Hayatında Öğrenilmiş Çaresizlik Olmayan Bir Lider-1
Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca; 21. Yüzyılın yetiştirdiği önemli bilim adamlarından ve siyasi liderlerinden birisidir. Erbakan Hoca’nın hayatını üniversitedeki akademik hayatı ve siyasi hayatı olarak iki bölümde değerlendirebiliriz. Başarılarıyla kendisini ispatladığı akademik hayatı ile her türlü siyasi oyunlara karşı verdiği mücadeleci siyasi hayatı. Özellikle siyasi hayatı, öğrenilmiş çaresizliğe dönüştürmek isteyen güçlere karşı verdiği başarılı bir örnektir.
Nedir Bu Öğrenilmiş Çaresizlik?
“Kişinin herhangi bir konuda çok sayıda başarısızlığa uğraması ve bunu kabullenmesidir.” “Ne yaparsa yap, sonucun değiştirilemeyeceğine inanma, acı tecrübe yaşama.” demektir.
Başka ifade ile “Kartal doğup, kartal gibi yaşamak için hiçbir çaba göstermeme, hayatı kartal doğup tavuk gibi yaşamak zorunda kalmak.” demektir.
Avcının biri bir gün dağda bulduğu kartal yumurtasını, eve getirip kuluçkaya yatmış tavuğun altına koyar. Amaç bir de kartalının olmasıdır. Derken 21 gün sonra yumurtadaki civcivlerle birlikte avcının koyduğu yumurtadan da kartal çıkar.
Gel zaman git zaman civcivler büyümeye başlamış. Bizim kartal yavrusu içinden “Ben kartalım” der; fakat kendisiyle alay edilmesinden korktuğu için bu düşüncesini hiç kimseye açamaz. Bir süre sonra köyün üzerinde kartalların dolaştığını görür. Bizim küçük kartal uçan kartalları görünce kardeşlerine:
-“Ben bir kartalım.” der.
Kardeşleri:
- “Hayır, sen bir tavuksun; çünkü senin annen de kardeşlerin de tavuktur. Hem kartallar dağda yaşar ve havada uçarlar. Sense kümeste yaşayan ve uçmayan bir tavuksun.” derler.
Bizim küçük kartal da gücünün farkına varıp uçmayı denemek yerine, bazı insanlar gibi öğrenilmiş çaresizlik içinde etrafın sözüne bakar. “Evet, bir tavuğum,” diyerek kartal olarak doğduğu bu dünyada tavuk olarak yaşamaya devam eder ve tavuk olarak ölür. (Daha fazla bilgi için; Bilinçaltı Aptaldır Şakadan Anlamaz. M. Emin Karabacak, Tebeşir Yayınları, Konya 2012)
Kartal doğup kartal gibi yaşamak için Erbakan Hoca’nın hayatından öğreneceğimiz çok şeylerin olduğunu düşünüyorum.
Erbakan Hoca’nın siyasi hayatındaki yaşadıkları ve bu konudaki mücadelesi takdire şayandır. Siyasi hayatındaki mücadelesi, öğrenilmiş çaresizliği yenme konusunda bize, en güzel şekilde model olmuştur.
Erbakan Hoca’nın Siyasi Hayatında Bazı Önemli Noktalar:
…1965 yılında Profesör oldu, 1968 Mayıs’ında Odalar Birliği İdare Heyeti Üyesi, Mayıs 1969’da ise Odalar Birliği Genel Başkanı oldu. O zamanki Demirel Hükümeti, her türlü kanuni hükümleri hiçe sayarak polis zoruyla görevinden uzaklaştırdı.
Siyasete atılmaya karar verdi ve milletvekili adayı olmak için Adalet Partisi’ne müracaat etti; fakat buradan veto edildi. 1969 seçimlerinde Konya’dan bağımsız olarak adaylığını koyup milletvekili seçildi.
24 Ocak 1970 tarihinde kurduğu Milli Görüş'ün ilk partisi olan Milli Nizam Partisi, 1971 Nisan'ında ihtilal yönetiminin de baskısıyla kapatıldı.
11 Ekim 1972 tarihinde kurduğu Milli Selamet Partisi, 12 Eylül İhtilali’nin getirdiği yasaklarla kapatıldı ve Eylül 1987 yılına kadar politikadan uzak kaldı.
19 Temmuz 1983 tarihinde kurduğu Refah Partisi, 1995 genel seçimlerinde % 21,7 ile birinci olarak Türkiye'nin Başbakanı oldu ve partisi Şubat 1998 yılında kapatılarak 5 yıl siyasi yasaklı hale geldi... (Saadet Partisi Web Sitesi)
Erbakan Hoca’nın Hayatını, Öğrenilmiş Çaresizliği Yenmesi Konusundaki Başarısını, Birlikte Değerlendirelim:
Kurmuş olduğu partileri kapatıldığı zaman hiçbir zaman öğrenilmiş çaresizlik içine girmedi. Olayları zaman ve yer olarak tekrar değerlendirip, bir ölüp bin doğarız anlayışıyla hayata yeniden devam etti.
Parti kapatmalarının ardında hapislere atıldı; fakat Erbakan Hoca davasını gerçekleştirme de yılmadı. İnandığı ve doğru bildiği yolda onurlu mücadelesini hayatının sonuna kadar devam ettirdi. (Devam edecek)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.