Kut'ta Alman ihaneti

Kut'ta Alman ihaneti

Prof. DR. Caner Arabacı, Kut’ta yeryüzünde karizması çizilen, süngüsü eğilen İngilizler’i Osmanlı Ordusu’nda “ipin ucu Almanların eline” geçince, Alman komutanların kurtardığını söyledi

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Salı Sohbeti’nde, Çanakkale Zaferi’nden sonra Türk ordularının kazandığı en büyük zafer olan  ve İngilizler’in bir kere daha hüsrana uğratıldığı Kutu’l-Amara Zaferi konuşuldu. Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Caner Arabacı, Konya İl Halk Kütüphanesi’ndeki sohbetinde, Kut Zaferi’nin öncesi ve sonrasında meydana gelen ve bilinmeyen gelişmeler ile gerçekleri anlattı. Kut Zaferi’nin 29 Nisan 1916’da kazanıldığını ve üzerinden 100 yıl geçtiğini kaydeden Prof. Dr. Caner Arabacı, “Kut, Bağdat’la Basra arasında ve Dicle üzerinde bir yerde. Kut’u bir mevzi ve bölge savaşı gibi görmemek lâzım. Kut zaferi gerçekten Çanakkale’nin bir benzeri. Irak toprakları asırlar boyunca Türkiye’nin üç vilayetinden oluşan topraklar. Yâni Musul Vilâyeti, Hatta Musul zaman zaman Hakkari’nin de bağlandığı bir vilayettir. Irak kanımızın, suyumuzun, toprağımızın, canımızın karıştığı bir bölge. İki nehrin suladığı verimli toprakların bulunduğu ve bereketli hilâlin ortasında yer alan bir ülke. Irak’la bizim kültürel bağımız var, medeniyet olarak bağımız var ve insan unsuru olarak bağımız var.” dedi.

“İPİN UCU ALMANLARIN ELİNDE”

Konuşmasına “Irak’taki bu verimlilik, mümbitlik emperyalist ülkelerin öteden bu yana hep dikkatini çekmiş.  Nasıl çekmiş? Meselâ, İngiliz Lynch şirketi Irak’ta çok eskiden bu yana faaliyet göstermiş. Yâni Osmanlı devletinin son zamanları İngilizler, İzmir ile Aydın arasına tren yolu yaparlar. Hatta bunu bazı araştırmacılarımız emperyalizmin Türkiye’ye girişi olarak 1865’i değerlendirirler” şeklinde devam eden Prof. Dr. Arabacı,  Kut’un stratejik önemine değindikten sonra Osmanlı’nın, Basra’da bulunan 12’inci ve 13’üncü Kolordu’yu buradan alarak başka bölgelere kaydırılmasıyla birlikte Irak’ın resmen düşman saldırısı haline getirildiğini söyledi.

KUT’TA ALMAN İHANETİ

Sohbetten sonra dinleyicilerden gelen soruları da cevaplandıran tarihçi Caner Arabacı, “Madem Kut’ta böylesine büyük bir zafer kazandık. Öyleyse Bağdat, Basra, Kut, Musul neden elimizden çıktı?” sorusuna şu cevabı verdi:   “İşin bam teli burada. İngilizler Bağdat’ı 1917’nin Mart’ında işgal etti. 6 Kasım 1918’de de Musul işgal edildi.  İşgal taa Anadolu’ya kadar uzandı. Zaferin ardından yapılacak olan ise, kalan düşmanı takip ederek tamamen yok etmektir. Zaferin ardından düşmanın toparlanmasına izin verirseniz, zafer de güme gider. Mehmetçiğin kanı da boşa gider. Ne oluyor biliyor musunuz? Osmanlı Umumi Karargâhına hakim olan Almanlar, Enver’i kullanarak Halil Paşa’ya oradan iki tümenini ayır 600 km. öteye İran/Hamedan’a gönder. Halil Paşa diyor ki Güney’de 100 bin süngü var. İngilizler ise 120 bin askerimiz hazır bekliyordu diyorlar. İngilizler yenilgiyi bile kabullenmiyorlar. Çünkü Kut’taki yenilgi İngilizlerin prestijini yeryüzünde sıfır (o) hale getiriyor. Yenilmez İngiliz gücü yenilir oluyor. Bütün dünyadaki İngiliz saadet zinciri, sömürge imparatorluğu çok büyük darbe alıyor. Onun için İngilizlerin süngüsü düşüyor, şapkası öne eğiliyor. Böyle bir zaferin iyi değerlendirilip İngilizler’in Irak’tan tamamen çıkartılması lâzım."

KUT ZAFERİ KUTLAMALARI

Kut zaferi kutlamalarıyla ilgili bir soruyu cevaplandırırken de şunları dile getirdi: “Kut Zaferini 30 yıl kutluyoruz. Kutlamaya 1916’dan itibaren dualarla ve Fatihalarla birlikte başlanıyor. 1916’dan itibaren askeri birliklerde 1946’ya kadar kutlanıyor. İşin özü şu: 1946’da İngilizler bize Muavenet diye bir muhrip satıyorlar. Muhribin ardından iki ayrı gemi ve bir muhrip daha satıyorlar. Ve o dönem ricaları şu: İngilizleri inciten Kut Zaferi’nin kutlanmaması. 1946’dan sonra kutlamayı bırakıyoruz. Bu bir aşağılık kompleksinin sonucudur. O dönem Türkiye, İngiliz emperyalizminin nüfuz alanından Amerika Birleşik Devletleri’nin nüfuz alanına geçtiği dönemdir. Şu kadar söylesem ayıp olur mu bilmiyorum. Bizim okumuş zümremizde İngilizler için kavm-i necip bakışı vardır. Ve okumuş zümremizin büyük bir kesiminde İngiliz Muhipliği vardır. “ Arabacı, Kut Zaferi’nin günümüzde kutlanmasının öneminde değinerek sözlerini şöyle tamamladı: “Bu tür zaferleri anma topluma bir ruh verir. Atalarımız yaptı biz de yapabiliriz. En olumsuz zamanlarda bile bir diriliş iklimi sunar.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.