Kadınlarımız şanslı

Kadınlarımız şanslı

Dünya kadınlarını anlatan Konyalı gezginci Ali Sami Palaz, “Kadınlar, dünyanın her yerinde ağır işçi olarak görevliler. Bizim kadınlarımız ise, doğulu kadınlardan da batılı kadınlardan da Afrikalı kadınlardan da daha şanslı” dedi

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, “Köşe Bucak Dünya Gezi İzlenimleri” dolayısıyla dünyada kadınlar konuşuldu. Merkezi Konya'da olan ve iki ayda bir yayımlanan Köşe Bucak dergisinin sahibi ve editörü Ali Sami Palaz, Nepal, Afganistan ve Afrika ülkeleriyle ilgili izlenimlerini anlattı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne denk gelmesi dolayısıyla dünya kadınlarının yaşayışlarından sunumlu olarak kesitler sunan Konyalı gezginci Ali Sami Palaz, dünyayı gezmeye 1995 yılında Suriye’den başladığını ve 2010 yılından itibaren de iş amaçlı gezi yaptığını söyledi.

İl Halk Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen sohbette, “Ben okuyarak geziyorum. Gezdikçe de okuyorum. Bana göre gezerek okuyan ve okudukça gezendir bilen” diyen Palaz, “gezmek insana ne kazandırır?” sorusuna şu cevabı verdi: “Ben daha çok fıtratıma döndüm ve daha çok insan oldum. Daha çok şükreden, daha çok empati yapan, daha çok anlayışlı ve bakış açısı değişmiş, daha vicdanlı, kibirsiz, paylaşan birisi oluyorsunuz. Hayata bakış açınız çok değişiyor.” Gezgin olmanın zorluğunun da siparişler olduğunu belirten Palaz, gezilerde en rahatsız olduğu kesimin devlet adamları ve prensesler olduğunu kaydetti.

Palaz, gezgin ve turist arasındaki farkı da şu sözlerle dile getirdi: “Gezgin misafirdir. Turist ise müşteridir. Gezgin kendi görmek istediğini görür. Turist ise kendisine gösterileni görür.”

DÜNYADA KADINLAR

Konuşmasını dünyanın değişik coğrafya ve bölgelerinden kadın resimleri göstererek devam ettiren Palaz, kadınlarla ilgili şunları dile getirdi: “Dünyanın neresine giderseniz gidin özellikle mahrumiyet bölgeleri için söylüyorum, özellikle kadınlar su işinde görevliler sanki. Meselâ Afrika’da 20 km. su için bidonuyla giden kadınlar var. Kurumuş dere yataklarını kazıp oradan çıkan çamurlu suyu doldurup gelenler var.  Dolayısıyla su meselesi inanın dünyanın bir çok yerinde büyük bir mesele ve problem. Hatta Almanya’nın bazı yerlerinde bile. Kadınlar, dünyanın her yerinde ağır işçi olarak eve su temin etme konusunda görevliler.

Hindistan ve Nepal’da kadınlar banyolarını dışarda yapıyorlar. Çünkü evlerde banyoda su yok. Çocuğunu lavaboda yıkayanlar bile var. Kadınlar çamaşırlarını dere kenarlarında yıkıyorlar. Nepal’de çöpçü kadınlar var. Dünyanın her yerinde kadınlar çok ciddi şekilde çalışıyorlar. Afrika’da kadınlar ise; her şeyi başüstüne yapıyorlar. Kendi kilolarından fazla 25-50 kilo ağırlığında şeyleri başlarında taşıyorlar. Afganistan’da ise kadın olmak da insan olmak da çok zor. Afrika ve özellikle Afganistan’da 8 yaşındaki bir kız çocuğun çok ciddi bir sorumluluk alarak 5 tane küçük kardeşine baktığını gördüm. Bizim kadınlarımız ise, doğulu kadınlardan da batılı kadınlardan da Afrikalı kadınlardan da daha şanslı.”

DÜNYANIN ÇATISI NEPAL

Dünyanın çatısı Nepal’de ilginç gördüğü ölü yakma seanslarını da anlatan Palaz, Budizm, Hinduizm, tanrı ve tanrıçalar ile ölü yakma törenlerinden bahsetti. Pashupatinath Tapınağı’nda dünyanın diğer ülkelerinden gelen Hinduların ölülerinin sırası geldikçe 24 saat ve törenle yakıldığını kaydeden Palaz, Hindistan’da Kast Sistemi olduğu için devlet adamları ve bürokrat cesetlerinin yakıldığı bölgenin ayrı, zenginlerin ve fakirlerin yakıldığı yerlerin yakıldığı yerleri ayrı olduğunu söyledi.

Palaz, Kast sistemiyle ilgili olarak da şu açıklamayı yaptı: “Kast sisteminde din adamları, brahmanlar ve bilginler en üst sınıfta; sonra yöneticiler ve askerler; daha sonra tüccar, esnaf, sanatçı ve çiftçiler; en sonunda ise hizmetçiler var. Türkçe bilen Nepalli Hari, bize kimliğini ben şu kastanım diye göstermişti.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.