Madenden Kurtulan İşçi: Yemeği Dışarıda Yeseydik Kimsenin Burnu Kanamayacaktı

Madenden Kurtulan İşçi: Yemeği Dışarıda Yeseydik Kimsenin Burnu Kanamayacaktı

Karaman'ın Ermenek ilçesi Pamuklu köyü yakınlarında bulunan Has Şekerler Linyit Kömür İşletmesi'nde meydana gelen su patlaması sonucu çok sayıda kişi yer altında mahsur kaldı. Patlamadan sağ kurtulan iki işçi, Soma yasasından sonra şirket...

Karaman'ın Ermenek ilçesi Pamuklu köyü yakınlarında bulunan Has Şekerler Linyit Kömür İşletmesi'nde meydana gelen su patlaması sonucu çok sayıda kişi yer altında mahsur kaldı. Patlamadan sağ kurtulan iki işçi, Soma yasasından sonra şirket sahiplerinin işçilere büyük zorluklar çıkardığını ifade etti. İşçiler, yasa öncesinde öğle yemeklerinin dışarıda yenildiğini ancak bir haftadır şirketin işçilere öğle yemeği için dışarı çıkmayı yasakladığını aktarak, "Öğle yemeği için dışarı çıksaydık bir kişinin bile bugün burnu kanamayacaktı." dedi.

SOMA YASASINDAN SONRA ŞİRKET DIŞARIDA YEMEĞİ YASAKLADI

Patlama anında yer altında bulunan işçilerden Kerim Pınarlı, olay anını şu şekilde anlattı: "Bir patlama sesi oldu ve fırtına eser gibi bir rüzgar oldu. Sonra bir anda pis gaz gelmeye başladı ve pis gaz gelince biz ilk önce göçük oldu zannettik. Arkadaşların yanına koştuk 'göçük oldu' diye. Arkadaşlar da bize 'Kaçın gelmeyin' diye seslendi. Vardiya çavuşunun gaz ölçüm makinası da ötmeye başlayınca pis havanın geldiğini anladık ve kaçmaya başladık. Bize 'kaçın' diyen arkadaşlar gelmeyince biz tekrar geri döndük. Ama gaz oranı yükselince bir tekrar gerisin geri kaçmaya başladık. Biz ‘nefeslik’ dediğimiz yerden desandereye çıktık su arkamızdan geldi. Su patlaması olduğunu artık biz orada anladık. Biz suyun patladığı yere yaklaşık 100 metre yakındık ama biz bir anda kaçtığımız için kurtulduk. Oyalansaydık biz de içerde kalabilirdik. Bize ‘kaçın gelmeyin’ diyen arkadaşlar herhalde orada kendilerini bir galeriye attılar. Onlar da bu kadar suyun geleceğini tahmin edemediler. Kendilerini en yakın odaya attılar biz öyle tahmin ediyoruz."

"YEMEK SAATİNDE DIŞARIDA OLSAYDIK KİMSENİN BURNU KANAMAYACAKTI"

Soma yasasından sonra maaşlarına zam yapıldığını, ancak şirketin bu zamlar sonrası kendilerine bir çok zorluk çıkardığını anlattı. Pınarlı, şirketin karşıladığı öğle yemeği masrafının önce kendilerine yıkıldığını, bunun yanı sıra öğle yemeklerinin dışarıda yenirken yer altında yapılma düzeninin dayatıldığını vurguladı.

Pınarlı, şunları söyledi: "Soma yasasından sonra devlet bize iki asgari ücret zam verdi. Bu zamdan sonra patronlar bazı zorluklar çıkarmaya başladı. Ulaşım servis hakkımız alındı, bize yüklendi. Servis ücreti bize yüklendi. Soma olayından sonra çıkan yasadan önce biz öğle yemeğimizi dışarıda yiyorduk. Dışarıda yemekhanemiz vardı. Ama Soma yasasından sonra patronlar 'Yemek kendinizden olacak, servis kendinizden olacak, dışarıda yemek yenmeyecek, ocakta yemek yenecek' dediler. Biz önce kabul etmedik. Eski düzende devam etmek istedik. Ama bazı arkadaşlar kabul etti ve sonra bizde kabul etmek zorunda kaldık. Sonra tekrar çalışmaya başladık. Yani yemek saatinde biz dışarıda olsaydık bu olayda kimsenin burnu kanamayacaktı."

