Çamlık Torosları ve Alpler!..
Güzel yurdumuzun her köşesinde nice şahane manzaralı, mikro- klima havalı, aynı zamanda turistik olan yerlerimiz var.
Buralarda stres atıp güzel ve dinlendirici bir yaşam içine gireceğimiz elbette var sayımlı.
İmkânı olup böyle yaşam içinde tatil yapmak isteyenlerin çoğu “Burnunun dibini görmez” deyimi gibi yurdunda ki yerleri görmezde…
İsviçre, Kuzey İtalya ve Fransa'nın pek çok bölümünde görülen Alp Dağları’nda ki turistik yerlere koşar bunu yapmayı da sosyetik moda olarak görürler.
Aslında son deyimim daha özverilidir. Çünkü kendi yurdunun güzelliklerine sosyetik olarak kapalı elitlerdir.
Geçenlerde yazdığım Ilgaz Dağı’nda görülen hava ve insana verdiği huşu o yerlerden hiçte geride kalmaz. Kalmaz ama o Türkiye’dedir!
***
İrdelemeyi bırakalım da önceki yazımda sunduğum ”Bakara Yaylası ve Büyük Gözet” harikasında ki gördüklerimizin devamı olan güzelim yerleri yazı içinde hayalen takip edelim. Ve de imkânımız olunca aslını…
O yerlerde ki pınarların meydana getirdiği dereleri takip edip, çeşitli yerlerindeki tabii olayları hep birlikte temaşa etmeye çalışalım.
Kaldığımız yer olan Bakaran Yaylası evlerin de güzel bir kahvaltı sonu, evlerin altına kadar gelip burada ki vadide geçerken…
Kâh çağlayarak, kâh süzülerek, kuzeye, güneye yönelip Akdeniz dolaylarına doğru kıvrıla kıvrıla, giden “Bakaran Deresi”ni takip ediyoruz...
Dere, Kara Tepe - Çakmak Tepe arasında vadiye girerken, Beyşehir - Akseki Yolu’nun Uğurlu ayrımından sonra gelen Çamlık Kasabası yolu ile buluşmakta.
Yolu takiple vadiye varır ve Çamlık Kasabası’na ulaşırız.
Bu vadideki polyenin genişçe olması, etrafında ki dağların ormanları, çamlık bir düzlüğün havasını vermekte, serinletici iklimi ile ayrı bir güzellik ve huşu bahşetmekte...
***
Polye’nin sonu, güney doğu yönünde ki Kara Tepe ile Büyük Kızıldağ arasındaki vadiden gelen “Kızıl Bel” Deresi ile birleşerek devamla, ormanlıklar içinde heybetliğini sürdürürken…
“Akdağ” (2022 rakım) ve “Büyük Kızıldağ”(1977 rakım) vadisinde dar bir boğazda devam edip, Çamlık Kasabası yoluna paralellik içinde “Bent Boğazı veya Uzun Su Deresi” ismiyle devam eder.
Etrafındaki diğer ve yine güzel görünümlü pınarlarla birleşme görüntüleri temaşa ederken bizleri mest ederek yoluna devam eder...
***
Takip ettiğimiz bu güzergâh sonunda, “Çamlık Kasabası” çıkar karşımıza...
Kayalık tepelerin arasına sıkışmış düzlükler arasında ki çam ormanlarının içine kurulmuş güzel bir belde!..
Yukarıda değindiğim dünyaca meşhur “Alp Dağları”nı bilir misiniz bilmem?..
Bilenler için, Çamlıca Kasabası’nın, tipik Anadolu köyü mimarisi yerine…
Kırmızı kiremitle örtülü dik çatılı düzgün evleri olsa…
Arkadaki yüksek dağlara kadar yükselip tam bir “Alpin” görüntüsü veren tepeler, “Alplerde bir dağ köyündeyiz” sanısına çevirir sizleri!
***
Görünümler, burada yazılabilecek tasvir yazısı ile anlatılamaz. Yerinde görünce anlaşılır değeri!
Bu şahane manzaralı, mikro- klima havalı güzel manzaralı kasabada konaklayalım stres atalım bu gün de.
Gelecek yazıda takip edelim derenin yer altına girip çıktığı, Çamlık mağaralarını, “Körük İni”, “Sulu İn” ve daha sonraki yerlerdeki gözlemlerimizi zevk içinde temaşaya devam edelim...
