Konyalı avukat çok kıymetli eseri müzayedede satın aldı

Konyalı avukat çok kıymetli eseri müzayedede satın aldı

Konya'da kıymetli eserin bir müzayadede kanuna aykırı bir şekilde satıldığı iddia edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı müzayedeye ilişkin inceleme başlattı. Müzayede şirketi ise iddiaları kabul etmedi

1.Dünya Savaşı sırasında Filistinli cephesine gönüllü olarak katılan Mevlevi Alayı'na ait mühür internet üzerinden açık artırmayla satıldı. Mevlevi Alayı Mührü’nün Konya ve Mevlevilik kültürü açısından tarihsel bir önemi bulunuyor. Mevlevi Alayı Mührü müzayedede kanuna aykırı bir şekilde satıldığı iddia edildi. Müzayede şirketi ise eserin etnografik bir eser olduğunu belirterek, eserin satışında kanunen bir engel olmadığını savundu. Müzayedenin ilgili kurumların izni olmadan düzenlendiği öğrenildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Yahya Coşkun müzayedeye ilişkin inceleme başlattı. Tarihi Mevlevi Alayı Mührünü ise Konyalı bir avukat satın aldı.

mucahidini-mevleviye-alayi-6.jpg

MANİPÜLATİF BİR ŞEKİLDE SATMAYA ÇALIŞTILAR

Derviş Ahmet Kültür ve Sanat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Aybek ise Mücâhidîn-i Mevleviyye Alayı’na ait tek mührün özel bir müzayede şirketinin internet sitesi üzerinden kanuna aykırı bir şekilde satışa çıkarıldığını iddia etti.

d5a6655d4af046dba8ccdf7e5474abf6.jpg

  Satışa çıkarılan mührün çeşitli açılardan fotoğraflarının yüklendiğini kaydeden Aybek, “Derviş Ahmet Kültür ve Sanat Derneği tarafından yaptırılan incelemelerde mührün üzerinde “sol kısım Mücahidin-i Mevleviyye Alay, sağ kısım Karargâh Kumandanlığı” yazdığı tespit edilmiştir. Bunun üzerine şirketle irtibata geçerek müzayedeyi iptal etmeleri gerektiği kendilerine bildirilmiştir. Ancak şirket müzayedeyi manipülatif şekilde sürdürmüş ve derneğimizin hassasiyetini de paraya çevirmeye çalışacağı düşüncesiyle mührün fiyatını açık artırma süresi dolmasına rağmen sahte peyler sürerek 40.000 TL’ye kadar yükseltmiştir ve halen tüm uyarılarımıza rağmen yüksek bedelle satmaya çalışmaktadır” dedi.

b8a141ec5d62470ebcd19536f850a197.jpg

ESER ACİLEN DEVLET HİMAYESİNE ALINMALI

Yasal olarak bu eserin satışının yasak olduğunu ve söz konusu eserin acilen devlet himayesine alınması çağrısında bulunan Aybek, şunları kaydetti: “Yasal Mahiyeti Söz konusu mühür Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun Üçüncü Bölümünde belirtilen “Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve Tabiat Varlıkları” kısmında belirtilen 23.maddenin b fıkrasındaki tarife girmektedir.

4738eeeafc91471885127271dcd6bd0b-1.jpg

Bu fıkrada satışı yasak olan varlıklardan bir kısmı şöyle tarif edilmektedir; “Milli tarihimizdeki önemleri sebebiyle, Millî Mücadele ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna ait tarihi değer taşıyan belge ve eşyalar…” Vatan mücadelesi için çarpışan Mevlevi alaylarının en büyük hem nadir hem de belki de tek belgesi niteliğindeki bu mührün bu madde uyarınca parasal kaygıdan başka amacı olmayan bu ellerden kurtarılıp acilen devlet korumasına alınması gerekmektedir. Söz konusu mührün acilen devlet himayesine alınıp, Konya şehrinde bulunan Mevlâna Müzesi’nde kalıcı sergiye alınmasını talep etmekteyiz. Söz konusu mühür asırlar boyunca Türk gençlerine milli mücadele seferberliği konusunda ilham verici mahiyette bir belgedir. Mevlevilik ile alakası da düşünüldüğünde söz konusu belgenin, Mevlevi kültürünü temsil eden en önemli müze olan Mevlâna Müzesine kazandırılmasının son derece önemli olduğu derneğimizce değerlendirilmektedir.”

“ESERİN SATIŞINDA KANUNEN BİR ENGEL YOK”

Müzayede şirketi yetkilileri ise eserin etnografik bir eser olduğuna dikkat çekerek, şu açıklamayı yaptı: “Mevlevi Alayı Mührü kültür varlığı değil. Etnografik bir eser olduğu için satışında kanunen bir engel yok. Hiçbir alayın tek bir mührü yok. Böyle bir eser ilk defa müzayedede satışa çıkartıldı. Konya’dan bir kişi bu eseri 30 bin TL’ye satın aldı.”

MÜCÂHİDÎN-İ MEVLEVİYYE ALAYI NEDİR?

 Mücâhidîn-i Mevleviyye Alayı, 1.Dünya Savaşı sırasında Padişah Sultan I. Reşad’ın daveti ve Mevlevilerinde gönüllü olmalarıyla kurulmuş olan birliğin ismidir. "Cihad-ı Mukaddes" göreviyle çağırılan Mevlevilerin lideri olarak Konya Mevlâna Dergâhı Şeyhi Veled Çelebi seçildi. Veled Çelebi'den gönüllü Mevlevi alayı oluşturması istendi ve Mücahid-i Mevleviye komutanlığına atandı. Veled Çelebi 3 yıl boyunca albay olarak bu alaya komuta etti ve Şam'da yaşadı. Alay'a 47 Mevlevihane'den 1026 kişi katılmıştı. Şam'a varan alay Cebel-i Lübnan'da karargâhı olan 4. ordunun emrine verildi. Cepheye gitmeyen Mevleviler merkezde ve birliklerde çeşitli görevler yaptılar. Özellikle askerlere manevi destek vermeleri en önemli görevleriydi. 3 sene boyunca askerlere moral desteği vermek, maneviyatlarını yüksek tutmak için cephede kaldılar.

İBRAHİM BÜYÜKEKEN

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum