Chp, İş Kazaları İçin Meclis Araştırması İstedi

Chp, İş Kazaları İçin Meclis Araştırması İstedi

CHP, Türkiye'de son yıllarda hızla artan ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan iş kazalarına neden olan kurumsal, idari, hukuki ve ekonomik faktörlerin saptanması ve iş kazalarını önleyecek bütüncül bir yaklaşımın...

CHP, Türkiye'de son yıllarda hızla artan ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan iş kazalarına neden olan kurumsal, idari, hukuki ve ekonomik faktörlerin saptanması ve iş kazalarını önleyecek bütüncül bir yaklaşımın oluşturulabilmesi amacıyla Meclis araştırması açılmasını istedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Veli Ağbaba ile Manisa Milletvekili Özgür Özel tarafından verilen teklifte, iş kazalarının ulaştığı kabul edilemez boyut dikkate alındığında, içinde bulunulan utanç verici durumun, ekonomik yaşamın doğal işleyişini referans alan geleneksel açıklamalarla veya bazı mesleklerin 'fıtratı' ile açıklanabilmesinin mümkün olmadığı vurgulandı.

Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) resmi rakamlarına göre 2014 yılının ilk dokuz ayı itibariyle 1414 kişinin iş kazaları sonucu hayatını kaybettiği Türkiye, El Salvador ve Cezayir’den sonra iş kazaları sonucu en çok can kaybı yaşanan üçüncü ülke konumunda olunduğunun belirtildiği gerekçede, "Kalkınma stratejilerini insan odaklı oluşturan gelişmiş ülkelerce çoktan tarihe gömülmüş bir sorun olan, doğru tedbirlerle ve çağdaş ekonomi politikalarıyla kolaylıkla önlenebilecek iş kazaları nedeniyle, yalnızca son 5 yılda 6 bin 850, son 12 yılda ise küçük bir ilçenin nüfusu kadar, 12 bin 686 yurttaşımızı yitirmemiz, konuya dair yaklaşımın derhal, daha fazla gecikmeksizin köklü biçimde yeniden ele alınması gereğini ortaya koymaktadır. Bugüne dek iktidarın konuyu hak ettiği ciddiyetle ele almadığı ve yapılan bazı sınırlı yasal düzenlemelerin iş kazalarını önleyecek nitelikte olmadığı, iş kazalarının azalmak şöyle dursun sürekli artmasından ve tekrarlanan kazalar karşısında hükümet yetkililerinin her seferinde aynı ezber cümleleri tekrar etmesinden anlaşılmaktadır. Ne yazık ki henüz birkaç ay önce yaşadığımız ve 301 yurttaşımızın kaybıyla neticelenen dünya madencilik tarihinin en büyük kazalarından biri olarak tarihe geçen Soma maden faciasının dahi, gerekli tedbirlerin alınmasına vesile olamaması sonucu bugün Kütahya Ermenek’te 18 yurttaşımız daha yer altında mahsur durumdadır. Ülkemizde yaşanan iş kazalarının, yalnızca kağıt üzerindeki iş güvenliği mevzuatının yetersizliğinden değil, başta düşük katma değerli sektörlerde emek sömürüsüyle üretim yapılmasını beraberinde getiren taşeron uygulaması olmak üzere, çeşitli hukuki, kurumsal ve iktisadi hataların bileşiminin sonucu olduğu düşünüldüğünde, konunun yalnızca bir ‘iş yerinde güvenlik’ sorunu olarak ele alınmasının yeterli olmadığı, bütüncül bir önleyici stratejiye ihtiyaç duyulduğu açıktır. İş kazalarının kabul edilemez boyuta ulaşmasında, iş güvenliği mevzuatının yetersizliğinin yanı sıra hükümetin benimsediği mevcut kalkınma modelinin emek yoğun sektörlerde taşeron aracılığıyla ağır emek sömürüsüne dayanmasının, iş güvenliğinin sağlanabilmesi için büyük çaplı yatırımın zorunluluk olduğu madencilik gibi sektörlerde hatalı özelleştirme politikaları uygulanmasının, sendikasızlaştırmanın bir hükümet politikası haline getirilmesinin, siyasi iktidara yakın sermaye çevrelerinin mevzuatta öngörülen denetimlerden pratikte muaf tutulmasının, denetim mekanizmalarının doğru çalıştırılmamasının, gerek iş hukuku gerekse ceza hukukunun ilgili maddelerinde konuya ilişkin boşluklar bulunmasının etkili olduğu görülmektedir. Dolayısıyla her geçen gün daha fazla canımızı yakan iş kazalarının önlenebilmesi için konunun tüm bu boyutlarını kapsayacak biçimde, bilimsel veriler ışığında, uzman görüşleri alınarak ve dünyadaki örnekler incelenerek yeniden ele alınması elzemdir. İş kazalarının gerçek nedenleri ancak bu sayede tam anlamıyla ortaya çıkarılabilir ve bu tespit ışığında iş kazalarını önleyecek bütüncül bir yaklaşım ortaya konabilir." denildi. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.