Konyaspor’dan bir Skubic efsanesi geçti
Konyaspor dün Hatayspor karşısında son iç saha maçına çıktı. Her açıdan duygusal maçtı. Bir taraftan Ahmet Çalık gibi dünyalar iyisi bir futbolcumuzun ani vefatı, gönül kırgınlıklarıyla ve diğer taraftan vedalarla geçen bir sezon…
**
2015-2016 sezonun ikinci yarısında Aykut Kocaman’ın raporuyla Konyaspor’a transfer olan Slovenyalı futbolcumuz Nejc Skubic, 7 yıl sonra futbola veda etme kararı kaldı ve jubilesini dün Konyaspor’da yaptı
**
7 sezon boyunca 254 maça çıkan savunma oyuncusu olmasına 19 gol ve 30 asiste imza atan Skubic, Konyaspor’da en uzun süre futbol oynayan yabancı futbolcu olarak tarihe geçti.
**
Skubic’e yabancı futbolcu demek içimden gelmiyor. O bizden daha fazla içimizden biri oldu. Birileri en kötü günümüzde para için bu takımı, şehri ve taraftarı yarı yolda bırakırken, Skubic ile iyi günde de kötü günde hep beraberdik…Efsaneler arasına adını yazdırdı…
**
Konyaspor’da 7 sezon futbol oynamak 10 sezona bedeldi. 33 yaşında futbolu bırakma kararı alması tartışılsa da Skubic’i yakından tanıyan biri olarak onun aileye verdiği önemi çok iyi biliyorum…Kararına saygı duymak gerekiyor…
**
Skubic’in Domzale’den Konyaspor’a transfer süreci biraz sancılı olmuştu. Efsane Teknik Direktörlerimizden Aykut Kocaman’ın ısrarla Nejc Skubic ve Barry Dougles’i istemesine o zamanki yönetim karşı çıkmıştı…
**
Slovenya ve Polonya ligi gibi kalitesiz liglerden futbolcu mu transfer edilir? Diye Aykut hocaya tepki göstermişlerdi. Aykut hocanın Konyaspor’a kazandırdığı güzelliklerden biri de Skubic’dir…
**
Skubic ile tanışmam ise 2016 yılında Portekiz’de oynanan ve 3-1 kaybettiğimiz Braga-Konyaspor maçından sonra oldu. Konyaspor tarihinin UEFA Avrupa liglerinde ilk kırmızı kart gören oyuncusu olarak da tarihi geçmişti o gün…
**
Maçtan sonra futbolcularla birlikte havalimanında Konya’ya dönüş için bekliyordu. Skubic, başını iki elinin arasına almış, tek başına üzgün bir şekilde bekliyordu…
**
Yanına gittim ve Slovence selamladım ve nasılsın Nejc? Diye sordum. Gramer hatalarıyla dolu Slovence cümleler kurmama şaşırmıştı… Slovence’yi nereden bildiğimi sormuştu ilk başta…
**
Konya gibi bir yerde İngilizce’nin bile doğru düzgün konuşulmadığı bir şehirde yerel bir gazetecinin Slovence gibi dünyanın en az konuşulan dillerinden birinin bozuk da olması onu şaşırtmıştı… Sonra ona kendi hikayemi anlattım…
**
1 saat boyunca havalimanında sohbet ettik. Telefonlarımızı aldık. Birkaç ay sonra eşi Jusa hanım ile bizi ziyarete geldiler, annesi ile Kasımpaşa ile oynanan Türkiye Kupası maçını bile izlemiştik ailecek…
Türkiye Kupası maçından öncesi kendisiyle ilk röportajımızı yaptık…Röportajın Türkiye Kupası maçından sonra yayınlanmasını rica etti. Eskişehir’de Başakşehir ile oynadığımız Türkiye Kupası maçında son penaltıyı kullanmak için topun maçına Skubic gelmişti…
**
O an “Allah’ım inşallah bu gol olur” diye dua ettim. Skubic o penaltıyı kaçırırsa sadece kupa değil röportaj da tehlikeye girecekti… O an Skubic’in penaltıyı gole çevirmesi ve kalece Serkan’a koşması sadece taraftarlar için değil benim için unutulmaz bir andı…
**
Konyaspor’un Türkiye Kupası’nı kazanmasının ardından röportajı da gazetemiz de yayınladık. Skubic’in aynı gün oğlu Lan dünyaya geldi…Hayatında çifte mutluluk yaşamıştı…
**
Skubic Konyaspor’a ilk geldiği sezon Konyaspor 17 maçlık bir yenilmez serisi de yakalamıştı. Taraftarlar “Konyaspor’a uğur getirdi” diye yorumlar bile yapmaya başlamıştı…
**
Türkiye Kupası’nın ardından Süper Kupa’da da son dakikada kazanılan penaltıyı gole çeviren Skubic, Konyaspor tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Kriz zamanlarında hiç görevden kaçmadı…
**
2 yıl önce düşme hattındayken şampiyonluk mücadelesi veren Başakşehir’i 4-3 mağlup ettiğimiz maçta Skubic galibiyeti getiren gollerden birini atmıştı. O maçta gözyaşlarını tutamaması takıma olan aidiyetini göstermişti…
**
Dile kolay 7 yıl boyunca ciddi bir sakatlık yaşamadan, çok fazla cezalı duruma düşmeden 90 dakika boyunca Konyaspor’da top koşturmak. Skubic, zaman zaman performasında düşüşler yaşansa da Konyaspor’da istikrarın sembolüydü…
**
İlhan hoca ve Başkan Fatih Özgökçen son dakikaya kadar Skubic’in futbola devam etmesini istedi. Onlar da kendilerine göre haklıydı. Skubic gibi karakterli, istikrarlı ve hırslı bir futbolcu kolay yetişmiyor…
**
Skubic tüm ikna çabalarına rağmen futbolculuk kariyerini sonlandırma kararı aldı ve Hatayspor maçıyla futbola veda etti. Bu son maçta Skubic’i eşi Jusa, oğulları Lan ve May, kayınpderi Miha bey de yalnız bırakmadı…
**
Veda maçında Skubic’in ailesiyle bu duygusal maçı beraber izledik. Bir basın mensubu gibi değil bir taraftar, bir aile dostu olarak maçı takip ettim. Benim ve ailem için de duygusal bir maç oldu…
**
Taraftarın Skubic’i ne kadar sevdiğini ve ailesinden biri gibi gördüğüne birkez daha şahit oldum. Bir taraftarımız Skubic’in kara kalem resmini çizip, ona hediye etmiş. Jusa hanım bu resim evimizin en özel yerinde asılı olacak dedi.. Yunus Emre kardeşimizi kutluyorum…
**
Skubic, Konyaspor’a bir efsane olarak veda etti. Skubic sadece iyi bir futbolcu değil, iyi bir aile babası ve dört dörtlük bir insandı. Konyaspor taraftarının tüm futbolseverlerin onu çok iyi anılarla hatırlayacağından şüphem yok…
**
Konya onun ve ailesinin ikinci memleketi oldu. Oğlu Lan Türkçe’yi Konya aksanıyla konuşuyor. Kayınpederi Miha bey Türk çayını çok seviyor. Skubic, bamya çorbasına bayılıyor…
**
Uzun bir yazı oldu biliyorum. Skubic’e bundan sonraki hayatında başarılar diliyorum. Futboldaki başarısını iş hayatında da göstereceğine eminim. Dürüstlüğünden, karakterli kişiliğinden ve disiplinli yaşam tarzından asla taviz vermeyeceğine de inanıyorum…Yolun açık olsun Skuba
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.