabbim El-kahhar ismiyle kahr-ü perişan etsin inşallah.

Yıldırım Beyazıt’ın dediği gibi; “Yenileceğinden korkan daima yenilir.”  Atalarımız bize böyle öğüt verirken, ne diye korkalım bir avuç çapulcudan?

Bunların finansörü ve ağabeyleri büyük şeytan ABD, stabil şekilde silah ve para desteği ile, kötü emellerine ulaşmak için istediği  yerde ve şekilde kolayca kullanabiliyor.

  ABD, otoriteyi kaybetmemek için elinde bulundurduğu yaptırım gücü olan;

-Dolar

-Ambargo      

-Darbe

Triyosunu, başkan kim olura olsun, her zaman kullanmaktan çekinmez. Şimdiler de Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi almak isteyen Hindistan’ı yaptırım uygulamakla tehdit ediyor.

Bu yaptırımlardan kurtulmak için üretim ekonomisine daha çok önem verme mecburiyetimiz vardır. Hem sanayi dem de tarımda maksimum düzeyde olması içi çaba harcamalıyız.

Ne diyelim gayret bizden Tevfik Allah’tandır.

Cumanız mübarek olsun. Allah’a emanet olunuz.