Ahmet Güldağ

Ahmet Güldağ

Ferdi çalışma, okuldan ret, 1950 genel seçimleri

Ferdi çalışma, okuldan ret, 1950 genel seçimleri

Ustanın yanında çalışmalarım semere verdi.

Hem sanatı ilerlettim hem de esnaf ve diğer müşteriler beni tanımış oldu.

Böylece Ustadan ayrıldım ve esnaflardan iş almaya başladım.

***

Bu arada talebeliğimde beni seven Sanat Okulu Müdürü Rahmetli İhsan Tolon’a müracaatım oldu.

Okula mobilya döşemecisi olarak girmek için.

“Neden olmasın. Yalnız Marangoz atölyesi şefinin de onaylaması lazım” dedi.

Hem sevinmiş hem de tedirgin olmuştum.

Çünkü evvelce anlattığım gibi. Resimlerime el koyunca ısrarla aldığım için bana müşteki idi Atölye şefi Tevfik Mengü.

Mezuniyet imtihanlarında resen sınıfta kalmama bile çalışmış ancak okul müdürünün ilgisi ile yapamamıştı.

Gittim kendisini ziyaretimi bile soğuk karşılamıştı.

“Hocam malumunuz döşeme işlerini yapan olmadığı için bize bu sanatı öğretip sizi okula da almak isterim diyen evvelki Şef Cemil Sümer bu amaçla yetiştirdi.

Şimdi ben usta veya stajyer olarak girmek istiyorum. Müdür bey olur verdi.”

Bu sözlerime verdiği cevaba bakınız.

Müdür beyin olurunu dikkate alamam. Sen daha bu işleri yapamazsın bu bakımdan kabul etmiyorum.”

Üzülmüş ve sinirlenmiştim. Anladım ki adamın kini devam ediyor sudan cevap veriyordu.

Kendisine şunu söyledim.

“Mademki yapamazdım neye mezun ettiniz? Öğreninceye kadar sınıfta alıkoyaydınız.”

“O başka bu başka. Mezuniyet her şeyi bilir manasında değil. Beni meşgul etme”

Üzülerek çıktım. Benim çalışmalarımı takdir eden Rahmetli Cemil Sümer’e bir daha dua ettim.

***

Şimdi konuyu atlayarak bir noktaya dikkatinizi çeke cem.

Yıllar sonra o İstanbul’a tayin olmuştu. Bizde Cemiyet toplantısı için İstanbul Sanat Okulu’nda idik ve yanımızda Rahmetli değerli Rahmetli Başbakan Adnan Menderes’in Baş Müsteşarı Ahmet Salih Korur vardı.

Bunu gören Tevfik Mengü beni kucaklamak için adım atarak.” Nasılsın Ahmet çiğim?” diyerek yürümüş ve kucaklamıştı.

Bende taşı gediğine koyarak “sayenizde çok iyiyim” demiştim.

İnsanlar duruma göre nasıl değişiyordu?

***

Dükkân açmamış siparişleri önce Takkalı Sokağı’nda Rahmetli Ayış Nene’nin evinde sonra Nakiboğlu Darıcılar Mah. evimizde yapıyor baya zor yetiştiriyordum. Müşterim hayli vardı.

Taşımayı o zamanların eşya taşıyan yaylı tek atlı arabalarla yapıyordum.

***

Bu arada partili devreye girdiğimiz için 1946 seçimlerinin açık oy verme gizli tasnif seçim şekli değişmişti.

Gizli oy açık tasnif olarak netice alınacaktı.

1950’nin baharında seçim mailine girdik.

İktidardaki CHP’nin karşısında Celal Bayar, Adnan Menderes ve arkadaşlarının kurduğu DP ve Kırşehirli Osman Bölükbaşı’nın CMP partileri vardı.

***

Büyüklerimiz CHP dışındaki partiler için olumsuzdu ve kazanamazlar.

İnönü’den başkasını seçmez bu millet diyorlardı.

Nitekim bizzat müşahedem olarak gördüğüm durumda onu gösteriyordu.

İlave ile zaten kazansalar bile İsmet İnönü onlara bırakmaz diyorlardı.

Konya Hükümet meydanından geçerken altı kadar kişi silindir şapkası toza bulanmış birini havaya kaldırdılar, indirdiler alkışla.

“Saat 14’de taksi alanında konuşacağız davetlimizsiniz” demişlerdi.

Gençlik merakı bu ya. Gittim on beş kişi dinliyordu konuşmaları.

İki gün sonra CHP’nin başkanı ve Cumhurbaşkanı, yeksan olan Belediye balkonunda konuşurken Cumhuriyet alanı dopdolu yani iki yüz kişi dinliyordu.

Bu durumda seçimi CHP’nin kazanacağı aşikârdı.

***

Köylüler bir tuhaftı CHP’liler gelirde “Gelen gideni arattırır”

DP’liler gelirse “yeni destinin suyu ayaz olur” gibi çeşitli atasözleri ile iki tarafı da memnun ediyordu.

***

-yetersözmilletin.jpg

Seçim Afişlerinde resimde gördüğünüz gibi DP el içi resmi yanında “Yeter. Söz milletindir” yazıyor CHP ise CHP’nin altı ok bayrağından başkasına gerek görmemiş olmalı ki onu afişlemişti.

Kimse muhalefet kazanır lafı etmiyordu nedense? Galiba “CHP iktidarda olurda muhaliflere oy verenler için cezalandırmamı olur” diye mi?

Düşünüyorlardı acaba? Bilemiyorum Ama bu konuşuluyordu.

Seçim gazeteleri olarak Konya’da mevcut Babalık Gazetesi DP taraftarı, Ekokon ise resmen CHP’yi destekliyordu.

Bu ara DP’li Rüştü Özal ve Muammer Obuz şiddetli muhalif olarak “Akyokuş” gazetesini çıkardılar ve veryansın etmekte idiler.

Makale yerimiz doldu. İnşallah gelecek yazıda seçim sırası ve sonrası neler oldu yazarım.

***

Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Ahmet Güldağ Arşivi