Recep Çınar

Recep Çınar

Konya çok mutlu

Konya çok mutlu

Müsabakanın karakolda bitmemesinin öncelikli nedeni hakem Cüneyt Çakır'dı...

Çaldıkları ve çalmadıkları ile...

Ne İsa'ya ne de Musa'ya yaranabilme çabaları, belki de nevri dönecek oyuncuları frenledi de, maç karakolda bitmedi...

Çünkü, Fenerli oyuncuların ve teknik adamların ahlaktan ve futbol aklından yoksun, maçı karakola taşıma çabalarına engel oldu...

Bize göre iyi, rakibe göre kötü bir maç yönetmedi...

Aykut kocaman'ın de söylediği gibi biraz eyyam, biraz ortadan, karakolda bitecek maçı sahada bitirdi...

Hakemleri yazmak sona kalınca, meramımızı iki kelime ile anlatamıyorduk...

Yazıya hakemle başlamamın nedeni bu...

Değilse maçın önüne geçtiğinden filan değil...

Hazımsız rakibin oyuncuları ve teknik diröktörü, biraz eyyam, biraz ortadan bir yönetimle sakinleştirilebilirdi...

Cüneyt Çakır'da öyle yaptı...

Neyse...

Biz maça gelelim...

Maçın başında Skubiç-Ömer Ali ortaklığı ile gelişen pozisyonda, Bulgar oyuncu Rangelov'un müthiş koşusu sonrası topu önünde bulması ve vuruşu ile gelen gol maçın renkli geçeceğinin müjdesi oldu...

Nitekim öyle de oldu...

Kocaman'ın Rangelov'la başlaması isabet oldu...

Ofansif zenginlik için Rangelov'un dirrekt olması gerektiği gibi...

Hücum oyuncu zaruretinin söyledi bu...

Rangelov bu iş için biçilmiş kaftan...

Elde böyle bir oyuncu varken kullanmak, doğru bir futbol aklı...

1-0 geriye düşen Fenerbahçe'nin Mehmet Uslu'nun bulunduğu taraftan kırmızı görmüş boğa gibi saldırmasını anlayabiliyorum...

Douglas'ın sıkıntısında forma bulan bu oyuncunun maç eksiği, Fenerlilerin ekmeğine yağ sürmedi, ama yürekleri ağıza getirmedi değil...

Rakibin golünün o taraftan değil de, maçın en iyi adamlarından Skubiç tarafından gelmesi ilginç oldu...

Baskı yediği anlarda bile Torku Konyaspor'lu oyuncuların sahada reaksiyonları, kale gibi duruşları ve rakibi ciddi manada tehdit etmeleri hafe alınmamalı...

85'de gelen Ali Çamdalı galibiyet golü de...

Çamdalı'nın golü, bu tehditler sonucunda geldi...

Torku Konyaspor büyük bir başarıya imza attı...

Bunu Fenerbahçe gibi şampiyonluk mücadelesi veren ve 150 milyorn avroluk bir ekibe karşı başardılar üstelik...

“Fenerbahçe” demişken, devam edelim...

Konya'da iyi iş ve olay çıkarmaya gücü yetmedi Fenerbahçe'nin...

Yeşil-beyazlılar, ne kadar dostum varsa, hepsini üzdü...

Dolayısıyla Kadıköy şimdi yaslı ve gözü yaşlı...

Sadece oradakiler değil, buradakiler de üzüntülü...

Kahroldular...

İslam Çupi’nin “Fenerbahçe Cumhuriyeti”nde de bayraklar yarıya indirildi mi, indirilmedi mi bilmiyorum...
Kısacası; Torku Konyaspor, Fenerbahçe'nin kazanmasına  izin vermedi, vermediği gibi de  şampiyonluk yolunda Beşiktaş'ın da ekmeğine bal sürmüş oldu...

Geçtik Fenerbahçe'yi...

Onlar düşünsün...

Biz bunun keyfini çıkaralım biraz...

Biraz da bizim cenahtan bahsedelim...

İsimleri önemli değil, Fenerbahçe'yi takip eden İstanbul'lu meslektaşlardan...

Hala Anadolu takımlarını “sütçü beygiri” gibi görenlerden...

İstanbul'daki hesapları Konya'da altüst oldu...

“Geçmiş olsun” dedim birisine, güldü...

Ve tebrik etti...

Ben mi?

Aldım kabul ettim...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Recep Çınar Arşivi