Almanya Seçimleri - Siyasi Partilerin Göç Ve Uyum Politikaları

Almanya Seçimleri - Siyasi Partilerin Göç Ve Uyum Politikaları

Almanya'da 22 Eylül'deki seçimle yenilenecek Federal Meclis’teki tüm siyasi partiler, göçmen seçmenlerin de seçimlerde önemli unsur haline geldiğinin bilincinde.

Almanya'da 22 Eylül'deki seçimle yenilenecek Federal Meclis’teki tüm siyasi partiler, göçmen seçmenlerin de seçimlerde önemli unsur haline geldiğinin bilincinde. Bu bakımdan tüm partiler bu seçmen kitlesine ulaşmak ve oylarını almak istiyor. Yabancı dillerde seçim pankartlarından göçmen siyasileri aday göstermek bu adımlardan bazıları.

Genel seçim çerçevesinde ‘çifte vatandaşlık’, ‘opsiyon modelinin kaldırılması’ ve ‘yerel seçim hakkı’ terimleri telaffuz edildiğinde ana muhatap olarak 50 yılı aşkın burada yaşayan ve hâlâ en büyük göçmen grubu oluşturan Türkler akla geliyor. Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin vatandaşları çifte vatandaş olabiliyor, yerel seçimlere katılabiliyor ve onların çocukları 23 yaşına kadar ebeveynlerinin geldiği ülke ile Almanya’nın vatandaşlığı arasında seçim yapmak zorunda kalmıyorlar.

Özellikle geçmişte birçok seçimde bazen seçimlerin kaderini birkaç bin oyun belirlediği dikkate alındığında Türk seçmenin oyu daha da önem kazanıyor. Zira ülkede sayısı 700 binin çok üzerinde olduğu hesaplanan Türk seçmenler seçimlerin kaderini belirleyecek güçte.

Peki, bir zamanların ‘misafir işçileri’nin çocuk ve torunlarının sandık başında kendilerine oy vermelerini sağlamak için partiler neler vaat ediyor? Parti programlarına baktığımızda şu manzara ortaya çıkıyor:

HIRİSTİYAN BİRLİK PARTİLERİ:

ENTEGRASYON SÖYLEMİNE DEVAM

Birlik Partileri’nin göçmen politikaları konusunda kardeş partisi Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) adına da konuşan Hıristiyan Demokratik Birlik (CDU), göçmenlere yönelik politikalarını şöyle aktarıyor: “Entegrasyon politikasını siyasi faaliyetlerimizin merkezine yerleştirdik. Sosyal Demokratlar (SPD) ve Yeşiller buna ilişkin hiçbir girişimde bulunmamıştır.”

Birlik Partileri’nin bu konudaki vaatleri ise şöyle: “Göçmenlere destek olmak istiyoruz. Onların yükselme ve katılımda bulunma isteklerini teşvik etmek istiyoruz.” Bu iki vaatle ilgili seçim programında Almanya’nın ‘başarılı uyum ülkesi’ olduğunu savunuluyor, buna ‘başarılı göçmenler’ diye örnek gösteriliyor. Ancak bahsedilen destek ve teşvikin ne şekilde, ne kadar bütçeyle gerçekleşeceği konusuna değinilmiyor. “Meslek eğitimlerini yurt dışında tamamlamış kişilerin mesleki yeterliliklerinin tanınmasını kolaylaştırmayı hedeflemekteyiz. Ayrıca diğer ülkelerden yetkin ve performans odaklı insanları ülkemize kazandırmak istiyoruz.” vaatlerine gelince, mevcut koalisyon döneminde yabancı diplomaların tanınmasını sağlayan yasa kabul edildi. Şimdiye kadar ne kadar diplomanın tanındığı ve bu alandaki çalışmaların nasıl ilerlediğini değerlendiren bir rapor henüz yok. Ancak eleştiriler arasında çok karmaşık bürokrasi işlemleri de dile getiriliyor. “Bu kişiler ve aileleri için Almanya yaşamlarının merkezi ve çalışma alanı olarak daha cazip bir hale gelmelidir.” başlığına eğitim, aile, altyapı yatırımı, ekonomi gibi tüm alanları kapsayan politikalar dahil oluyor.

