Konya, Konya olalı böyle bir güzelliği yaşamamıştı...

Tabi ki, sportif anlamda...

Türk ve Konya futboluna, atletizmine, bisikletine ve tüm branşlara 65 yıldır hizmet veren stadımız, giderayak muhteşem bir futbol organizesine evsahipliği yaptı...

“Ziraat Türkiye Kupası Finali”nin Konya'da oynanması için adres gösteren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç'a, Gençlik ve Spor Bakanlığı Müsteşarı Faruk Özçelik'e ve bu işin hamallığını yapan Spor Genel Müdürü ve TFF 2. Başkan vekili Mehmet Baykan'a, bu şehirde yaşayan bir insan, bir spor adamı olarak teşekkür etmek boynumun ya da boynumuzun borcu olsa gerek...

Konya'ya hem sportif anlamda, hem de ekonomik anlamda bir katma değer sundular...

Bunları görmezden gelirsek çarpılırız...

Sağolsunlar, varolsunlar...

Konya'ya bir şey değil, çok şey kazandırdılar...

“Helal olsun”dan başka ne diyebilirim ki...

xxx

Tabi ki, “Kupa Finali”nin oynandığı günün görünmez kahramanlarını da “es” geçmemek lazım...

Stadın hazırlanmasında, organizasyonda, gecenin bir yarısına kadar “arı” gibi çalışanlar vardı...

Valimiz Muammer Erol başta olmak üzere, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mustafa Elduran ve personeli, Emniyet Müdürü Hüseyin Namal ve polisimiz, TFF'nin, ASKF'nin, TSYD'nin Torku Konyaspor'un çalışanları ile Anadolu Selçukluspor Başkanı Mehmet Günbaş'ı da unutmamak lazım...

Unuttuklarımız haklarını helal etsinler...

Kusursuz evsahipliği yapma noktasında, onların da emekleri Konya adına artı oldu...

Sağolsunlar...

xxx

Meseleye biraz ekonomik anlamda bakmak istiyorum...

Böyle organizasyonlar sadece sportif anlamda değerlendirilmemelidir...

İşin ekonomik boyutu ve şehrin tanıtımı anlamında da büyük değer taşır...

Nereden bakılırsa bakılsın, maçın oynandığı gün dışarıdan Konya'ya 20 bine yakın insan geldi...

Bu insanlar, bu şehirde yemek yediler, bu şehrin otellerinde konakladılar...

Simitçimiz, sucumuz, büfecimiz, hediyelik eşyacımız kazandı...

Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birlik Başkanı Ali Osman Karamercan'da aynı düşüncede...

“Konya adına Ramazan Bayramı veya Kurban Bayramı arifesi gibiydi. Konya’mız bir hayli hareketliydi. Özellikle bizim gibi küçük esnaf; lokantacımız olsun, taksicimiz olsun, simitçimiz, bakkalımız, büfemiz, hediyelik eşyacımız, tüm Konya dolu dolu bir gün yaşadı. Çok şükür iyi bir iş günü oldu” derken gözlerinin içi gülüyordu Karamercan'ın...

xxx

Karamercan'ın altını çizdiği Konyaspor gerçeğini de burada belirtmek isterim...

“Konyaspor’a Konyalılar olarak, halk olarak sahip çıkmamız lazım. Konya Büyükşehir Belediye Başkanımız ne kadar bu kulübe sahip çıkıyorsa bizde en az o kadar bu kulübe destek olmalıyız. KTO, KSO, KTB, AKTİSAD, MÜSİAD, Esnaf Odaları Birliği de, bu takıma sahip çıkmalıdır” diyor Karamercan...

Haksız da sayılmaz...

Biz yıllardır bağırıyoruz...

Konyaspor bu şehrin “vizyon”udur, “misyon”udur diye...

Dahası Konya'nın “bacasız fabrikası” diyerek, nefesimizi tükettik...

Ne acıdır ki, bu şehrin dünyaya açılan pencerisini, sırtlarında “kambur” gibi gördüler, Konya'da doğup, Konya'da doyanlar...

Herşeye rağmen, bir futbol, bir spor şehridir Konya...

Sorun şehirde değil, şehirde yaşayanlarda...

Sorun şehrin organize olamamasında da değil, sorun şehirde yaşayanların organize olamamasında...

Neyse...

Yazılıp çizilicek çok şey var, ama “Dam alçak değnek kalkmaz.”