İnsan nasıl mutlu olur?
Çocukluğumuzda İstanbul, Ankara gibi 'büyük' şehirlerin fiyatlarını duyduğumuzda şaşırır, bir efsane gibi birbirimize anlatırdık. Bizde 25 bin lira, orada 100 bin lira...
**
Büyüdük... Hâlâ ucuz bir şehir olduğumuzu sanıyorduk. Çünkü kıyas yapma yeteneği elimizden alındı. Her gün bir manşetle ölüyor, diğer gün yeni bir manşetle diriliyoruz. Dün ne olmuştu bugün ne oldu diye kıyas yapamıyoruz. Gündemin içinde boğuluyoruz.
**
İstanbul'da ekmek fiyatına zam gelmiş... 300 gram ekmek 60 kuruş. Biz 250 gramını 70 kuruşa yiyoruz. Hayırdır inşallah... “Bizim ekmeğimiz özel. Konyalı ekmeğin en iyisini yemeye layık, bu yüzden en iyisini yapıyoruz.” Bir yanlışlık olmasın gramajlara felan bakın...
**
Geçtiğimiz haftalarda emlak vergilerine fahiş zamlar gelmiş ve bunu 'Merhaba' olarak duyurmuştuk. Suya gizli zam, ulaşıma zam, tabela vergilerine zam... Seçim afişlerinde 'mutlu insanlar' diye bir slogan vardı. İnsan nasıl mutlu olur?
**
Yapılan icraatlar takdir edilir fakat ulaşım, su, gıda gibi temel ihtiyaçlarda en pahalı il diye anılmak Konya'ya yakışmıyor. Tahıl ambarında en pahalı ekmeği vatandaşa sunmak yakışır mı?
**
Temel ihtiyaçlardan para kazanılması da düşünülemez. En az zararla, en ucuz ekmek, en ucuz su, en ucuz ulaşım derdinde olmalı, 'şehr-i emin' sıfatının hakkını vermeli başkanlar. “Asgari ücretle geçinmeye çalışan vatandaşın su parasını, emlak vergisini, ekmek parasını ben mi düşüneceğim?!” dememeli...
**
Önceki zamlarda hiç sesi çıkmadı yetkililerimizin. Muhâtabı başkasıymış gibi kapattılar kulaklarını. Geri adım atmadılar...
**
Yine öyle olmasın. Vatandaş maliyeti, girdi fiyatlarını bilmesin. Tablo ortada; buğday'ın membağında en pahalı ekmek yiyoruz. Bu sefer bir adım atın, alkışlayalım sizi. Ekmek fiyatlarına yeni bir 'düzenleme' yapın.
**
Bu vatandaş size güvendi, desteğini verdi. Karşılığı bu olmasın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.