Emr-i Bi’l Ma’rûf
Ömer b. Abdülaziz şöyle buyurmuştur; “Allah (c.c) birkaç kişinin işlediği günahlardan herkese ceza vermez. Ne zaman ki insanlar, kendi etrafında olan günahlara duyarsız kalırsa, işte o zaman Allah hepsini cezalandırır.”
Allah Teâla (c.c), Yuşâ’ b. Nûn’a şöyle seslendiği rivayet edilir,
⁃ Ya Yûşâ’! Senin kavminden kırk bin kişi iyilerden, altmış bin kişiyi şerlilerden helâk edeceğim, buyurdu. Bunun üzerine Yuşâ’ (a.s)
⁃ Ya Rabbi! Onlar azabı hak etti. Çünkü onlar kötü insanlar. Fakat iyi olanların bunda suçu nedir? diye sordu. Allah (c.c),
⁃ Ya Yûşâ’! İyi olanlar, kötülüklere engel olmuyor, onlarla birlikte yiyip içiyor ve Allah için onlara buğz da etmiyorlar. Azaba uğramalarındaki sebep budur.”
(Beyhaki, Şuabu’l İman, nr. 9428.)
“İnsanlardan bazıları hayrın anahtarı, şerrin kilidi gibidir. Kimileri de şerre anahtar, hayra kilit gibidir. Hayrın anahtarını elinde bulunduranlara, Allah’tan müjdeler olsun. Şerrin anahtarını elinde bulundurana da yazıklar olsun.” (Tayalisi, el-Müsned, nr.277)
İyiliği anlatıp şerden uzaklaştırmaya çalışan bir kişi, hayrın anahtarı şerrin ise kilidi konumundadır. Allah Teâla (c.c) ayeti kerimede şöyle buyurmuştur:
“Müminlerin erkekleri de kadınları da birbirlerinin velileridir; iyiliği emrede, kötülükten alıkoyarlar.” (Tevbe 9/71)
Kötülük yapıp kötülüğün yapılmasına önderlik yapan kişiler de, iyiliğin önünde engel olup şerrin anahtarı konumundadırlar. Ayette bu konu şöyle ifade edilmiştir:
“Erkeğiyle kadınıyla münafıklar birbirine benzer; kötülüğü özendirip iyiliği engellerler.” (Tevbe 9/67)
Anlaşılacağı üzere toplum içerisinde barındığımızdan dolayı etrafımızda olan iyi kötü hiçbir şeye duyarsız kalamayız. Müslümanların vazifelerinden birisi de iyiliği emredip kötülükten alıkoymaktır. Aksi takdirde toplum içerisinde kötülüklerle mücadele eden kimse olmayacağından o toplum her iki dünyada da zelil duruma düşecektir.
Hayra motor, şerre fren olacağız.
Gününüz bereketli olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.