Birlik Partileri ayrıca kamu alanında çalışan göçmenlerin sayısını da artırmak istiyor. Vatandaşlık konusuna gelince: “CDU ve CSU, “Vatandaş olma iradesini ortaya koymak bizim ülkemize ve anayasal değerlerimize bağlılığın işaretidir.” diyerek, Almanya vatandaşı olmak isteyenlerden önceki vatandaşlığından vazgeçmesini istiyor. Yabancılara yerel seçim hakkı verilmesi öngörülmüyor. Bu partilere göre opsiyon modelinden dolayı Alman vatandaşlığa geçenler artıyor. Bundan dolayı Birlik Partileri ‘herkese geçerli çifte vatandaşlığa hayır’ diyor.

SOSYAL DEMOKRAT PARTİ:

HÜSN-Ü KABUL DAİRELERİ TEKLİFİ

SPD, Yeşiller’le birlikte ‘Türklerin partisi’ olarak yıllarca anıldı. Ancak Birleşik Milletler (BM) tarafından ırkçılık yaptığı tescillenen üyesi Thilo Sarrazin’den dolayı güven kaybına uğradığı da göz ardı edilemez. SPD uyum kelimesinden vazgeçerek “Göç ve Çeşitlilik Federal Çalışma Grubu” kurdu. Haziranda işbaşı yapan grubun başkanlığını SPD Genel Başkan Yardımcısı, Federal Meclis Üyesi Aydan Özoğuz yapıyor. Ayrıca SPD yıllar önce söz verdiği çifte vatandaşlık sözünü yerine getirmiş değil. Bu çalışma grubu, zedelenen güveni yeniden kazanmak istiyor.

“Eşit Haklara Sahip Katılım: Modern Uyum Politikaları İçin” başlıklı parti programında, ‘Eşit haklara sahip ortak yaşam’ isteyen SPD, uyum ifadesini artık geride bırakma zamanı geldiğini belirtiyor. Modern uyum politika sözü veren parti, hükümete geldiklerinde tüm bakanlıkların göçmenlerin toplumsal ve siyasi katılım hakkına önem vermelerini sağlamak istiyor. Bu anlamda eyalet yönetimleriyle el ele vererek Yabancı Daireleri’nin ‘hüsn-ü kabul daireleri’ne çevrilerek zamanla vatandaşlığa geçiş merkezi haline getirilmesi hedefleniyor.

Çifte vatandaşlık sözünü yineleyen parti, ‘hüsn-ü kabul kültürü’nün gelişmesi açısından da bu adımın kaçınılmaz olduğu görüşünde. Vatandaşlık ve seçim hakkıyla ilgili yasaların modernleştirilmesini talep eden SPD ayrıca, burada doğup büyüyenleri yabancı konumuna düşüren opsiyon modelinin de kaldırılmasından yana. Parti programında beş yıldan fazla süredir burada ikamet edenlere AB vatandaşlarına verilen yerel seçim hakkı da öngörülüyor.

Almanya’da yüksek eğitimini tamamlayanları SPD artık eskisi gibi ABD ve İngiltere gibi diğer ülkelere kaptırmak niyetinde değil. Bunun için bu parti, diplomasını alan yabancıların herhangi bir engelle karşılaşmadan burada kalmasını sağlamak istiyor. İltica konusunda ise insan onurunu zedelemeyen politikalar talep ediliyor. SPD de kamu alanlarında göçmen sayısının artmasından yana.

YEŞİLLER PARTİSİ:

ENTEGRASYON YERİNE TOPLUMSAL KABUL SÖYLEMİ

Yeşiller seçim listesinde ‘göçmen kotası’nı gündeme getiren ilk parti oldu. Ancak partinin Göç ve İltica Federal Çalışma Grubu’nda tartışılmaya açılan kota kabul edilmedi. Yeşiller’in seçim programında da çifte vatandaşlık, opsiyon modelinin kaldırılması ve mülteci konusu yer aldı, ancak diğer partilerde olduğu gibi bu konuların ‘uyum’ başlığı altında toplanmaması dikkat çekici. Daha çok ‘toplumsal kabul’ (Inklusion) terimine yer veren Yeşiller, 4. ve 5. nesil göçmenlerin bu topluma uyum sağlama gibi zorunluluğunun olmadığını vurguluyor. Bu insanların toplumun dışında olmadığına, zaten bu toplumun içinden çıktığına dikkat çeken parti, uyum ve toplumsal kabul politikalarını da buna göre sivil toplumla işbirliği içinde tasarlanmasını öneriyor. Eğitim ve istihdam alanında fırsat eşitliği talep eden parti, uyum kurslarının ve yuvalarda dil eğitiminin kalitesinin artırılmasından yana. Kökenden bağımsız katılıma dikkat çeken parti, vatandaşlığa geçişin kolaylaştırılmasını, burada doğanların Alman vatandaşı olmasını, opsiyon modelinin kaldırılmasını ve çifte vatandaş olmak isteyenlere hak tanınmasını talep ediyor. Hatta daha önce Alman vatandaşlığına geçerken eski vatandaşlıklarından vazgeçmek zorunda kalan göçmenlerin vatandaşlıklarını geri alabilmeleri hedefleniyor.

