Hayvancılığımız yok oldu
2016 ekonomik raporu yazı serisi
Hayvancılıkta da buğday üretiminde olduğu gibi aynı hatalı politikalar uygulanmıştır. Öyle ki daha önce canlı hayvan ve et ihraç eden Türkiye, 2010 yılında et ve canlı hayvan ithal etmek mecburiyetinde kalmıştır. 2010 yılında idrak ettiğimiz Kurban Bayramı’nda kurbanlık hayvan ithal eden Türkiye 2011 yılında da Kurban Bayramı için kurbanlık hayvan ithal etmekten kurtulamamıştır. 2012 yılında ise canlı hayvan ve et ithalatı devam etti. 2014’de de besi materyali dana ithalatına izin verildi.
2016 yılında 08.04.2016’da yayınlanan 1. kararname ile (8595 sayılı Bakanlar Kurulu kararı) 15.000 ton büyükbaş hayvan eti ve 03.05.2016’da 2. kararname ile (8794 sayılı Bakanlar Kurulu kararı) de 400.000 baş kasaplık ve 150.000 baş da damızlık büyükbaş hayvan ithalatına izin verildi. Ayrıca 8794 sayılı 2. Kararname ile 20.000 baş da canlı koyun ve keçi ithaline izin verilmiştir. Yani AK Parti hükümetlerinin “hayvancılığı geliştirdik” diye tüm övünmelerine rağmen halen canlı hayvan ithalatı da et ithalatı da devam ediyor.
Biz daha önceki raporumuzda da bu konu ile ilgili olarak görüşlerimizi açıklamıştık.
Aslında Türkiye’nin kırmızı et üretiminde bu duruma düşeceği Devlet Planlama Teşkilatı Dokuzuncu Beş Yıllık Kalkınma Planı Hayvancılık Özel İhtisas Komisyonu Raporu’nda açıkça kaydedilmiştir. Ama AK Parti yöneticileri kendi bürokratlarının hazırladıkları raporları bile inceleyip önlem almamakta, ülkeyi el yordamı ile idare etme cihetine gitmektedir.
Türkiye gibi tarımsal üretime müsait bir ülkede gerek bitkisel üretim ve gerekse hayvansal üretim niçin arzu edilen düzeyde değil? diye bir soru akla gelebilir. Bu sualin cevabı iktidarların uyguladığı tarım politikaları ile ilgilidir. Eğer uygulanan tarım politikaları çiftçinin gelir düzeyini arttıran milli politikalar ise tarımsal üretim artmaktadır. Yok, eğer uygulanan tarım politikaları çiftçinin gelir düzeyini arttırmayan IMF politikaları ise tarımsal üretim düşmektedir. Türkiye IMF politikalarını terk edip Milli Görüş politikalarını uygularsa üretim artar.
AK Parti iktidarları tarımsal üretimi artırmak üzere çiftçiye destek verildiğini her vesile ile ifade etmektedirler. Evet, yıllardan beri çiftçiye tarımsal destek veriliyor. Sadece AK Parti hükümetleri döneminde değil daha önceki hükümetler döneminde de çiftçiye tarımsal destek veriliyordu ve bu destek miktarları yıllık bütçelerde de Merkezi Yönetim Bütçe Giderleri arasında Tarımsal Destekleme Ödemeleri başlığı altında yer alıyordu.
Biz çiftçiye destek yapılmıyor demiyoruz. Biz bu desteklerin yetersiz olduğunu söylüyoruz. Geliniz son yıllarda bütçeden yapılan tarımsal destek miktarlarına bir göz atalım.
Dikkat edilirse bütçeden çiftçimize verilen destek yıllar itibariyle artmaktadır. Sadece 2009 yılında 2008 yılındakinden daha az tarımsal destek verilmiştir. 2010 yılındaki destek de 2008 yılındaki destek kadardır. Daha sonraki yıllarda da bütçeden yapılan tarımsal destekler artırılmıştır. Bütçeden tarıma yapılan bu destek miktarları azdır. AK Parti hükümetleri tarımsal üretimi teşvik amacıyla 2006 yılında kendi iktidarlarının çıkardığı 5488 sayılı Tarım Kanunu’nun 21. maddesinde belirtilen destek miktarı kadar ödeneği bütçeye koymamaktadırlar.
Yıllar itibariyle bütçeden yapılan tarımsal destek miktarları (Milyar TL)
2002 1.8
2003 2.8
2004 3.0
2005 3.7
2006 4.7
2007 5.5
2008 5.8
2009 4.5
2010 5.8
2011 7.0
2012 7.6
2013 8.7
2014 9.1
2015 10.0
2016 (Hedef) 11.6
Kanunda “Tarımsal desteklemelerin finansmanı” başlığı altındaki 21. maddede “…Bütçeden ayrılacak kaynak, Gayri Safi Milli Hasıla’nın yüzde birinden az olamaz.” hükmü yer almaktadır. Ama AK Parti iktidarları bu hükme hiç uymamaktadırlar.
Mesela 2015 yılında bütçeden tarıma ödenen destek miktarı 10.0 milyar TL’dir. Bu miktarı başta Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı olmak üzere hükümet başkanı ve diğer hükümet üyeleri “Çiftçimize 2015 yılında 10.0 milyar TL destek verdik” diyerek övünçle söylemektedirler. Ama şu bilinmelidir ki; kanun gereği olarak 2015’de verilmesi gereken destek miktarı en az 19.5 milyar TL olmalıydı.
Kaynak; Prof. Dr. Latif Öztek ve TUIK
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.