Beklentisiz maç
Fenerbahçe ile Torku Konyaspor 29. Kez karşı karşıya geldi. 25 kez yenilmişiz. Bir kez daha yenilmek çok bir şey kaybettirmez diye düşünüyorduk maç öncesinde.
Asıl çekincemiz, alınacak kötü bir sonucun Aykut Kocaman üzerinden yürütülecek olan algı operasyonuydu.
Uzun süre sonra özdeşleştiği Kadıköy’de Torku Konyaspor’un başında çıkacak olan Aykut Kocaman’ın, pas oyunundan taviz vermeyeceğini biliyorduk.
Ama bazı boş boğazların “Fener’e karşı bilerek ürkek oynattı” demesinden de korkmuyor değildik.
Kocaman, sistem adamıdır. Sistemi olan takımlar öyle ya da böyle başarı yakalarlar. Bir yılda olmaz 5 yılda olmaz ama birgün mutlaka başarıya ulaşırlar.
Aykut Kocaman da Konyaspor’da bunu yapmaya çalışıyor. İsimler değişir ama sistem devam eder.
O yüzden, büyük maçlar sonrasında –Uğur Tütüneker örneğinde olduğu gibi – birilerinin hocayı medyanın önüne atmasından korkuyorduk.
Çok şükür bunların hiçbiri yaşanmadı.
Kâğıt üzerinde ligin en pahalı takımına karşı kontrollü oynama kültürünü devam ettiren Konyaspor, ileri uçta topu tutamayınca sadece top çeviren bir takım olmanın ötesine geçemedi maalesef.
Maçı izlerken aklıma takımların yaptığı antrenmanlar geldi. Hoca takımı ikiye böler ve sadece pas yaptırır. Amaç yoktur, sadece pas yapılır. Dünkü maçta da Konyaspor bu görüntüyü verdi. Gol amacı yoktu, yarı sahayı geçmeden sadece pas yapmayı düşündü.
Peki hoca böyle mi istemiştir?
Sanmıyorum. Futbolcuların saha içi psikolojisiyle fazlasıyla geriye yaslanması, oyunu kendi sahasında kabul etmesi bu senaryoyu oluşturdu.
Biraz daha üretken bir orta saha ve koşan Meha ile çok daha farklı işlerin yapılabileceği bir maçı, maalesef ki bireysel hatalar sonucunda yediğimiz golle kaybettik.
Ligin ilk 8 haftasında beklediğinden fazla puan alan Konyaspor bir anda beklentileri yukarı çekmişti ama son haftalarda alınan sonuçlar bizi gerçekle yüzleştirdi.
Bu takım kendini ilk 10’a attığı sürece başarılıdır. Avrupa kupası olursa –şimdilik- sürpriz olur bizim için.
Bütçesi, altyapısı ve sistemi olmayan Anadolu takımlarının, sürekli başarılar kazanması mevcut sistemde çok zor.
Bu nedenle, sistemini Konyaspor’a yerleştirme yolunda emin adımlarla ilerleyen, kısıtlı imkânlara rağmen başarılı sonuçlar alan Aykut Kocaman’a sahip çıkmalıyız.
Hatta, Fenerbahçe yenilgisinden sonra hiçbir kulp takmadan daha da çok desteklemeliyiz.
Unutmayalım ki, Fenerbahçe’ye ilk kez yenilmiyoruz.
Ama; sistemimizi Fenerbahçe ya da Akhisar fark etmeden uygulamaya devam etmenin hazzını yaşamalıyız. Şu anda bu hazzı yaşamamızın önündeki tek engelin iyi bir santrafor olduğu ortada. Topu yumuşatıp şöyle 5 saniye tutabilecek bir ileri uç elemanıyla çok farklı yerlere gelebiliriz.
Gol sorununu çözdüğümüz anda, ilk yarı bitmeden 25 puan barajını aşmış olmamız, bizi rahatlatacaktır.
Kalın sağlıcakla..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.