Aile birleşimi konusunda da değişikliklere değinen Yeşiller, dil kursu şartını kaldırmak istiyor. Eşlere de birbirlerinden bağımsız oturum izni verilmesi, oturumla ilgili yasaların modernleştirilmesi de vaatler arasında.

Yeşiller’in seçim programında Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki ortaklık anlaşmasına dikkat çekiliyor ve bu anlaşma çerçevesinde Türk vatandaşlarının diğer AB üyesi ülkelerinin vatandaşlarıyla neredeyse eşit haklara sahip oldukları vurgulanıyor. Yeşiller, bu anlaşmadaki hakları Alman yasalarına dahil etmek istiyor.

SOL PARTİ:

KALİFİYE ELEMAN ARAYIŞI “NEO SÖMÜRGECİ” BİR GİRİŞİMDİR

"Demokrasi burada yaşayan herkese. Göçmenlere de eşit haklar.” diyen Sol Parti, toplumdaki çeşitliliğin kabul edilmesinden ve karşılıklı saygıya dayanan ortak yaşamdan bahsediyor. Seçim programında çıkar amaçlı uyum politikalarına karşı olduklarını vurgulayan bu parti, kota, puan sistemi gibi yöntemlerle ülkeye göçmen çekme girişimlerini ‘neo-sömürgecilik, seçici göç politikası’ olarak değerlendiriyor. Programda vatandaşlığa geçişin kolaylaştırılması, ikiden fazla vatandaşlığın mümkün kılınması, opsiyon modelinin kaldırılması da var. Parti sadece yerel seçimlerde değil, federal ve eyalet seçimlerinde de oy vermenin mümkün olmasını istiyor. Sol Parti’ye göre uyum kursları zorunlu olmamalı, aile birleşimleri engellenmemeli, oturum izinleri dil bilgisine, ekonomik ve sosyal duruma bağlı olmamalı, vize uygulaması kaldırılmalı.

HÜR DEMOKRAT PARTİ (FDP):

GÖÇMEN ADAY YOK, FARKLILIKLARI NORMAL GÖREN ADAY VAR

FDP, parti çalışmalarında göçmenlere yönelik çalışma grubu kurmayan tek parti. Partiye göre Liberal Çeşitlilik Forumu bu konuların ele alınacağı platform olarak yeterli. Bu forumun başkanı ise Federal Meclis Üyesi Serkan Tören. Seçim programında ise birey endeksli vaatler yer alıyor. Farklılıklar normal karşılanıyor, bundan dolayı bir siyasi sadece ‘göçmen’ olduğu için aday gösterilmiyor. Birlik Partileri’nin aksine FDP çifte vatandaşlık ve yerel seçim haklarının verilmesinden yana. Almanca dil bilgisini ortak yaşam için temel unsur kabul eden Liberaller, uyum kurslarına önem veriyor. Dört yıldan fazla Almanya’da ikamet edenlerin vatandaşlığa geçebilmelerinin kolaylaştırılmasını istiyor. FDP, yerel seçim hakkının verilmesinden de yana. Kamu kuruluşlarında göçmen oranını artmasından yana olan parti, İslam din dersinin okul müfredatına alınmasını talep ediyor.

GÖÇMEN ADAY SAYISI TOPLUMU YANSITMIYOR

2013 genel seçimlerinde Federal Meclis üyesi adayların sadece yüzde 4’ü göçmen. Uyum Hizmetleri’nin Birlik Partileri, SPD, Yeşiller, FDP, Sol ve Korsanlar’ın 96 eyalet teşkilatı üzerinde yaptığı incelemede şu manzara ortaya çıktı: “23 adayla Yeşiller, en çok göçmen adaya sahip. SPD ve Sol’dan 20’şer, Korsanlar’dan 17, FDP’den 10, CDU’dan 8 göçmen adaylığını koydu. CSU’dan ise göçmen aday yok. 2013 seçimlerinde 4 bin 451 kişinin aday olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda 98 göçmen aday çok düşük bir oran. Halbuki Almanya’da her 5 kişiden biri göçmen. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.