“Siz beni her konuda gündeme alın -beni anın- benim adımla her bir işe başlar ve benim rızamla tüm işinizi tamamlarsanız ben de sizi anarım.”

Zikr: Sözlükte bir şeyi anmak, hatırlamak, “gündemde tutmak” anlamındaki zikir (zikr) kelimesi (çoğulu zükur, ezkâr) dini literatürde “Allah’ı anmak ve unutmamak suretiyle gafletten ve nisyan dan kurtuluş” anlamında kullanılır. Kur’anı Kerim’de bir çok kez zikir ve Allah’ı zikretmek kavramları (fezkürullah) olarak kullanılır. Zikrin değişik anlamlarda kullanıldığına da şahit oluruz. Mesela namazı Allah en büyük zikir olarak bize bildirir. Kuran bir zikr ’dir, ölüm bir zikr ’dir, Kabe, Safa-Merve birer zikr ’dirler...

Ben özellikle bakara 152. ayetinin anlamı ve içeriği üzerinde durmak istiyorum. Geçenlerde bir cenaze taziyesine gittik, bu ayetten başlayıp 157. ayete kadar okuyup kısaca manasını verip taziye yaptık. Anlatırken buradaki Cenabı Allah’ın şart edatı olmadan şartlı gibi: “Beni anarsanız ben de sizi anarım.” Ya da şöyle tam mana verelim: “(öyleyse) siz beni anın, ben sizi anayım.” Dikkatimi çekti. Her halükarda bir karşılıklı dengeleşmeyi getirmiş Cenabı Allah.

Yani namaz kılınız ve namaz kılarken beni anın, oruç tutarken, zekat verirken, hacc da, kurban da, Kur’an okurken, cihat yaparken, ticaret, siyaset yaparken... Vb. beni anın ben de sizi anayım.

Hiç Allah’la peygamberle dinle imanla alakası olmayan Allah’ı anmayla da bir ilgi ve alakaları olmayanların bu ayetin tefsirinde pek yerleri yok gibi gözüküyor. Allah’ı peygamberi dini imanı kitabı tanımıyor ilgilenmiyor ve en ufak bir yakınlığı yok ki; ne zikir ve anmaktan bahsedeceğiz.

Öyleyse burada muhatap olan kişiler (hedef kitle) Kuran’dan zikirden haberdar olan kişilerdir. Bunları ikiye ayırmak gerekir. Mümin, muhlis, Mücahit, mutteki abid, zakir kullar ki; bunların durumları zaten belli.

Ancak zayıf imanlı, ameli kıt sahtekâr, Allah’a karşı, dine-imana karşı gevşek davrananlara Cenabı Allah; tam da bunlara şartı öne sürer. Hani “İntensurullahe yensurküm.” “ Siz Allah’ın dinine yardım ederseniz, Allah da size yardım eder.” Ayetinde olduğu gibi: “Siz beni anın ben de sizi anayım.” “Siz faizle iştigal edeceksiniz, siz zina yaptıracaksınız, kumar oynatıp içki satacaksınız... Vb. Ondan sonra biz Allah'ı zikrediyoruz. Sarık cübbe giyip kepazelik yapıyorsunuz, biz Allah’ı zikrediyoruz. Cenabı Allah’ın mesaj çok net: “Beni zikredin ben sizi zikredeyim.” Faizle, zinayla, içkiyle, kumarla, hırsızlık-yolsuzluk, rüşvet, ahlaksız dizilerle, küfür dolu turizm gelirleriyle meşgul olurken ne deyip te Allah’ı zikredeceksiniz?

Ona-buna saldırırken, din pazarından para kazanıp rant elde ederken, iftira atarken, cami kürsüsünden üç-beş kişiyi kahkahalarla eğlendirirken; güya zikir mi yapıyorsunuz? Terbiyesiz, hayasız insan; yeter artık kendine gel!..

Cenabı Allah yüzümüze-yüzümüze haykırıyor, tabiri caizse: “(Adam gibi zikir yapıp Beni anın! (Asla beni kandıramazsınız, ancak kendinizi kandırırsınız. Dürüstçe beni anarsanız) Ben sizi anarım.”

Kullarını Allah’ın anması demek dünya ve ahiret saadetini kazanmak demektir. Allah’ın anması demek büyük devlet demektir. Allah’ın anması demek yeniden imparatorluk demektir. Allah’ın anması demek ölümsüzlük demektir.