Havuz Sistemi kurulmalı

Havuz Sistemi kurulmalı

SP Karatay İlçe Başkanı Ali Genç, ekonominin kötüye gittiğini, kendi yeraltı yer üstü kaynaklarımızı harekete geçirip Havuz Sisteminin uygulanması gerektiğini söyledi

Saadet Partisi Karatay İlçe Başkanı Ali Genç, gündeme dair basın toplantısı düzenlendi. İl binasında gerçekleşen basın toplantısında konuşan Ali Genç, Suriye’de mahsur kalan gazetecilerin bir an önce kurtulması temennisinde bulundu. 28 Şubat’ta birçok kişinin mağdur olduğunu ifade eden Ali Genç, “Bu mağdurların başında merhum Erbakan hocamız gelmektedir. Partisi kapatılmış, kendisi siyasi yasaklı olmuş ve başına gelmedik kalmamıştır. Şimdi bir takım çevreler hala bunun sorumlusunun Erbakan hoca olduğunu gösterme gayreti içindeler. O karanlık süreçte çok akıllıca bir strateji izleyen Merhum Erbakan hoca, kimsenin burnu bile kanamadan en az zayiat ile sürecin atlatılmasını sağlamıştır. Şimdi bu süreçte rol alan figüranlardan bazıları hakkında soruşturma açılmıştır ve bazıları da tutuklanmıştır. Tabi ki bunların tutuklanması yapılanların yapanların yanına kar kalmaması adına güzel bir gelişme, takdir ediyoruz. Ama bunun sadece bunlarla kalmamasını istiyoruz. Çünkü 28 Şubat sadece bu figüranlardan ibaret değil, asıl bu işin aktörleri ve senaryoyu yazan senaristleri önemlidir. Asıl bunların açığa çıkartılıp bunların cezalandırılması ve bataklığın kurutulması lazım. Yoksa bu figüranlar gider yerlerine başka figüranlar rol alır” dedi.

28 ŞUBATIN İKİ NEDENİ VAR

28 Şubat sürecinin iki ana nedeni olduğunu dile getiren Ali Genç, “Bunlardan bir tanesi faizden para kazanan rantiyeci kesimin rantının, hortumlarının kesilmesini sağlayan Havuz Sistemi ve Denk Bütçedir. Ne zamanki bu hortum rantiyeciden alınıp fakir fukaranın, garip gurebanın, emeklinin, işçinin, memurun, çiftçinin velhasıl bütün kesimlerin cebine yüzde yüz, yüzde üç yüz olarak aktarılınca bizim rantiyeciler çılgına döndüler. İçerideki sebeplerden bir tanesi budur. Diğer en önemli sebeplerden bir tanesi ise D-8 hareketidir. D-8 yeni bir dünyanın kurulması demektir. Bu da siyonizmin işine gelmedi. Çünkü sömürü düzeni sona erecekti. Bunun önüne geçmek için içeriden ve dışarıdan bütün aşağılık yöntemleri kullanarak 28 Şubat post modern darbesini gerçekleştirdiler. Peki ne oldu o günden bugüne? Kan ve gözyaşı daha çok arttı, sömürü daha çok arttı” diye konuştu.

İSLAM COĞRAFYASI KAN GÖLÜNE DÖNDÜ

İslam coğrafyasına bakıldığı zaman kan ve gözyaşının dinmediğini aktaran Ali Genç, “Libya’ya bakarsak, orada da ne olacağı meçhul. Oraya da özgürlük gelmedi şimdi bölünmenin eşiğinde, hatta onlarca parçaya bölünüp ufak kabile yönetimlerinin oluşacağı söyleniyor. Afganistan, Amerika oraya özgürlük getirecekti ama orada da her gün onlarca insan hayatını kaybediyor. Filistin’de İsrail katliam yapmaya devam ediyor. Ve biz hiçbir şey yapamıyoruz. Suriye’ye gelirsek, Suriye’de Esed katliamlara devam ediyor adeta soykırım yapıyor. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-Mun’un Suriye’yi kınayan açıklamalarından başka bir şey göremiyoruz. Burada batının ikiyüzlülüğünü de görüyoruz. Buraya bir türlü müdahale etmiyor. Ve en önemlisi Suriye’deki olayların sanki özellikle körüklenip Türkiye’nin bu olayların içine itilmek istendiğini görüyoruz. Bu arada Türkiye bölgenin parlayan yıldızı, İran Türkiye’yi kıskanıyor denilerek Türkiye’nin sırtı sıvazlanarak ve dolduruşa getirilerek Suriye olayını Türkiye’ye ihale etme çabaları var gibi gözüküyor. Tabii mesele sadece Suriye meselesi değil İran’la da aramız gittikçe açılıyor. Malatya’ya kurulan NATO füze kalkanı’nın İsrail lehine İran aleyhine çalışacak şekilde konuşlandırılması, başbakanın son günlerdeki açıklamaları da İran’la ilişkilerimizin bıçak sırtında seyretmesine sebep oluyor” ifadelerini kullandı.

İBRAHİM ÇİÇEKÇİ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.