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…
Buralarda stres atıp güzel ve dinlendirici bir yaşam içine gireceğimiz elbette var sayımlı.
İmkânı olup böyle yaşam içinde tatil yapmak isteyenlerin çoğu “Burnunun dibini görmez” deyimi gibi yurdunda ki yerleri görmezde…
İsviçre, Kuzey İtalya ve Fransa'nın pek çok bölümünde görülen Alp Dağları’nda ki turistik yerlere koşar bunu yapmayı da sosyetik moda olarak görürler.
Aslında son deyimim daha özverilidir. Çünkü kendi yurdunun güzelliklerine sosyetik olarak kapalı elitlerdir.
Geçenlerde yazdığım Ilgaz Dağı’nda görülen hava ve insana verdiği huşu o yerlerden hiçte geride kalmaz. Kalmaz ama o Türkiye’dedir!
***
İrdelemeyi bırakalım da önceki yazımda sunduğum ”Bakara Yaylası ve Büyük Gözet” harikasında ki gördüklerimizin devamı olan güzelim yerleri yazı içinde hayalen takip edelim. Ve de imkânımız olunca aslını…
O yerlerde ki pınarların meydana getirdiği dereleri takip edip, çeşitli yerlerindeki tabii olayları hep birlikte temaşa etmeye çalışalım.
Kaldığımız yer olan Bakaran Yaylası evlerin de güzel bir kahvaltı sonu, evlerin altına kadar gelip burada ki vadide geçerken…
Kâh çağlayarak, kâh süzülerek, kuzeye, güneye yönelip Akdeniz dolaylarına doğru kıvrıla kıvrıla, giden “Bakaran Deresi”ni takip ediyoruz...
Dere, Kara Tepe - Çakmak Tepe arasında vadiye girerken, Beyşehir - Akseki Yolu’nun Uğurlu ayrımından sonra gelen Çamlık Kasabası yolu ile buluşmakta.
Yolu takiple vadiye varır ve Çamlık Kasabası’na ulaşırız.
Bu vadideki polyenin genişçe olması, etrafında ki dağların ormanları, çamlık bir düzlüğün havasını vermekte, serinletici iklimi ile ayrı bir güzellik ve huşu bahşetmekte...
***
Polye’nin sonu, güney doğu yönünde ki Kara Tepe ile Büyük Kızıldağ arasındaki vadiden gelen “Kızıl Bel” Deresi ile birleşerek devamla, ormanlıklar içinde heybetliğini sürdürürken…
“Akdağ” (2022 rakım) ve “Büyük Kızıldağ”(1977 rakım) vadisinde dar bir boğazda devam edip, Çamlık Kasabası yoluna paralellik içinde “Bent Boğazı veya Uzun Su Deresi” ismiyle devam eder.
Etrafındaki diğer ve yine güzel görünümlü pınarlarla birleşme görüntüleri temaşa ederken bizleri mest ederek yoluna devam eder...
***
Takip ettiğimiz bu güzergâh sonunda, “Çamlık Kasabası” çıkar karşımıza...
Kayalık tepelerin arasına sıkışmış düzlükler arasında ki çam ormanlarının içine kurulmuş güzel bir belde!..
Yukarıda değindiğim dünyaca meşhur “Alp Dağları”nı bilir misiniz bilmem?..
Bilenler için, Çamlıca Kasabası’nın, tipik Anadolu köyü mimarisi yerine…
Kırmızı kiremitle örtülü dik çatılı düzgün evleri olsa…
Arkadaki yüksek dağlara kadar yükselip tam bir “Alpin” görüntüsü veren tepeler, “Alplerde bir dağ köyündeyiz” sanısına çevirir sizleri!
***
Görünümler, burada yazılabilecek tasvir yazısı ile anlatılamaz. Yerinde görünce anlaşılır değeri!
Bu şahane manzaralı, mikro- klima havalı güzel manzaralı kasabada konaklayalım stres atalım bu gün de.
Gelecek yazıda takip edelim derenin yer altına girip çıktığı, Çamlık mağaralarını, “Körük İni”, “Sulu İn” ve daha sonraki yerlerdeki gözlemlerimizi zevk içinde temaşaya devam edelim...
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.