'Sağlıkta Yeni Uygulama Tıbbi Malzeme Krizi Getirdi'

'Sağlıkta Yeni Uygulama Tıbbi Malzeme Krizi Getirdi'

Aydın Tabip Odası Başkanı Metin Aydın, SGK’nin yayımladığı ve 1 Ekim 2014'te yürürlüğe giren Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin hastalar için kabus olduğunu iddia etti. SUT'le 200’den fazla tıbbi malzemenin alım fiyatının SGK tarafından...

Aydın Tabip Odası Başkanı Metin Aydın, SGK’nin yayımladığı ve 1 Ekim 2014'te yürürlüğe giren Sağlık Uygulama Tebliği (SUT)’nin hastalar için kabus olduğunu iddia etti. SUT'le 200’den fazla tıbbi malzemenin alım fiyatının SGK tarafından yüzde 80'e varan oranlarda düşürüldüğünü belirten Aydın, “Bu fiyat indirme kararı sonrası ülkemiz genelinde yapılan kalp damar, kanser, ortopedi ve beyin cerrahisi alanlarında birçok ameliyat durma noktasına geldi. Tıbbi malzeme tedarikçiliği yapan firmalar listede belirlenen fiyatların maliyetin bile çok altında kalması üzerine hastanelere malzeme vermeme kararı aldı. Fiyattan dolayı hiçbir ithalatçı firma da bu ürünleri getirmiyor. Düzenlenen ihalelere girmiyor. Acil olan ameliyatlar şimdilik zor koşullarda yapılsa bile komplike ve büyük ameliyatlar yapılamaz halde.” dedi.

Son yıllarda SGK’nin hastanelere ödediği ücretlerde bir artış yapılmamışken ameliyatlarda kullanılan malzemelerde yüksek oranda fiyatlarda düşüş yapılmasıyla hastaların sağlığının tehlikeye atıldığını ileri süren Aydın Tabip Odası Başkanı Metin Aydın, “Sağlık hizmetlerinde kullanılan tıbbi malzeme gider payı, tüm işletme giderlerinin yaklaşık yüzde 20-40'ı civarında olmakta. Bazı özel işlemlerde bu oran yüzde 80'lere ulaşabilmektedir. Şu anda Türkiye'de tüm sağlık harcamaları içinde tıbbi malzemelerin payı yüzde 3,8 (3 milyar TL). Sağlıkta dönüşümle birlikte özellikle Kamu Hastane Birlikleri (KHB) uygulaması ile birlikte yapılan tüm tıbbi işlemler, kâr zarar üzerinden değerlendiriliyor. Kalite dışlanıyor, başarı sadece sayılara endeksleniyor. KHB yöneticilerinin başarısı da bu işletmelerin kârlılığına göre tespit ediliyor. Hastane yöneticileri zaten hastanelere en ucuz, dolayısı ile en kalitesiz tıbbi malzemeleri alma yarışına girmiş durumda. Bu kalitesiz malzemeler, sağlık hizmetlerinde büyük risk taşımaktadır. Bu kalitesiz tıbbi malzemeler nedeni ile ameliyatlarda dikiş atarken kırılan iğneler, kopan iplikler, laparoskopide karın içinde parçalanan trokarlar, damar içinde kopan anjiyo telleri, daha hastaneden çıkmadan düşen diş dolguları, kalitesiz lensten dolayı gözü kör olan hasta vakalarının sıklığı giderek artmaktadır. Malzeme seçiminde hekimlerin söz hakkı kalmamıştır. Hastane yöneticileri, kendi başarıları ve işletmeleri daha kârlı yapma hedefi doğrultusunda, yapılan ihalelerde en düşük fiyatı veren firmaya tıbbi malzeme ihalelerini verme durumunda kalmaktadır. İhaleler hasta odaklı değil, kâr odaklı olduğu için en ucuz fiyatı veren firmaya ihaleler verilir hale gelince meydan, kalitesiz malzeme ithal eden şirketlere kaldı. Merdivenaltı pek çok şirket, Çin'de düşük maliyetli kalitesiz malzeme üretimi yaptırıp bunlarla ihalelere girip alıyorlar. Türkiye'de şu anda bu malzemelerin kalitesini ölçecek laboratuvar yok.” ifadelerini kullandı.

Ameliyatlarda kullanılan malzemelerin en azından üç beş yıl denenmiş olması gerekirken laboratuvar ve mevzuat eksikliği nedeni ile ancak ameliyat anında hekimler tarafından denenir halde geldiğini aktaran Aydın, “Bu kalitesiz malzemeler, hasta sağlığı için ciddi tehlike oluşturmaktadır. Kalitesiz malzemeler nedeniyle çıkan sorunları düzeltmek çok daha pahalıya mal oluyor. Komplikasyonları düzeltmek için 5 kat daha fazla harcama yapılmaktadır. İhalelerde kaliteden çok fiyat unsurunun ön plana çıkması ve kalitesiz cihazların, malzemelerin ülke pazarına rahatlıkla girebilmesi, hastanelerin kalitesiz malzemeler deposuna dönmesine sebep olmaktadır. KHB kurumu, bu kalitesiz malzemelerin yarattığı komplikasyonlar, hastane yönetimlerinde başarılı olmak için daha ucuz malzeme alımlarında yaşanan ihale usulsüzlükler nedeni ile 2012-2013 yıllarında 707 firmaya ihaleye girmeme ve ithalat yapmama yasağı getirdi. Şu anda Sağlıkta Dönüşüm'ün meydan getirdiği kirli, kalitesiz, hastaların sağlığını dışlayan, her şeyi paraya endeksleyen sağlık hizmet sunumu mevcutken 1 Ekim 2014'ten itibaren daha fazla kâr hırsı nedeni ile hastaların sağlığını tamamen bozacak, kaliteli sağlık hizmeti alımını engelleyecek, komplikasyonların artmasına sebep olacak, meydanın kalitesiz tıbbi malzeme bırakılmasına sebep olacak, malzemelerin fiyatlarında yüzde 80'e varan düşüşlerin yapılması anlaşılır gibi değil.” şeklinde konuştu. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.