"VARDİYA DEFTERİNE GÖRE İÇERDE 24 KİŞİ VAR"

Pınarlı, saat 12.05 sularında gerçekleşen patlamanın yerin 350- 400 metre derinliğinde olduğunu aktardı. Pınarlı, "Ben 1. 5 yıldır çalışıyorum. Burada derinlik 350- 400 metre kadar var. Saat 12.05'te patlama ani bir patlama oldu. Biz o sırada yemek yiyorduk. Burada eskiden bir kaç maden ocağı çalışmış. Muhtemelen o eski kömürlerin boş kalan galerine dolan sularından kaynaklanan bir patlama olduğunu düşünüyoruz biz. Muhtemelen o. Temiz surada gaz olmaz, bizim madende hava temizdi. Bu güne kadar su patlaması yaşanmamıştı. Biz aşağıda 30-34 kişi vardık vardiyada. Sadece 5-6 arkadaş kurtulduk. Bizim vardiya defterinden hesabımıza göre 22-23 kişi var. Biz 6 kişi bir yerden 2 arkadaş da başka bir bacadan çıkmış. Yani kurtulan 8 kişiyiz.

"İÇERDEKİ ARKADAŞLARIMIZ 'KAÇIN' DEDİ ÖYLE KURTULDUK

"Bir patlama sesi oldu ve fırtına eser gibi bir rüzgar oldu. Sonra bir anda pis gaz gelmeye başladı ve pis gaz gelince biz ilk önce göçük oldu zannettik. Arkadaşların yanına koştuk göçük oldu diye. Arkadaşlar da bize 'Kaçın gelmeyin' diye seslendi. Vardiya çavuşunun gaz ölçüm makinası da ötmeye başlayınca pis havanın geldiğini anladık ve kaçmaya başladık. Bize 'kaçın' diyen arkadaşlar gelmeyince biz tekrar geri döndük. Ama gaz oranı yükselince bir tekrar gerisin geri kaçmaya başladık. Biz ‘nefeslik’ dediğimiz yerden desandereye çıktık su arkamızdan geldi. Su patlaması olduğunu artık biz orada anladık. Biz suyun patladığı yere yaklaşık 100 metre yakındık ama biz bir anda kaçtığımız için kurtulduk. Oyalansaydık biz de içerde kalabilirdik. Bize ‘kaçın gelmeyin’ diyen arkadaşlar herhalde orada kendilerini bir galeriye attılar. Onlar da bu kadar suyun geleceğini tahmin edemediler. Kendilerini en yakın odaya attılar biz öyle tahmin ediyoruz."

SOMA YASASINDAN SONRA PATRONLAR BİZE YÜKLENDİ

Kurtulan işçilerden Ali Gündoğdu ise şunları söyledi: "Soma olayından sonra çıkan yasadan önce biz öğle yemeğimizi dışarıda yiyorduk. Dışarıda yemekhanemiz vardı. Ama Soma yasasından sonra patronlar 'Yemek kendinizden olacak, servis kendinizden olacak, dışarıda yemek yenmeyecek, ocakta yemek yenecek' dediler. Biz önce kabul etmedik. Eski düzende devam etmek istedik. Ama bazı arkadaşlar kabul etti ve sonra bizde kabul etmek zorunda kaldık. Sonra tekrar çalışmaya başladık. Yani yemek saatinde biz dışarıda olsaydık bu olayda kimsenin burnu kanamayacaktı.

CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.